Manisa Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosunca hazırlanan ve Manisa 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, tutuklu sanıklar eski Manisa Merkez Komutanı albay Murat Yılmaz, eski Manisa 8. Piyade Alay Komutanı albay Nihat Eryılmaz, eski yarbay Engin Yücel, eski binbaşı Şükrü Özermiş, eski yüzbaşı Mustafa Tacıbozuk, eski üsteğmenler İlhan Gözüyukarı, Tarık Demirtaş ile eski astsubaylar Ferdi Yörüyen ve Yunus Bayat hakkında "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme", "Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme", "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme" suçlamasıyla üçer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edildi.
Eski Manisa Merkez Komutanı albay Murat Yılmaz
15 YILA KADAR HAPİS CEZASI
Ayrıca, örgütün bölge talebe mesulü (BTM) olduğu iddia edilen üsteğmen Gözüyukarı ve FETÖ'nün mahrem imamlarıyla ankesörlü telefonla iletişime geçtiği öne sürülen astsubay Bayat hakkında "silahlı terör örgütü üyesi olmak" suçlamasıyla 15 yıla kadar hapis cezası istendi.
Sözde "yurtta sulh konseyi"nce Manisa ve İzmir'de sözde "sıkıyönetim komutan yardımcısı" ilan edilen ve ölümü nedeniyle hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verilen eski Manisa 1. Piyade Er Eğitim Tugay Komutanı Tuğgeneral Yavuz Ekrem Arslan ile sanık Yılmaz'ın darbe teşebbüsü çerçevesinde irtibat ve koordinasyon halinde bulundukları bildirilen iddianamede, darbe teşebbüsünden günler öncesinden haberdar olduğu kabul edilen Yılmaz'ın, girişimin başladığı zaman da komutanlığa giderek diğer sanıklarla toplantı yaptığı ve bu kişilerin darbe girişimini desteklemek için harekete geçtikleri belirtildi.
- KOKTOD BAHANESİYLE DARBE GİRİŞİMİNE DESTEK
İddianamede, Manisa Valisi Mustafa Hakan Güvençer'in emri ve bilgisi olmadan KOKTOD protokolü kapsamında Manisa'da FETÖ'nün darbe girişimine destek vermek amacıyla aralarında rütbeli askerlerin de bulunduğu 90 kişilik birliğin darbeden bir gün önce kurulduğu ve eğitime tabi tutulduğu kaydedilerek, komutanların emrindeki askerlere silah dağıttırarak darbe teşebbüsünün başarılı olması için eylemde bulunduklarına işaret edildi.
Darbe girişiminde FETÖ'cülerin Türk Silahlı Kuvvetlerini (TSK) toplumsal olayları bahane ederek kullandığı vurgulanan iddianamede, KOKTOD'la ilgili uygulamanın, valinin talebi üzerine yeniden teşkilatlanarak diğer kolluk kuvvetleriyle planlama ve koordinasyon kapsamında gerçekleştirilebileceği anlatıldı.
İddianamede, olay tarihinde Manisa 1. Piyade Eğitim Tugay Komutanlığında tabur komutanı olan eski binbaşı Özermiş'in, darbe girişiminin yaşandığı günün sabahında KOKTOD birimine eğitim talimatı verdiği ifade edilerek, ilk andan itibaren o gün yaşananların darbe girişimi olduğu vurgulandı.
- 6 BİN MERMİ İSTEMİŞLER
İddianamede, eski yarbay Yücel'in, 1. Piyade Er Eğitim Tugay Komutanlığında ikmal astsubayı tutuklu sanık Yörüyen'i yanına çağırarak cephanelikten mühimmat almasını emrettiği, şüphelinin de cephane astsubayı R.E'den 6 bin G3 piyade tüfeği mermisi istediği ancak R.E'nin emrin yazılı olmaması ve kanunsuzluğu nedeniyle bu talebi yerine getirmediğine işaret edildi.
İddianamede şu bilgilere yer verildi:
"Özermiş'in, darbe girişimine temas eden talimatları astlarına iletip normal şartlar altında kışla güvenliğini sağlayacak başka birimler olduğu halde ancak vali talimatıyla kurulacak KOKTOD birliğinin kurulmasını temin etmesinin ve yine rütbeli personele silah dağıtılması emrini astlarına iletmesinin, diğer sanıklar yönünden de açıklandığı üzere darbeye iştirak mahiyetinde olduğu anlaşılmaktadır.
Sanıkların ancak valilik emri ile oluşturulabilecek KOKTOD birliğini böyle bir emir olmaksızın diğer şüphelilerin (sanıkların) katılımı ile oluşturdukları, askerin hücum yeleği, kompozit başlık ve silah almak suretiyle hazır edildiği anlaşılmaktadır. KOKTOD birliğinin her an dışarıya çıkabilecek şekilde araçlarda hazır tutulduğu, darbe girişiminde kullanılmak maksatlı cephanelikten mühimmat alınması talimatının şüpheliler tarafından emir komuta zinciri içinde iletildiği ve şüphelilerin anayasal düzeni ortadan kaldırmaya yönelik olarak gerçekleşen eylemlere, bu bilinçle dahil olup iştirak ettikleri anlaşılmıştır."