ERKEN SEÇİM KARARI BATI'YI HAREKETE GEÇİRDİ
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili Genel Seçimi'nin 24 Haziran 2018 Pazar günü yapılacağını açıkladı. Bu açıklama, Batı'yı çok tedirgin etti. ABD'den "endişeliyiz" açıklaması gelirken Avrupa ülkeleri de sansür uygulamak için sıraya girdi. Belli ki Avrupa, seçim süreci boyunca bakan ve milletvekillerimizin, orada yaşayan Türk vatandaşlarıyla buluşmalarını, bir araya gelmelerini engelleme çabası içerisinde olacak.
Taha Dağlı, Batı dünyasının 24 Haziran'da erken seçim kararına verdiği tepkiyi değerlendirdi.
İLK AÇIKLAMA AVUSTURYA'DAN
Avusturya'da Türkiye düşmanlığıyla tanınan bir Başbakan var: Sebastian Kurz. Kurz, Dışişleri Bakanlığı döneminde de Türkiye'yle müzakerelerin durdurulmasını istiyordu. 24 Haziran seçimlerinden rahatsız olduğu ortada. O nedenle, Türk hükümetinin Avusturya'daki seçim etkinliklerine izin verilmeyeceğini açıkladı.
ALMANYA NE YAPACAK?
Almanya'da Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier da benzer bir karar aldı. Seçime kadar Türkleri kabul etmeyeceğini açıkladı. Angela Merkel'in iktidar partisinden, Yeşiller'den ve diğer parti üyelerinden de Türkiye'nin seçim toplantılarına izin verilmemesi yönünde bireysel çağrılar geldi.
ALMANYA 16 NİSAN'DA NELER YAPMIŞTI?
16 Nisan referandum sürecinde Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım'ın Almanya'da gurbetçilerle buluşmasının önüne geçmek için harekete geçen ilk ülke Almanya olmuştu. Sonrasında bakanlarımız ve milletvekillerimize bir dizi yasaklar getirmişlerdi. Ancak bunlar yaşanırken, Alman polislerinin korumasında terör örgütü PKK'nın açık hava toplantıları gerçekleştiriliyordu.
HOLLANDA YİNE DEMOKRASİYİ ASKIYA ALIYOR
Hollanda Başbakanı Rutte de Türk bakan ve milletvekillerine yasak getirdiklerini söyledi. Sansürün adına ise "kamu düzeni için tehdit" kılıfını uydurmayı tercih etti.
16 NİSAN SÜRECİNİ HATIRLAYINCA...
Benzer durum 24 Haziran sürecinde de geçerli. Hollanda'da bakanlarımıza yönelik saldırılar, vatandaşlarımıza yönelik saldırılar, Avusturya, Almanya ve diğer ülkelerdeki durum hep aynıydı. 16 Nisan sürecinde Avrupa, Türk hükümetine yönelik demokrasiyi askıya alırken, EVET oyu verecek Türk vatandaşlarını fişlerken, HAYIR propagandasını desteklemiş, hatta Alman devlet televizyonu Türkçe HAYIR propaganda yayını yapmış, PKK terör örgütünü sokağa salarak, terör propagandasına destek vermişti.
TÜRK VATANDAŞLARI NE DEDİ?
Almanya'da 16 Nisan'da yüzde 63'ün üzerinde EVET oyu çıkmıştı.
Almanya'da Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik büyük sevgi var. Türk vatandaşları bunu her fırsatta vurguluyorlar. 24 Haziran seçimleri öncesi de Türk vatandaşlarının, Türkiye'den gelen bakan ya da milletvekillerinin ziyaretlerine büyük ilgi gösterecekleri biliniyor.
ABD'NİN TEPKİSİ NEDİR?
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nauert, Washington'da düzenlediği basın toplantısında Türkiye'deki erken seçim kararıyla ilgili soruya, "Bu tür bir olağanüstü hal döneminde seçim düzenleme kabiliyetleri hakkında endişelerimiz var. Elbette özgür ve adil seçimler görmek isteriz ama burada bir endişe var" ifadelerini kullandı. Sözcü seçimin adil ve şeffaf olamayacağını iddia etti.
ABD'NİN TEPKİSİ NE ANLAMA GELİYOR?
Belli ki ABD, bu erken seçim kararından çok rahatsız olmuş. Önümüzde 2 aylık bir süreç var ve bu süreçten rahatsız olanlar bir bir ortaya çıkıyor. ABD'nin derdi seçim süreçlerine müdahale edebilmek. Ancak büyük ihtimalle, böyle bir ortamı sağlayacak güçleri yok ve o nedenle tepkililer. Geçtiğimiz dönemde ABD'de, terörist başı Gülen'in sponsor olduğu ve para bağışında bulunduğu senatör Chuck Schumer, Türkiye'de basın özgürlüğü olmadığını iddia eden mektupları Dışişleri Bakanlığı'na göndermiş ve Türkiye üzerinde baskı oluşturmaya çalışmıştı.
BATI NE İSTİYOR?
7 Haziran 2015 seçiminde Ak Parti tek başına "iktidar olacak oyu alamadı" diye Batı dünyası büyük sevinç yaşamıştı. 1 Kasım 2015'le birlikte ve özellikle 16 Nisan referandumunda Batı'nın Türkiye'de seçimlere yönelik müdahale etme girişimleri oldu, ancak bu çabaları sonuçsuz kaldı.
BATI'NIN DEMOKRASİ YALANI
Batı dünyası Mısır'da darbecilerin seçilmesini kutladı. Türkiye'de ise, en demokratik en şeffaf ortamda seçim yaparken, sandıktan çıkan sonuç Batı'nın işine gelmedi. Tepkinin sebebi bu. Yoksa demokratik değerler Batı dünyasının hiçbir şekilde umurunda değil. Demokrasiyi savunanlar nasıl olur da; Avrupa'daki Türk seçmenin görüşüne saygısızlık eder, Türk bakanların o ülkelerdeki vatandaşlarıyla bir araya gelmelerine engel çıkarır! Demokrasinin beşiği olduğunu, temsilcileri, hamileri olduğunu iddia edenler nasıl olur da, Mısır'da darbecilerin seçimine alkış tutar..