Başbakan Binali Yıldırım AK Parti grup toplantısında vize kriziyle ilgili ABD'ye çok sert mesajlar verdi. ABD'nin, Türkiye'ye yönelik vizelerin askıya alınmasından kısa süre önce "ABD elçiliklerinin, misyonlarının güvenliklerinin artırılması yönünde bir talebi olduğunu" söyleyen Yıldırım, bu talebi yerine getirileceğine dair büyükelçiliğe cevap verdiklerini ancak kendilerine bu defa, 'Bizim güvenlik sorunumuz yok" yanıtı verildiğini belirterek, "Hal böyleyken, vizeleri askıya alma sebebinin güvenlik olarak gösterilmesi yaman bir çelişkidir. Türkiye bir kabile devleti değildir, bize yapılanın misliyle karşılığını veririz" sözleriye tepki gösterdi. Sorunun biran önce çözülmesi gerektiğini belirten Yıldım, şu mesajları verdi:
İZİN Mİ ALACAĞIZ?
Sorun bir an önce çözülmelidir. Türkiye olarak bütün ülkelerle kanallarımız açıktır. Küresel barış için Türkiye katkı koymaya devam edecektir. Bunu sadece ülkemiz veya bölgemiz için yapmıyoruz. Dünyanın genelinde var olan gerilimi düşürmek için yapıyoruz. Amerika yetkilileri yaşanan bu son gelişmeleri gerekçe göstererek göçmenler dışındaki vizeleri askıya aldıklarını açıkladılar. Bunu konsolosluklara büyükelçiliklere gelen insanların sayısını asgariye düşürmek için yaptıklarını söylüyorlar. Bu hiç ama hiç inandırıcı bir gerekçe değildir. Ancak kafalarının arkasındaki nedenin, gerçek nedenin ne olduğunu da söylemekte, ifşa etmekte gecikmediler. Onu da söyleyiverdiler. Neymiş efendim FETÖ soruşturması kapsamında Amerikan misyonlarında çalışan bazı kişiler hakkında hukuki süreç başlatmışız. E ne olmuş? Türkiye bir hukuk devleti.
Başbakan Yıldırım: "Beyefendilerden izin mi alacağız?"
Suç işleyen veya suç istinadı yapılan Amerika'nın misyonunda olması ona bir ayrıcalık mı getirecek? Yani beyefendilerden izin mi alacağız, onların icazetini mi alacağız. Bunu söylerken lafın nereye gideceğini de düşünün.
Bir resmi bankamızın genel müdür yardımcısını, görevli gittiği ülkenizde yaka paça tutup hapse atarken bize mi sordunuz, bizden izin mi aldınız? Hala 15 Temmuz alçak darbe girişiminin başı FETÖ'yü niye orada besliyorsunuz? Bu müttefikliğe, dostluğa sığar mı?
ABD yönetimi bir kez daha başını öne eğip, 15 Temmuz ve sonrası yaşanan olayları dikkatlice ele almalıdır. Neden Türkiye'de halkın yüzde 80'inden fazlası ABD'ye sempati duymuyor, bunun cevabını bulmak zorunda.
'TERÖR ÖRGÜTÜNE SAHİP ÇIKMA'
Eğer müttefikliğimiz devam edecekse Suriye'de, PKK'nın kuzenleri, yeğenleri, PYD, YPG'ye de kol kanat germekten bir an önce vazgeçmelidir. Düşmanlarımızla iş tutmak, müttefikliğe yakışmaz.
İdlib operasyonunun üç amacı olduğunu belirten Yıldırım, "Birincisi ayrıştırmak, ikincisi zemin hazırlamak, üçüncüsü muhtemel göç dalgasının önünü almak, gerginliği azaltarak çatışmayı ortadan kaldırmak" diye özetledi.
Yıldırım, Kuzey Irak'taki gayriresmi referanduma ilişkin olarak da, "Tek taraflı girişim Irak anayasasının açık ihlalidir, hukuksuzdur ve yok hükmündedir" diye konuştu.
Yıldırım, Peşmerge eğitimine son verildiğini, uçuşların durdurulduğunu, televizyonları uydu yayınından çıkardıklarını belirtti.
ANKARA-WASHİNGTON ARASINDA YOĞUN TRAFİK
Türkiye-ABD arasındaki vize krizini çözmek için yoğun diplomasi trafiği yürütülüyor. Bu kapsamda dışişleri bakanlıkları düzeyinde adımlar atılıyor. Washington'un atacağı adımlara göre önce Başbakan Yıldırım, gerekirse son noktada Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ABD'li muhatapları ile temas kurabileceği belirtiliyor. Erdoğan ile ABD Başkanı Trump arasında açık ve samimi ilişkiler bulunduğuna işaret eden diplomatik kaynaklar, "müttefik" iki ülke arasındaki krizin bir an önce çözülmesinin her iki ülkenin de yararına olduğuna dikkat çekiyorlar.
MUŞ: HUKUK TANIMAZLIK
ABD'nin vize kararını eleştiren AK Parti Grup Başkanvekili Mehmet Muş, bunun hukuk tanımazlık olduğu mesajını verdi. Muş, "Kendi ülkelerinde hukuka riayet edilmesini bekleyenler, yargının azizliğinden bahsedenler Türkiye'de de hukuka ve yargıya saygı göstermelidir" dedi.