Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Genel Merkez Gençlik Kolları Kongresi'nde 24 Haziran seçimlerine ilişkin önemli mesajlar verdi. Erdoğan, konuşmasının son bölümlerinde Necip Fazıl'ın Gençliğe Hitabesini okudu.
Erdoğan'ın okuduğu Necip Fazıl Kısakürek'in şiiri dakikalarca ayakta alkışlandı
İşte Erdoğan'ın okuduğu o şiir:
Bir gençlik, bir gençlik, bir gençlik...
"Zaman bendedir ve mekân bana emanettir!" şuurunda bir gençlik...
Devlet ve milletinin 7 asırlık hayatında dört devre...
Birincisi iki buçuk asır... Aşk, vecd, fetih ve hakimiyet...
İkincisi üç asır... Kaba softa ve ham yobaz elinde sefalet ve hezimet...
Üçüncüsü bir asır... Allahın, Kur'an'ında "belhümadal - hayvandan aşağı" dediği cüce taklitçilere ve batı dünyasına esaret... Ya dördüncüsü ?...
Son yarım asır!.. İşgal ordularının bile yapamayacağı bir cinayetle, madde plânında kurtarıldıktan sonra ruh plânında ebedi helake mahkumiyet...
İşte tarihinde böyle dört devre bulunduğunu gören... Bunları, yükseltici aşk, süründürücü satıhçılık, çürütücü taklitçilik ve öldürücü küfür diye yaftalayan ve şimdi, evet şimdi...
Beşinci devrenin kapısı önünde nur infilakı yeni bir şafak fışkırışını gözleyen bir gençlik...
Gökleri çökertecek ve son moda kurbağa diliyle bütün "dikey"leri "yatay" hale getirecek bir çığlık kopararak "mukaddes emaneti ne yaptınız?" diye meydan yerine çıkacağı günü kollayan bir gençlik...
Dininin, dilinin beyninin, ilminin, ırzının,evinin, kininin, kalbinin dâvacısı bir gençlik...
Halka değil, Hakka inanan, meclisinin duvarında "Hakimiyet Hakkındır" düsturuna hasret çeken, gerçek adâleti bu inanışta bulan ve halis hürriyeti Hakka kölelikte bilen bir gençlik...
Emekçiye "Benim sana acıdığım ve seni koruduğum kadar sen kendine acıyamaz, kendini koruyamazsın.! Ama sen de, zulüm gördüğün iddiasıyla, kendi kendine hakkı ezmekte ve en zalim patronlardan daha zalim istismarcılara yakanı kaptırmakta başı boş bırakılamazsın!" diyecek...
Kapitaliste ise "Allah buyruğunu ve Resul emrini kalbinin ve kasanın kapısına kazımadıkça serbest nefes bile alamazsın!" ihtarını edecek...Kökü ezelde ve dalı ebedde bir sistemin, aşkına,vecdine, diyalektiğine, estetiğine, irfanına, idrâkine sahip bir gençlik...
Bir buçuk asırdır türlü buhranlar içinde yanıp kavrulan ve bunca keşfine rağmen başını yarasalar gibi taştan taşa çalarak kurtuluşunu arayan batı adamının bulamadığı, Türk'ün de yine bir buçuk asırdır işte bu hasta batı adamında bulduğunu sandığı şeyi, o mübarek oluş sırrını, her sistem ve mezhebe ortada ne kadar illet varsa devasının ve ne kadar cennet hayâli varsa hakikatinin,İslâmda olduğunu gösterecek ve bu tavırla yurduna, İslâm âlemine ve bütüıı insanlığa model teşkil edecek bir gençlik...
"Kim var?" diye seslenilince, sağına ve soluna bakmadan fert fert "ben varım!" cevabını verici, her ferdi "benim olmadığım yerde kimse yoktur!" fikrini besleyici bir dâva ahlakına kaynak bir gençlik...
Can taşıma liyakatini, canların canı uğrunda can vermeyi cana minnetsayacak kadar gözü kara ve o nispette usule, stratejiye uygun bir gençlik...
Büyük bir tasavvuf adamının benzetişiyle zifiri karanlıkta, ak sütün içindeki ak kılı farkedecek kadar gözü keskin; ve gerçek kahramanlık mâdeniyle sahtesini ayırdetmekte kuyumcu ustası bir gençlik...
Bugün komik üniversitesi, hokkabaz profesörü, yalancı ders kitabı, demagog politikacısı,çıkartma kâğıdı şehri, muzahrafat kanalı sokağı, takma diş fabrikası, fuhuş albümü gazetesi,mümin zindanı mâbedi, temeli yıkık ailesi, hasılı kendisini yetiştirecek bütün cemiyet müesseselerinden aldağı zehirli tesiri üzerinden atabilecek, kendi öz talim ve terbiyesine memur vasıtalara kadar nefsini koruyabilecek, destanlık bir meydan savaşı içinde ve bu savaşı mutlaka kazanmakla vazifeli bir gençlik...
Annesi, babası, ninesi ve dedesi de içinde olsa, gelmiş ve geçmiş bütün eski mümin nesillerden hiçbirini beğenmeyecek, onlara "siz güneşi ceplerinizde kaybetmiş marka müslümanlarısınız! Gerçek müslüman olsaydınız bu hallerden hiçbiri başımıza gelmezdi!" diyecek ve gerçek müslümanlığın "nasıl" ını ve "ne idüğü" nü her haliyle gösterecek bir gençlik...
Tek cümleyle, Allahın, kâinatı yüzü suyu ,hürmetine yarattığı Sevgilisinin fezâyı bütün yıldızlariyle manto gibi saran mukaddes eteğine tutunacak, ve O'ndan başka hiçbir tutamak,dayanak, sığınak tanımayacak ve O'nun düşman larını ancak kubur farelerine lâyık bir muameleye tâbi tutacak bir gençlik...
İşte bu gençliği, bu gençliğin ilk filizlerini karşımda görüyorum.Şekillenmesi,billurlaşması için 30 küsur yıldır, devrimbazlık kodamanların viski çektiği kamış borularla kalemime ciğerîmden kan çekerek yırtındığım, paralandığım ve zindanlarda süründüğüm bu gençlik karşısında, uykusuz, susuz, ekmeksiz, başımı secdeye mıhlayıp bir ömür Allaha hamd etme makamındayım. Genç adam! Bundan böyle senden beklediğim şudur: Tabutumu öz ellerinle musalla taşına koyarken, Anadolu kıtası büyüklüğündeki dâva taşını da gediğine koymayı unutma ve bunu tek vasiyetim bil!
Allahın selâmı üzerine oIsun...
Surda bir gedik açtık; mukaddes mi mukaddes!
Ey kahbe rüzgâr, artık ne yandan esersen es!..
ERDOĞAN'IN KONGREDEKİ AÇIKLAMALARI:
Gençler, dışarıda büyük bir katılım vardı, selamladık şimdi sizlerle beraberiz. Sizleri hasret ve muhabbetle selamlıyorum. Ülkemizin dört bir ucundan gelen tüm gençlerimizi selamlıyorum. Buradan sizlerle birlikte 81 ildeki tüm gençlerimizi selamlıyorum. Buradan mazlum coğrafyalar başta olmak üzere kalbi bizlerle olan genç kardeşlerimi selamlıyorum.
GENÇLERİMİZE GÜVENDİĞİMİZ İÇİN SEÇME VE SEÇİLME YAŞINI 18'E İNDİRDİK
Biz gençlerimizin enerjiisi ile buralara geldik. Türkiye'ye hak, özgürlükler ve demokraside sınıf atlattık. Gençlerimizden aldığımız enerji ve güçle insanı yaşatki devlet yaşasın diyerek reform üzerine reform yaptık. Tarihi yatırımlara imza attık, gençlerimize güvenerek dünya beşten diyerek küresel adeletsizliğe karşı geldik. Gençlerimize güvendiğimiz için 2071 vizyonumuzu onlara emanet ettik. 16 Nisan halk oylamasında gençlerin seçme yaşını seçilme yaşı ile eşitledik. Gençlerimize güvendiğimiz için seçme ve seçilme yaşını 18'e indirdik. Gençler size güvenen AK Parti, yarınların modern Türkiyesini gençler ile oluşturacak yine AK Parti. Türkiye'de gençlere bizim kadar güvenen başka bir parti yoktur.
Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini, gençlerin bizim yaşadığımız sıkıntıları yaşamaması için getirdik. Gençler 24 Haziran'da iradenize, geleceğinize sahip çıkmaya hazır mısınız? Gençler 24 Haziran'da büyük ve güçlü Türkiye'ye giden yolun kapısını açmaya hazır mısınız? Gençler sizlere küçümseyenlere derslerini vermeye hazır mısınız?
GENÇLER ŞAHLANIMIZ VE YÜKSELİŞİMİZ SİZSİNİZ
Gençler 24 Haziran'da haktan hakikatten yana bakmaya hazır mıyız? Öyleyse durmak yok. Geçtiğimiz hafta 6 Mayıs'ta İstanbul'da seçim manifestomuzu açıkladık. Gençler şahlanımız ve yükselişimiz sizsiniz. Türkiye'yi siz şahlandıracaksınız. Sizleri kalıplara sokmak için çalışmayacağız, sadece sizler için çalışacağız sizlere daha fazla adım atacağız.
Yanlışları sizlerle beraber tespit edip düzelteceğiz. İstihdamımız, adaletimiz sizlerle yükselecek. Size daha nitelikli imkanlar sunmayı ülkeye bir yatırım olarak görüyoruz. Birikimlerinizi iş hayatını aktarmak için birlikte adım atacağız. Bunun yanında tarihinizi, kültürünüzü de en iyi şekilde öğreneceksiniz.
GELİN CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİNİ SİZLERLE BERABER HAYATA GEÇİRELİM
Gelin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemini sizlerle beraber hayata geçirelim. Gençlik insanın hayatında bir kere değerlendireceği bir fırsattır. Lütfen bu fırsatı iyi değerlendirin. Unutmayın bizler de bir zamanlar gençtik.
Hayatı tek boyutlu yaşamak, insanı geniş düşünmekten alıkoyar. Ailenize sıkı sıkıya sahip çıkın, arkadaşlarınızı iyi seçin.
"ŞUANDA BU SALONDA BULUNANLARIN ÇOĞU..."
15 Temmuz'da biz yürüdük, milletimiz yürüdü, siz yürüdünüz arkamızdan. Şimdi 24 Haziran'a hazırlanıyor muyuz? Rabbim inşallah hem başkanlık hem parlamentoyu almayı nasip etsin. Cumhur ittifakının parlamentoda çoğunluğu alması çok önemli. 16 yıldır iktidarda olan bir partiyiz. Şuanda bu salonda bulunanların çoğu AK Parti iktidara geldiğinde belki ilkokulda bile değildi.
16 senede 284 bin derslik ilave ettik. Öğretmen sayımız 526 bindi, biz 584 bin öğretmen daha ilave ettik. 131 üniversiteyi daha ülkemize kazandırdık. Yurtlarımızda 182 bin yatak vardı, 452 bin daha ilave ettik. İnternet altyapımızın geniş bant abone sayısı yoktu, şuanda 69 milyon abone var. Hastane sayımızı 2 katından fazla artırdık, şehir hastaneleriyle standartları yükselttik. Hastanedeki cihazların sayısını 10-15 katına çıkardık. 20 bin kilometre bölünmüş yol ilave ettik, otoyollar da dahil. Hızlı tren Ankara, İstanbul, Eskişehir, Konya hatlarında çalışıyor. Yakında inşası süren pek çok hat hizmete girecek. Uçak yolculuğu bizim çocukluğumuzda hayalini kurduğumuz lükstü. 525 baraj daha ilave ettik. 207 içme suyu tesisi yaptık. Sosyal yardımları 38 milyar liraya çıkardık.
DAHA ÖNCE TÜRKİYE'DE İKTİDARA GELENLER ACABA BİR MARMARAYA YAPABİLDİLER Mİ?
Daha önce Türkiye'de iktidara gelenler acaba bir Marmaraya yapabildiler mi? Bu kadar büyük hizmetler yapabilmeyi hayallerimize borçluyuz, imanımıza borçluyuz. Sizlerin çağındayken bizim hayallerimiz vardı. Sadece ailemize ilişkin değil, ülkemize, milletimize, ümmetimize yönelik hayallerimiz vardı. Okudukça hayallerimiz ideallerimize dönüştü. Projeleri milletimizle paylaştıkça siyasette önümüz açıldı.
"CHP ÇÖPLÜKTÜR, PİSLİKTİR..."
Bizim belediye başkanlığımızdan önce Ümraniye çöplüğü patlaması oldu, başta CHP vardı, 39 insanımız oldu. CHP çöplüktür, pisliktir, hava kirliliğidir, susuzluktur. İstanbul'un bizden sonra su problemi olmadı. 16 yılda 3,5 kat büyüttüğümüz bir Türkiye fotoğrafı var.
Ne kadar özgür düşünürseniz, kendinize o kadar parlak bir gelecek kurarsınız. Sizin umutlarınız, hayalleriniz bizim en büyük güç kaynağımızdır.