ABD'de yayın yapan ABC televizyonunda iki sezondur devam eden "Designated Survivor" adlı diziyle Türkiye aleyhinde çirkin bir algı operasyonu yapıldı.
"Designated Survivor" isimli Amerikan dizisinde "Nuri Şahin" ismiyle konu edilen elebaşı Fetullah Gülen, izleyicilere masum gösterildi. Dizide ABD Başkanı ile görüşen FETÖ elebaşının "darbe girişiminin arkasında olmadığı" yalanı büyük bir titizlikle işlendi. Dizide 15 Temmuz'un darbe girişiminin FETÖ bağkantısı olmadığı yalanının yanısıra ciddi çarpıtmalarla da Türkiye hedef alındı.
Dizi, ABD yönetimine karşı büyük ve neredeyse kusursuz bir darbe girişimi hazırlayan Patrick LIyod ile darbe öncesi görevden alınmak üzere olan ama ABD Başkanı Parlamento'da konuşma yaparken bombalı saldırı ile tüm yönetim öldüğü için Başkan olarak atanan bakan Tom Kirkman arasındaki mücadeleyi anlatıyor.
Kirkman'ın, saldırının yaşandığı gün ABD yasalarına göre herkes parlamento binasındayken dışarda kalması için seçilmiş bir kişi. Saldırı sonucu herkes öldüğü için sonradan LIyod'un adamlarından birinin yaşadığı ortaya çıksa da Kirkman'ın başkan olarak atanması ile dizide macera başlıyor.
DİZİNİN SON BÖLÜMÜNDE SKANDAL YAŞANDI
Tabi bizim bu diziyi gündeme almamızın nedeni dün yayınlanan 2. Sezonun 7. Bölümü. Bölümün başlığı: "Family Ties" (Aile Bağları).
Dizinin bu bölümün konusu Türkiye. "Türkiye Cumhurbaşkanı" Fatih Turan, bir NATO toplantısı için ABD'ye gider. Burada ABD Başkanı Kirkman ile görüşür. Ortak basın açıklamasında Türkiye Cumhurbaşkanı nezaket kurallarını, devlet protokol kurallarını da aşarak ABD Başkanı'nın sözünü keser ve ABD'de yaşayan ve Türkiye'de yaşanmış darbenin sorumlusu olan Nuri Şahin'in ABD'den iadesini ister.
Türkiye Cumhurbaşkanını dizinin konumlandırış şekli, dizideki davranışları, mimikleri, kıyafetinin renkleri, İngilizce aksanı ve diğer yönleriyle tam bir algı operasyonunun parçası.
ABD dizisinde Türkiye hedef alındı
SENARYO TAM BİR FETÖ İŞİ
Tabi dizi Türkiye Cumhurbaşkanı Fatih Turan'ı çirkin gösterirken, Türkiye'deki darbenin faili olan Nuri Şahin'i İngilizce aksanı çok iyi olan, kıyafet seçimi iyi olan, genç görünümlü, yakışıklı, darbe ile hiçbir ilgisi olmayan, demokrasi havarisi, devrimci, ülkesi ve demokrasi için ölümü göze alabilecek bir kahraman olarak lanse ediyor.
Fatih Turan dizide Kirkman'a bir tuzak kuruyor. Kirkman'ın oğluna yakınlaşan bir kız var ve bu kız kafeye gitme bahanesi ile Kirkman'ın oğlunu Türkiye Büyükelçiliğinin önünden geçiriyor. Tam da o sırada rastlantıya bakın ki Fatih Turan protesto ediliyor. Kalabalıktan biri kıza bir şeyler söylerken tartışma çıkıyor ve Kirkman'ın oğlu o protestocuyu darp edip yere düşürüyor. Tabi ilginçlikler burada bitmiyor. Sonrasında, bu olayın gizli kamerayla çekildiği ve basına servis edildiği ortaya çıkıyor. Sözde darp edilen protestocu avukat tutup başkanın oğlundan şikâyetçi oluyor. Medya bu konu üzerinden ABD başkanını ve ailesini hedef tahtasına oturtuyorlar ama sonra Kirkman gizli servis marifetiyle, oğluna yaklaşan kızın da protestocunun da kamera çekiminin de Fatih Turan'ın oyununun birer parçası olduğunu öğreniyor.
TAM BİR FETÖ ALÇAKLIĞI
17/25 Aralık kumpasında FETÖ mensupları, Erdoğan'ın ailesini illegal dinlemelerle hedef almış, Türkiye'deki birçok gazete ve televizyon, Erdoğan ve ailesi hakkında neredeyse 24 saat yayın yapmaya başlamıştı. Bu da yetmemiş ve Erdoğan ailesi hakkında fotomontaj kapaklı dergiler basılmış, son anda bu alçakça derginin dağıtımı engellenmişti. Yine 17/25 Aralık darbe sürecinde FETÖ'nün, birçok yetkili ismin gizli çekimlerini yaptığını ve bu kayıtlar sayesinde insanlara şantaj yaptıklarını da biliyoruz. Hatta yine bu örgütün gizli çekim kasetlerle CHP'de Genel Başkan değiştirildiği, MHP'de de siyasi dizayn yapıldığı da bildiklerimiz arasında. Hal böyleyken; Designated Survivor'un senaristi 17/25 Aralık sürecinde FETÖ mensupları gerçek hayatta hangi alçaklığı ve kumpası yapmışsa, dizide bunlar Türkiye Cumhurbaşkanı tarafından yapılmış gibi göstermiş.
Dizi ABD'deki darbecilerin parlamento binasını patlatmalarıyla başlıyor. Fatih Turan ve Kirkman Oval Ofis'te konuşurken. Turan agresif bir şekilde Şahin'in iadesini istiyor ve Parlamento binasını patlatan kişiyi kastederek "Patrick Llyod Türkiye'de yaşasaydı bu ABD'nin hoşuna gider miydi?" diye soruyor. Başkan Kirkman da Turan'ın bu sorusuyla alay ediyor.
Bu sahne illüzyonun; yani gerçeği kurgu, kurguyu gerçek göstermek için yapılan algı operasyonun en iyi örneklerinden biri olabilir. Çünkü bu dizide kurgu olan ABD Parlamento'suna bombalı saldırı, gerçekte 15 Temmuz 2016 gecesinde Türkiye'de yaşandı. Gülen'in darbeci askerleri, hem TBMM'yi hem de Beştepe Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ni uçak ve helikopterlerle bombaladı.
ABD dizisi Türkiye'yi hedef aldı
SENARYO VE PARA FETÖ'DEN Mİ?
Bunlar dizideki çarpıklıklardan sadece bazıları. Diziyi izleyince aklımıza ilk gelen, dizinin bu bölümünün senaryosunu ABD'de yaşayan FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in yazdığı oldu. Samanyolu dizilerinin senaryolarının nasıl yazıldığı da düşünülünce bu, çok da zor bir ihtimal değil. Yine 'himmet' adı altında FETÖ'nün topladığı paraların dizinin bu bölümünün çekilmesi için yapımcı firmaya verilip vermediği dikkate alınması gereken bir husus. Sonuçta FETÖ, Trump'a karşı Clinton'a milyonlarca dolar destek verdi. 15 Temmuz darbesinden sonra FETÖ lobisinin ABD'deki birçok gazete ve TV'ye Erdoğan aleyhinde haber yaptırmak için milyonlarca dolar para dağıttığını da biliyoruz. Neden dizinin bu bölümü için de FETÖ lobisi yapımcı firmaya para vermiş olmasın? Hele de Türkiye'ye karşı Uluslararası 17/25 Aralık Operasyonu: Reza Sarraf Davası gündemdeyken…
Yoksa gerçekler dizi kurgusu da olsa bu kadar saptırılamazdı. Tabi bizim diziyi izledikten sonra sorduğumuz soruların asıl cevabı ABC televizyonu ve Netflix'te…