Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile memuriyetten ihraç edilmeleri ardından açlık grevine başlayan ve DHKP-C terör örgütü ile bağlantıları ortaya çıkan Nuriye Gülmen ve Semih Özakça, 24 Mayıs 2017 günü tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. Gülmen ve Özakça hakkında hazırlanan iddianamede 'silahlı terör örgütü üyeliği', 'toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanununa muhalefet' ve 'terör örgütü propagandası' suçlarından 20 yıla kadar hapis cezası istenmişti.
Dün, Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın üçüncü duruşmasında mahkeme Semih Özakça'nın elektronik kelepçe şartıyla tahliye edilmesine, Nuriye Gülmen'in ise tutukluluğunun devamına karar verdi. Duruşmaya itirafçı tanık olarak katılan B.E., Semih Özakça'yı 2014 yılında DHKP-C terör örgütü mensuplarıyla İstanbul Okmeydanı'ndaki Sibel Yalçın Parkı'nda gördüğünü söyledi.
"ASKERDEYDİM"
Bunun üzerine Semih Özakça 2014 yılında askerde olduğunu, itirafçı tanık B.E.'nin yalan söylediğini belirterek, "Tanık Berk Ercan'ın yaptığı düşüklüktür, alçaklıktır. Yaptığı itirafçılık değil, iftiracılıktır. İstanbul'a bir kez gittim. Ama ne tanığı gördüm, ne o parka gittim. B.E.'nin beni gördüğünü söylediği tarihte ben askerdim" dedi. Bunun üzerine mahkeme, Semih Özakça'nın hangi tarihlerde askerlik yaptığının öğrenilmesi için askerlik şubesinden yazı alınması talebinde bulundu.
2014'TE ASKERDEN GELMİŞ
SABAH'ın adli kaynaklardan edindiği bilgide ise Semih Özakça'nın 15 Ağustos 2013 tarihinde askere gittiği, 2014 yılının Ocak ayında ise askerliğinin bittiği öğrenildi. Özakça'nın askerden geldikten hemen sonra yani Şubat ayında ise öğretmen olarak atandığı belirlendi.
ASKERDE DEĞİLMİŞ!
Bu tespit çerçevesinde itirafçı tanık B.E.'nin yalan söylemediği, Özakça'nın ise 'askerdeyim' dediği 2014'te askerde olmadığı belirlenmiş oldu.