Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, AA muhabirinin, İYİ Parti'ye geçen 15 milletvekilinin CHP'ye dönmesine ilişkin soru üzerine, "Niye gittiler, niye geri döndüler? Neden ağlaya ağlaya gönderildi, neden şimdi tekrar gülerek geri döndürüldü?" diye sordu.
Bunu giden milletvekillerinin de kamuoyunun da anlayamadığını belirten Bozdağ, bu milletvekillerinin giderken de şimdi de CHP'li olduğunu, bir şeyin değişmediğini bildirdi. Bozdağ, "Madem giderken CHP'liydiniz, geldiniz yine CHP'lisiniz, öyleyse neden böyle bir halt ettiniz? Herkes merak ediyor. " ifadesini kullandı.
"AĞLATA AĞLATA GÖNDERDİ"
Bunu Türk demokrasi tarihinde Güneş Motel'den daha büyük bir kara leke, siyasal ahlaksızlık olarak nitelendiren Bozdağ, şöyle devam etti:
"Orada milletvekilleri pazarlık yaptılar, kendileri gittiler. Ama burada bir partinin genel başkanı, kendi milletvekillerini başka bir partiye ağlata ağlata gönderdi, ağlata ağlata teslim etti. Şimdi geri alıyor. Bu insan onuru, haysiyeti, şerefiyle bağdaşır bir şey değil."
Bozdağ, milletvekillerinin, milletin temsilcisi olduğuna, özgür iradeleriyle parlamentoda faaliyette bulunduğuna işaret etti. Bozdağ, ağzından demokrasiyi düşürmeyen, "Biz özgürlükçüyüz, demokratız, daha çok demokrasi" diyen CHP Genel Başkanı ve yönetiminin, CHP'deki bu tek adam yönetimini, diktatöryal yaklaşımı izah etmesi gerektiğini belirtti.
CHP'den istifa ederek İYİ Parti'ye katılan 15 milletvekili yeniden CHP'ye döndü. Milletvekilleri konuya ilişkin TBMM'de ortak basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısının ardından CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer'i tebrik edip alnından öptü.
"KARA LEKEYİ ÇIKARMANIZ MÜMKÜN DEĞİL"
"Madem demokrasi var, neden zorla bu milletvekillerini partinizden ağlata ağlata gönderdiniz?" sorusunu yönelten Bozdağ, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bu, CHP'de demokrasinin olmadığını, tek adamlığın ve Kılıçdaroğlu diktatörlüğünün hakim olduğunu çok net gösteriyor. Diktatör emretti, 'istifa edeceksiniz, falan partiye geçeceksiniz' dedi, emri alan köleler, -vekiller demiyorum- 'emredersiniz, dediğiniz yere geçtim.' dedi. Demek ki şimdi 'evinize dönün' diye yeni bir talimat verdi. Yine 'emredersiniz' diyerek, döndüler. Demokrasi tarihimizin en kara lekesini, bu milletvekillerinin alnına, CHP'nin siciline, bu kara lekeyi sürdünüz. Şimdi bugün milletvekillerinin alnından öperek geri aldığını görüyoruz. Ama öyle bir kara leke sürdünüz ki bunların alnını öperek o kara lekeyi çıkarmanız mümkün değildir. Bu kara leke, hem vekillerin kendilerinde hem torunlarının hayatında da bir kara leke olarak görülecektir. "
Bozdağ, "Genel Başkan'ın sattığı, kiraya verdiği, kirli operasyonunda kullandığı, ağlattığı, köle muamelesini şeref kabul etmiş vekiller" şeklinde pek çok yakıştırmalar yapılacağını belirterek, bugün milletvekillerinin alnından öpmenin, onların lekesini ortadan kaldırmayacağını söyledi.
"KUKLACI MI?"
Bütün bunların, milletin gözü önünde olduğunu ve bir senaryonun sahnelendiğini vurgulayan Bozdağ, şunları kaydetti:
"Hep beraber gördük. Şimdi bu senaryonun gerçek senaristi acaba Kılıçdaroğlu mu yoksa Kılıçdaroğlu'nun da ipini elinde tutan başka birileri mi var, onlar mı bu senaryoyu ortaya koydu? Kılıçdaroğlu, Karagöz- Hacivat gibi, arkada değneği elinde tutanların, sözlerini tekrarlayan bir kuklacı mı burada? Onu da bilemiyoruz, zaman gösterecek. Çünkü biz demokrasi tarihimizde görüyoruz ki ne olursa olsun bir zaman sonra perde kalkıyor, gerçekler kendini dünya aleme gösteriyor. Çünkü gerçeklerin ortaya çıkma gibi bir huyu var. Burada da perde arkası aralanacaktır. Türk milleti, yazılan senaryonun bir tiyatro sahnesinde ortaya konulduğunu, gözleriyle seyretti, olup bitenleri kulaklarıyla dinledi. Eminim ki bunların hepsiyle ilgili kanaatini, 24 Haziran'da sandıkta ifade edecektir. Ama bu kara lekeyi demokrasi tarihimizden kimse silemeyecektir. CHP'ye, CHP'li vekillere, büyük bir utancı yaşattılar. Demokrasi tarihine de Güneş Motel'den sonra daha büyük bir rezalet, kepazelik örneğini ortaya koydular."