İDRİS KARDAŞ'IN YAZISINDAN BAŞLIKLAR
Misal; daha çok Almanya'nın egemenlik sahasında olan Çekya'da kırmızı bülten gibi uluslararası anlaşmalar ve yollar da kullanılarak stratejik bir teröristin yakalanması söz konu oldu birkaç gündür. YPG eski Eşbaşkanı olan Salih Müslim hem örgütün kuruluşu ve gelişmesi açısından geçirdiği evreleri, hem de PKK ile olan ilişkisi bakımından çok stratejik bir isim. Dolayısıyla bu ismin halihazırda binlerce masum insanın canına kıyan PKK ile mücadele eden Türkiye'ye verilmesi yada en azından bulunduğu ülkede bu anlamda yargılanması konusu çok önemliydi.
TALİMAT YİNE O ÜLKEDEN Mİ GELDİ?
Birçoğumuz, dünyanın gözü önünde kırmızı bülten ile aranan birinin elini kolunu sallayarak öylece serbest kalabileceğini düşünmüyorduk. Ancak ne yaptı Çekya "bağımsız mahkemesi"? Muhtemelen büyük bir Avrupa ülkesi liderinin verdiği talimatla müttefikleri olduğunu iddia ettikleri, demokratik bir ülke olan Türkiye'ye savaş açmış bir örgütün liderini serbest bıraktılar. Tüm dünyanın gözü önünde hem de.
O halde enstrüman olarak kullandıkları bu değerleri suratlarına çarpmanın tam vaktidir.
Ne demokrasi ne insan hakları ne de barış sizin umurunuzda değil.
Zira terör örgütleri ile kurduğunuz bağ ve sağladığınız meşruiyet maskenizin düşmesini sağlıyor. Bunun algı olarak neye karşılık geldiği, nasıl pazarladığınızın bir önemi yok.
Medeni maskelerinizin altında Guta'da paramparça olan, kimyasal gazlarla nefessiz kalan, Hatay'da yatağında roketlerle yaşama veda eden çocukların, gençlerin kanı var.
Medeni maskelerinizi takınmanız şu bazı algılar yaratabilir ve bugün bir sonuç alabilirsiniz, ancak bunca ölüm, bunca acı, bunca katliamın gerçekliğini yok edemezsiniz. Yok olan insan bedenleri sadece. Gerçekler ebediyen var olacak ve o gerçekler sizin maskenizi düşürüyor.
YAZININ TAMAMI İÇİN TIKLAYINIZ