FETÖ'nün darbe girişimi sırasında, aralarında Erol Olçok ve oğlu Abdullah Tayyip Olçok'un da bulunduğu 34 kişinin şehit edildiği 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'ndeki olaylara ilişkin, haklarında 37'şer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenen, 135'i tutuklu 143 sanığın yargılandığı davanın 23. duruşması yapıldı.
İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi karşısında yer alan binadaki büyük salonda yapılan duruşmaya, 127 tutuklu sanık ile taraf avukatları, müştekiler ve izleyiciler katıldı.
Tutuklu sanık eski Bölük Komutanı Yüzbaşı Sabri Gür savunmasında, 15 Temmuz'da Kuleli Askeri Lisesi'nde bulunduğunu, "bombalı araç" ihbarı olduğunu, bunun üzerine itfaiye aracıyla liseden çıktıklarını ve Beylerbeyi Kavşağı'na geldiğini söyledi.
"SIKIYÖNETİM İLAN EDİLDİ, DİYEREK KÖPRÜ TRAFİĞİNİ KESTİK"
Daha sonra köprünün girişine gittiğini ve araçla yolu kestiklerini belirten Gür, köprüye gelen araçlara, canlı bomba, bombalı araç ihbarı olduğunu, sıkıyönetim ilan edildiğini söylediğini ve araçları geri yönlendirdiğini ifade etti.
Daha sonra okul komutanının emriyle Kuleli Askeri Lisesi'ne dönmek için Beylerbeyi Kavşağı'na geldiğini ama trafik olması nedeniyle okul komutanıyla tekrar görüşülüp güvenli olduğu gerekçesiyle "köprüye gidilmesi" talimatı vermesi üzerine köprüye gittiğini kaydeden Gür, köprüde eski Yarbay Turgay Ödemiş'in kendisine "arkaya geç" demesi üzerine arkaya geçtiğini iddia etti.
"SABAH TESLİM OLDUK"
Köprünün tek taraflı kapatıldığına bir anlam veremediğini ileri süren Gür, sabah ise teslim olduğunu aktardı.
Tutuklu sanık eski Uzman Çavuş İsrafil Koçum, 15 Temmuz'da Maltepe 2. Zırhlı Tugay Komutanlığı'nda tank nişancısı olarak görev yaptığını söyledi. Olaylar sırasında ölen Üsteğmen Vedat Yıldız'ın, 15 Temmuz'dan önce "birkaç gün içerisinde tatbikat yapılacak, alarm verilecek" dediğini ifade eden Koçum, olay tarihinde alarm verildiğini, tankla kışladan çıktıklarını ve kısa sürede köprüye vardıklarını belirtti.
15 Temmuz şehitleri anısına levha
Vedat Yıldız'ın kendisine zorla ve tehditlerle atış yaptırdığını öne süren Koçum, "Vedat Yıldız, direkt insanlara doğru ateş etmemi istedi. Ateş etmezsem tanktan sağ çıkamayacağımı söyledi. 'Seninle görüşeceğiz, sana bunların hesabını soracağım.' dedi. Toprak alana ateş ettim. Aksi takdirde daha fazla zayiat olurdu." dedi.
Köprünün ayağına da ateş emri verildiğini ama "yapamayacağını" söylediğini ileri süren Koçum, Bayrampaşa Çevik Kuvvet Müdürlüğü'nde darbe girişiminden haberdar olduğunu iddia etti.
"POLİS BİNASINA KENDİM ATEŞ ETTİM"
Başbakanlık avukatı Yasin Şamlı'nın, karayolları hizmet binasına tanktan yapılan top atışını sorması üzerine Koçum, "Polis binasına kendim atış yaptım diye hatırlıyorum." şeklinde cevap verdi.
Avukat Şamlı, İsrafil Koçum'un bulunduğu Whatsapp grubunda, Ertuğrul Uğurlu'nun "TSK yönetime el koydu" şeklinde yazdığını, hemen altında kendisinin de yazılar yazdığını hatırlatması üzerine sanık Koçum, "Ertuğrul'un mesajını görmedim." ifadelerini kullandı.
Tutuklu sanık eski Astsubay İsmail Bay ise savunmasında, köprü girişinde yolu kestiklerinde Başbakan Binali Yıldırım'ın' "kalkışma" yönündeki sözlerini duyduğunu ama kendilerinin bu kalkışmanın içerisinde yer almadığını düşündüğünü iddia etti.
Duruşma, diğer sanıkların savunmalarının alınması için yarına ertelendi.