İlk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 9. Ceza Dairesince, Yargıtay Genel Kurul Salonu'nda görülen duruşmada, önceki celse suçlamaları reddeden sanık eski Yargıtay üyesi Mustafa Kılıç, yeniden hakim karşısına çıktı.
Duruşmada, Kılıç hakkında ifade veren eski HSYK Birinci Daire Başkanı İbrahim Okur, eski HSYK Başkanvekili Ahmet Hamsici, eski Adalet Bakanlığı Müsteşarı Birol Erdem ile eski Yargıtay üyesi İlhami Dal tanık olarak dinlendi.
Dal ve Okur, tutuklu bulundukları cezaevinden duruşmaya bağlanırken, diğer tanıklar salonda hazır bulundu.
Duruşmada ilk olarak FETÖ üyeliğinden tutuklanan, itirafçı olarak ifade verdikten sonra tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan eski Adalet Bakanlığı Müsteşarı Birol Erdem tanık olarak dinlendi.
Erdem, sanık Mustafa Kılıç'ın bu yapının mensubu olduğu yönünde bilgi edindiğini ancak bunu kimin söylediğini hatırlamadığını belirtti.
2010 yılındaki anayasa değişikliğinin ardından oluşturulan yeni HSYK'nın, Yargıtay ve Danıştaya üye seçmek için 2011'de yaptığı çalışmalar hakkında bilgi veren Erdem, Kurulun cemaatçi üyeleri tarafından hazırlanan liste üzerinde çalıştıklarını söyledi. Erdem, sanığın da cemaat mensupları tarafından hazırlanan listede yer aldığını ve onların ısrarlı talebiyle üye seçildiğini anlattı.
FETÖ üyeliğinden tutuklanan, itirafçı olarak verdiği ifadeden sonra tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan Ahmet Hamsici de tanık olarak verdiği ifadede, Yargıtay üyeliği seçiminde, örgüt mensubu HSYK üyelerinin seçilmesini istediği isimler arasında, Kılıç'ın da bulunduğunu söyledi.
Hamsici, Yargıtaya 2011'de yapılan üye seçimi öncesinde bu yapıya mensup HSYK üyeleriyle dönemin HSYK Genel Sekreteri Mehmet Kaya'nın evinde bir araya geldiklerini, bu toplantıya yapı ile ilişkisi olmayan Yargıtay ve Danıştaydan seçilen 5 üyenin çağrılmadığını anlattı.
Örgüt mensubu üyelerin katıldığı toplantıya, İbrahim Okur, Birol Erdem ve kendisinin gittiğini, Kaya'nın toplantıda, önceden hazırlanan 350-400 kişilik listeyi kendilerine sunduğunu belirten Hamsici, listenin fazla olduğunu, eleme yapılmasını istediklerini, bunun üzerine yapı mensubu HSYK üyelerininin 80 isimde ısrarcı olduklarını savundu.
Kılıç'ın isminin bu 80 kişi arasında yer almadığını aktaran Hamsici, sayının sonradan 80'den 107'ye çıktığını, sanık Kılıç'ın sonradan listeye sokularak yapı tarafından seçilmesi istenenler arasında yer aldığını ifade etti.
Tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi ile duruşmaya bağlanan eski Yargıtay üyesi İlhami Dal ise sanık Mustafa Kılıç ile üniversite yıllarından tanıştığını, o dönemde de örgütün sohbetlerine gittiklerini ileri sürdü.
Yargıtaya üye seçildikten sonra örgüt mensuplarının gruplara ayrıldığını, kendisinin grubunda Mustafa Kılıç'ın da bulunduğunu anlatan Dal, bu toplantılarda, Yargıtaydaki seçimlerde kime oy verileceğinin grup sorumlusu tarafından kendilerine söylendiğini, para toplandığını ifade etti. İlhami Dal, Kılıç'ın da para verdiğini bildiğini söyledi.
Tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi ile duruşmaya bağlanan eski HSYK Birinci Daire Başkanı İbrahim Okur da Kılıç'ın, yapı mensuplarınca Yargıtaya üye seçilmek üzere önerilen isimler arasında yer aldığını dile getirdi.
Kılıç'ın, Yargıtay tetkik hakimi olarak görev yaparken o dönem çalıştığı daire başkanı tarafından istenmediğini, bu nedenle Sincan hakimi olarak atandığını anlatan Okur, "Üye seçimi sırasında ismi geçince bu nedeni bildiğim için itiraz ettim. Cemaatçilerin ısrarıyla listeye eklendi." dedi.
Tanık beyanlarına karşı söz verilen sanık Mustafa Kılıç, tanıkların tahliye edilmek amacıyla bu yönde beyan verdiklerini savunarak iddiaları kabul etmedi. Tanık beyanlarının hukuki niteliği bulunmadığını öne süren Kılıç, tahliyesine karar verilmesini istedi.
Verilen aranın ardından mahkeme heyeti ara kararını açıkladı. Buna göre, sanığın tutukluluk halinin devamına, duruşmanın 18 Nisan 2018'e bırakılmasına karar verildi.