ABD'de devam eden Rıza Sarraf ve Halk Bank Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla'nın kumpas davasında, Atilla'nın avukatının mahkemeye delil olarak olarak sunduğu yeminli ifadede çarpıcı detaylar ortaya çıktı.
İşte Atilla'nın avukatı Cathy Fleming'in mahkemeye delil olarak sunduğu yeminli ifade belgesindeki o detaylar:
TÜRKİYE MERKEZLİ 3 BİN ADET TELEFON GÖRÜŞMESİ
Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla'nın avukatı Cathy Fleming'in mahkemeye delil olarak sunduğu 30 Ekim 2017 tarihli yeminli ifade belgesinin 19'uncu paragrafında Türkiye merkezli 3000 adet telefon görüşmesi ve mesajların Türk vatandaşları tarafından ya da Türkiye'de yapılmış olduğunu deklere ediyor.
"RAPOR BİLİNMEYEN KİŞİLER TARAFINDAN HAZIRLANDI"
Ayni belgenin 15'inci paragrafında, 18 Aralık 2013 tarihli 'Soruşturma kapsamında siyasi bağışıklık içeren şüpheli eylem' başlıklı bir rapordan bahsetmektedir. Bu rapor bilinmeyen kişiler tarafından Türkiye'de hazırlanmış ve yayınlanmıştır. Bunun yanı sıra vatandaşları tarafından yapılan görüşme kayıtlarının olduğunu belirtmektedir.
İşte Türkiye'ye kumpas davasının iç yüzü!
"KAYNAĞI BELLİ OLMAYAN RAPORUN AMERİKALI YETKİLİLERİN ELİNE NE ZAMAN ULAŞTIĞI SORGULANMAKTADIR"
Aynı Belgenin 17'nci paragrafı 2012-2013 soruşturmasını özetleyen ikinci bir rapordan bahsetmektedir ve kaynağı belli olmayan fakat Türkiye kaynaklı olma ihtimali yüksek olan ve bu raporun Amerikalı yetkililerin eline ne zaman ve nasıl ulaştığını sorgulamaktadır, konuşmalardan kesintiler vermektedir.
"BELGELER TÜRKİYE'DEN ÇALINDI, AMERİKAN HÜKÜMETİNE VERİLDİ"
Yine aynı belgenin 29 ve 30'uncu paragrafında Türk vatandaşlarını ilgilendiren ilave kayıt ve belgelerin olduğunu ve bu belgelerin Türkiye'den çalındığını ve ABD Hükümetine verildiğini iddia ediyor.
Caty Fleming'in yeminli ifadesinde bahsedilen Amerikan Devleti delilleri hakkında varmış olduğumuz sonuçlara göre ABD Hükümetinin yapmış olduğu soruşturmanın delil kaynakları Türkiye'den çalınıp kimliği belli olmayan kişiler tarafından ABD Hükümetine teslim barizdir.
Bu çalınan belge ve Türk vatandaşlarına ait kayıt ve konuşmalar Türk Hükümetinden habersiz bir şekilde ve hükümetle bağlantısı olmayan kişiler tarafından Amerikan Yetkililerine teslim edildiği iddia edilmektedir.
Amerika'daki bu ceza davasının temelini oluşturan belge ve bilgilerin çalıntı olduğu açıktır.
Başsavcılık: Deliller çalıntı ve sahte içerikli