Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Öyle sanal oluşturulan mahkemelerle, o Feto denilen alçağın uydurma temsilcileriyle kurulan mahkemeler asla benim ülkemi mahkum edemez" dedi. Erdoğan, "Kimisi Hans'ın kulu kölesi oluyor, kimisi Corc'un kulu kölesi oluyor, kimisi kurulan sahte mahkemelerde yargılanmak suretiyle güya benim ülkemi yargılamaya kalkıyor. Boşuna uğraşmayın. Bizim abdestimizden şüphemiz yok ki namazımızdan şüphemiz olsun." diye konuştu.
İşte Erdoğan'ın konuşmasından satır başları;
Benim dedem de burada Sarıkamış'ta şehit olmuştu. Onlar çağrı yapıldığı zaman ta Rize'den yola çıkarak ve Sarıkamış'ta şehadet şerbetini içmişlerdir. Burada kökenine, mezhebine bakmaksızın asırlardır bir arada yaşayan sizleri tüm bölgeye örnek gösteriyoruz.
GENÇLERE ÇAĞRI
Kars 15 Temmuz'da tankların önüne gövdesini siper ederek kısa sürede hepsini kışlasına geri dönmesini sağlamıştır. Kars bugün de ülkesine saldırmak isteyenlere geçit vermeyeceğini göstermiştir. Kars'a bir teşekkür de 16 Nisan için borçluyum. Yüzde 51 diyerek tercihinizi büyük ve güçlü Türkiye'den yana gösteriniz. Kars'ın bizim gönlümüzde hep ayrı bir yeri olmuştur. Bizde Türküyle Kürtüyle Azerisiyle ayrılık yok bizde birlik var. Biz ayırabilir miyiz insanoğlunu birbirinden? Gençler, ne makamların ne gücün ne paranın karşısında eğilmeyeceksiniz. Eğilirseniz hakkım size helal olmasın! 250 şehidimiz olsun. Birileri Amerikaya gider bu ülkenin asıl sahipleri burada kalır.
Erdoğan: "Uydurma, sanal FETÖ'nün kurduğu mahkemeler ülkemi mahkum edemez"
RIZA SARRAF KUMPASINA İLİŞKİN AÇIKLAMA
Kimileri Hans'ın kölesi oluyor kimisi John'un kölesi oluyor. Kimisi sanal oluşturulan mahkemelerde benim ülkemiz zora sokmaya çalışıyor. Bizim abdestimizden şüphemiz yok ki namazımızdan şüphemiz olsun. Uydurma, sanal FETÖ'nün kurduğu mahkemeler ülkemi mahkum edemez.
KILIÇDAROĞLU'NUN ASILSIZ İDDİALARI
2 haftadır süren tatsız bir tartışma var. Vaktinizi böyle çirkin iftiralara cevap vererek harcadığım için özür dileyerek bir kaç hususa dikkat çekeceğim. Ana muhalefetin başındaki zat bir iddia ortaya attı. Daha Çorum ile Çorlu'yu ayırt edemiyor. Daha önce Kağıthane ile Kağıttepe'yi karıştırdığı gibi. İddia özünde tam bir komedi. Şahsımı itham ediyor. Güya hesap uzmanı ya oturup hesaplaşalım diyor. Benm bu zatı dinleyecek kadar heba edecek vaktim olmadığı için söyledikleri kulağıma geç ulaştı. Kendisine İstanbul'dan cevap verdim. Azıcık onuru haysiyeti şerefi olan yüreğinde utanma duygusu olan bir kimsenin iki yoldan birini seçmesi gerektiğini söyledim. Sonra grup toplantısında elinde kağıtlarla çıkarak güya iddialarını belgelendirdi. Ama belge dediği bu kağıtları düne kadar kimseye vermedi. Bende grup toplantısında birçok yalanını ifade ettim ve sorduğu soruya tekrar cevap vererek benim ya da yakınlarımdan birinin yurt dışına giden bir kuruş parası olmadığını söyledim. Bu şahıslardan biri güya benim özel kalem müdürümmüş. O şahıs benim özel kalem müdürüm bile değil. Kılavuzu karga olanın...Bunlar işte böyle bir yanlışın peşinde gidiyor. Dün belge dedikleri şeyi görünce birileri bunları fena tongaya düşürmüş. Bu defa Kemal'in kendisini kurban edecekler. Yazık! Varsın kendi derdine kendisi yansın. Kardeşlerim bu zatın belge diye salladığı kağıtları görünce anladık ki bir şirket için yapılan alışverişi buna yutturmuşlar. Ortada yurt dışına gönderilen bir para yok. Bir alışverişin belgeleri var ama bunun elindeki belgeler sahte. Peki olan ne? İşte yurt içindeki bir bankadan yurt içindeki başka bir bankaya yapılan havale. Ticaretle uğraşan bu insanlar işlerini yapmış. Bay Kemal, ben Maliye Bakanlığı'nda çalıştım, bu işleri iyi bilirim diyor. Tüccarların birbirleriyle yaptığı bu işleri öğrenememişsin. SGK'yı batıran kişi sensin. O kadar zavallısın ki 1 yaşındaki torununu sigortalı yapan 14-15 yaşındaki oğlunu sigortalayan sensin. Ortada bu zatın söylediği gibi yurt dışına giden tek kuruş yok. Şimdi gelelim zurnanın zırt dediği yere! Hani belgeler, kimsenin ağzı torba değil ki büzesin. Ama siyasetçiysen, ana hıyanet partisinin başıysan ağzından çıkana dikkat edeceksin. İddianı ya ispatlayacaksın ya da gerekeni yapacaksın.
Erdoğan: "Kılıçdaroğlu'nun iddiaları özünde tam bir komedi"
"SİYASİ HAYATIMIN EN SEVİYESİZ SALDIRILARINA MARUZ KALDIM"
Siyasi hayatımın en seviyesiz saldırılarına maruz kaldım. Kardeşlerim, partilerinin içinde birileri sanırım kendisinden kurtulmayı kafasına koymuş olacak, bu zatı rezil kepaze ediyorlar. Bugüne kadar söylediği onca yalanı yüzüne vurmamıza rağmen hala yerinde duruyor. Bir oyun var. Kendisinin surat derisi biraz kalın olduğu için onca yalanı yüzüne vurmamıza rağmen hala yerinde duruyor.
Erdoğan: "Siyasi hayatımın en seviyesiz saldırılarına maruz kaldım"
"MEHMET ÖZHASEKİ KARDEŞİMİZ, KILIÇDAROĞLU'NDAN KAZANDIĞI TAZMİNATLA KAYSERİ'DE VATANDAŞIMIZA SUCUK EKMEK DAĞITTI"
Şimdi bakan olan bir belediye başkanımızla ilgili akıl almaz iddialarla kamuoyunu oyaladı. Mehmet Özhaseki kardeşimiz kazandığı tazminatı Kayseri'de vatandaşımıza sucuk ekmek olarak dağıttı. Bizde 3 milyonluk dava açtık. Kendisine açtığımız davalardan inşallah biz hanımlar inşallah için onlara bir konaklama yurdu ve evi yapacağız. Bu zatın iftiralarını tek tek anlatsak dizilere malzeme çıkar.