Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında komuta merkezi olarak kullandığı Akıncı Hava Üssü'ndeki eylemlere ilişkin 486 kişi hakkında açılan davada, suç tarihinde 143. filo komutanı olarak görev yapan ve sanıklardan Ekrem Aydoğdu ile F-16 kullanarak bombalanması için Emniyet Genel Müdürlüğü Havacılık Daire Başkanlığını lazer poduyla işaretleyen sanık eski Binbaşı Mustafa Azimetli savunma yaptı.
Azimetli, Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesince, Sincan Ceza ve İnfaz Kurumları kampüsündeki salonda görülen duruşmada, soruşturma aşamasında baskı gördüğünü, bundan kurtulmak amacıyla polislerin söylediklerini istemeyerek kabul ettiğini, ifadelerinin sonuna da "Kendi irademle ifade veriyorum." yazdırıldığını iddia ederek, soruşturma sırasında verdiği ifadeleri reddetti.
FETÖ/PDY ile hiçbir ilgi ve ilişkisi olmadığını savunan Azimetli, "ByLock" kullanmadığını, örgütün okul ve dershanelerine gitmediğini belirtti. Tüm hayatı boyunca başarılı olduğunu, hayat boyu başarının tesadüf veya bazı kişilerin desteğiyle olamayacağını ifade eden Azimetli, 100 puan altında sicil notu almadığını, bu notu verenlerden bazılarının örgütle mücadele eden kişiler olduğunu söyledi.
Azimetli, ayrıntılı savunma hazırlamak için gereken bilgi, belge ve dijital materyallerden bazılarını henüz elde edemediğini, "tehlikeli tutuklu" ilan edilerek, tek kişilik hücreye alındığını, avukat görüşlerinin de bu çerçevede sınırlandırıldığını, bu nedenle sadece iddianamedeki bilgiler çerçevesinde savunmasını yapacağını kaydetti.
Azimetli, 15-16 Temmuz'da amirlerinin Terörle Mücadele Harekatı (TMH) ve misafir askeri personelin katılımıyla icra edileceği bildirilen bir sosyal faaliyet kapsamında verdikleri emir ve talimatlarla hareket ettiğini öne sürerek, "Yaptığım her şey emir komuta zinciri içinde yapılmıştır. Emir ve talimatları yerine getirirken, verilen emirlerin yanlış olmayacağına ilişkin düşünceyle hareket ettim. O gün üste bulunan filo personeli ve kursiyerlerin tamamı, terörle mücadele harekatı ve sosyal faaliyet kapsamında amirlerinden alıp kendilerine iletmiş olduğum ve kesinlikle suç teşkil etmeyen emir ve talimatlarla hareket etmişlerdir. Bu emirler dışında hareket etmeleri mümkün değildir." diye konuştu.
Akşam saatlerinde filodaki kalabalığın kontrolsüz biçimde arttığını, filoyla üssün çeşitli yerlerine yayıldığını, ağır silahlı, maskeli ve teçhizatlı olarak dolaştıklarını ve çeşitli yerleri kontrol altında tuttuklarını gördüğünü savunan Azimetli, şöyle devam etti:
"Gece ilerledikçe filonun kontrolümden tamamen çıktığını gördüm. O gün filo benim değildi, silahlı kişilerce işgal altındaydı. Bir süre sonra komutam kalmadı. O gün ne hukuken ne fiilen ben filo komutanı değildim. Çünkü filom, fiilen ele geçirilmişti ve emir komuta vereceğim kimse yoktu. İlerleyen zaman diliminde, tanımadığım ve az önce tarif ettiğim kişilerin oluşturduğu tehdit ve baskı ortamında hür iradem olmaksızın hareket etmek zorunda bırakıldım. Olaylar başladıktan bir süre sonra, kimin kim olduğunun belli olmadığı, herkesin kendini tehdit altında hissettiği, bazı durumlarda emir komutanın kalktığı, can güvenliği endişesinin ağır bastığı, birliğimizin bilmediğimiz kişilerce adeta işgal altına alındığı bir ortam oluşmaya başladı. Bana ve personelime değerlendirmenin bu bilgilerle yapılması gerektiğine inanıyorum."
"DARBECİ DEĞİLİM"
FETÖ/PDY üye ve yöneticisi olmadığı iddiasını tekrarlayan Azimetli, "Ben darbeci değilim. Darbeye teşebbüs eyleminden önceden haberdar olmadım. Kimseye 'Darbe olacak' demedim. Darbeye hazırlık faaliyetleri yürütmedim. O gün yaptığım fiiller amirlerimce emredilen ve terörle mücadele harekatı başta olmak üzere çerçevesini çizdiğim kapsamda yaptığım fiillerdir. Bunların hiçbiri suç işleme kastıyla yaptığım fiiller değildir." diye konuştu.
Sanık Azimetli, iddianamede yer verilen ve üs ile kullandığı uçak arasında geçtiği belirtilen telsiz görüşmelerini kabul etmeyerek "Tapeler ve konuşmalar bana ait değil." iddiasında bulundu.
ÇAPRAZ SORGU
Daha sonra Azimetli'nin çapraz sorgusuna geçildi. Mahkeme Başkanı Selfet Giray'ın 15 Temmuz'da yaşananları anlatmasını istediği Azimetli, rutin programı uyguladıklarını söyledi. Ahmet Özçetin (eski Akıncı Üssü harekat komutanı) ve diğer filo komutanlarıyla akşam düzenleneceği söylenen sosyal faaliyet ve terörle mücadele harekatına ilişkin başka bir toplantı yapıp yapmadıkları sorulan Azimetli, Özçetin ve diğer filo komutanlarıyla sürekli görüşme halinde olduklarını ifade etti.
Azimetli, soru üzerine, terörle mücadele harekatına ilişkin planlamayı, öğleden sonra üs komutanının, "terörle mücadele harekatı olabileceğini, uçaklara yükleme emri verdiğini" söylemesi üzerine öğrendiğini, Özçetin'den de bu yönde bir emir aldığını öne sürdü.
Sosyal faaliyete ilişkin bilgiyi de Ahmet Özçetin'in emriyle öğrendiğini savunan Azimetli, "Özçetin bana terörle mücadele harekatı olacak. Ayrıca sosyal faaliyet düzenlenecek. Kursiyerlerin katılmasını arzu ediyoruz. Bunun üzerine filoda bulunanlara terörle mücadele harekatı için üste kalmaları yönünde talimat verdim." dedi. Bu talimatı kimlere verdiği sorulan Azimetli, bunu hatırlamadığını savundu.
Soru üzerine kendisinden sonra yetkili kişinin Harekat Subayı Ali Karabulut olduğunu dile getiren Azimetli, TMH konusunda Karabulut'a bir emir verip vermediği sorusuna, "Tam olarak hatırlamıyorum, oradaysa söylemişimdir." karşılığını verdi.
Üste düzenlenecek sosyal etkinlik için kursiyer subaylara bir emir verip vermediği de sorulan Azimetli, filoya dönmeleri emrini verdiği kursiyerleri akşam saatlerinde toplayarak sosyal etkinlik hakkında bilgilendirdiğini, bu sırada TMH'dan da bahsettiğini söyledi. Azimetli, sayı almadığı için toplantıda kaç kursiyerin bulunduğunu bilmediğini anlattı.
Mustafa Azimetli, "Toplantıdan önce telefonların toplanması söz konusu oldu mu?" sorusuna karşılık, askeri birliklerde telefonun yasak olduğunu belirterek, "Bir arkadaşımızın telefonlarının yanlarında olduğunu söylemesi üzerine telefonların bir yerde toplanmasını istedim." dedi.
Toplantıda kursiyerlere sosyal faaliyet için üsse gelenlere mihmandarlık ve araç kullanma görevi verdiğini öne süren Azimetli, "Onlara, akşam düzenlenecek etkinlik için sivil giyimli asker kişilerin geleceğini söyledim. Görevlerinin bu kişileri alıp filoya getirmek olduğunu aktardım. Gazino bölgesine getireceklerdi." şeklinde konuştu.
"Üsse gelecek bu kişiler kendilerini nasıl tanıtacaklardı?" şeklindeki soru üzerine Azimetli, herhangi bir parola veya işaret belirlemediklerini iddia etti.
O gece üsse askerlikle ilgisi bulunmayan sivil kişilerin de geldiğinin hatırlatılması üzerine Azimetli, bu kişilerin kapıdaki kontrol noktasından nasıl geçtiğini bilmediğini iddia etti. Azimetli, üste sivil görmediğini öne sürdü. Azimetli, kursiyerlere silah verilmesi yönünde bir talimatının da bulunmadığını aktardı.
Mahkeme Başkanı Giray'ın, "Genelkurmay Başkanlığına saldırı olduğu gerekçesiyle Özel Kuvvetler mensubu askerlerin sivil halde üsse gelip üzerlerini değiştirip silahlandıktan sonra kendilerine tahsis edilen araçla üsten ayrılmışlar." demesi üzerine Azimetli, "Bana Özel Kuvvetler mensubu diye kimse bir şey söylemedi. Sadece misafirlerin geldiğini gördüm. Aracı da filo önünde gördüm. Bunlar o araca bindiler." diye konuştu.
FİLOSUNDAKİ PİLOT SAYISINI HATIRLAMADI
Mahkeme Başkanı Selfet Giray'ın, 143. filo komutanı olarak uçaklara mühimmat yükleneceğinden haberinin olup olmadığını sorduğu Azimetli, üs komutanı Hakan Evrim'in uçakların yüklenmesi emrini verdiğini söylediğini aktardı. Azimetli, Evrim'in her filo için 12 uçak yükleneceğini ilettiğini, komutanlığını yaptığı 143. filoda kaç pilot bulunduğunu hatırlamadığını savundu.
TMH faaliyeti yapılacağını öğrendikten sonra filodan ayrılan pilotları geri çağırıp çağırmadığı sorulan Azimetli, gördüğü pilotlardan kalmalarını istediğini, filodan ayrılanlara geri dönmeleri için mesaj gönderip göndermediğini ise yine hatırlamadığını ileri sürdü.
Darbe girişiminin yapıldığı gece uçak kullandığını kabul eden Azimetli, TMH kapsamında kimlerin uçacağı, hangi uçakların kullanılacağı, nereye gidileceği konularında toplantı yapılıp yapılmadığı sorusuna ise "Bilmiyorum." karşılığını verdi. Başkan Giray'ın "Toplantı yapılması gerekmez mi?" sorusuna karşılık Azimetli, "Şartlara göre değişir. Benim katıldığım bir toplantı yok." dedi.
Sanık Azimetli, harekat komutanı Ahmet Özçetin'in emriyle uçtuğunu, Özçetin'in talimatların havada verileceğini söylediğini aktardı.
HİÇBİR ŞEY YAPMAMIŞLAR
Azimetli'nin havada 1,5 saat bekleyip, hiçbir şey yapmadan geri döndüklerini söylemesi üzerine Başkan Giray, "TMH için gideceksiniz, hedef verilmeden 1,5 saat havada bekliyorsunuz. Uzun değil mi?" diye sordu. Azimetli ise "Her şey olabilir sayın başkanım. Havadayken bir şey söylenmedi, yakıt azalınca indik." iddiasında bulundu.
Giray'ın, "Alçak uçuş, bomba atılması, hiçbir şey yapmadınız mı?" sorusu üzerine de Azimetli, "Hayır yapmadık. Geri döndük." ifadesini kullandı.
Başkan Giray'ın, "Filo komutanısınız. Havada 1,5 saat bekliyorsunuz, TMH kapsamında, bir şey yapmadan iniyorsunuz. Sormadınız mı nedenini?" sorusuna Azimetli, "Bunlar olağan şeyler." cevabını verdi.
Azimetli, ikinci kalkışında da hiçbir şey yapmadıklarını, hiçbir faaliyette bulunmadan geri indiklerini iddia etti.
Sanık Azimetli, havadayken Ankara üzerinde belirlenen hedeflere bomba atılması şeklinde talimat gelmediğini, darbeden de haberinin olmadığını ileri sürdü.
Başkan Giray'ın, "Uçuştan döndünüz. Herkes orada, sivil asker, nasıl bir filoysa bu? Dikkatinizi çekti mi? Kalabalık vardı evet. Kimmiş bunlar? Filo komutanısınız ya, neticede mekan sizin mekanınız. Gidip baktınız mı kim bunlar diye" sorusuna Azimetli, "Hayır" yanıtını verdi.
Başkan Giray ise "Niye sizin değil mi orası? Siz filo komutanısınız, makamınız orada, yani ben rahatsız olurum, bu kadar adam niye gelmiş, ne yapıyor, kimdir, necidir? Hem de TMH harekatı yapılacak günü mü seçmişler, kimmiş bunlar diye bakmadınız mı?" sorularını yöneltti.
Azimetli ise "Gelen misafirler benim değildi, ayrıca o saatlerde ciddi bir başıboşluk vardı, silahlı kişiler vardı. Kimliklerini bilmiyorum." dedi.
TELEVİZYONA, TELEFONA BAKMAMIŞ
Sanık Azimetli, televizyona bakmadığını, cep telefonunu kullanmadığını ileri sürdü.
Başkan Giray'ın, odasında sürekli bir hareketlilik olduğunu belirterek, "Herkes sizin odanıza giriyor, çıkıyor. Siz olmadığınız zaman odanızda kim duruyor. Odada bir şey var mı? Bu kişilerin odaya girmesine sebep olabilecek ne olabilir?" sorusu üzerine Azimetli, "Bir bilgisayar, bir telefon var, bir de kuruyemiş var." diye konuştu.
Azimetli, Başkan Giray'ın soruları üzerine ikinci uçuştan döndükten, saat 03.30 sıralarında silahlı kişilerin kendisini, üs komutanıyla beraber yakıt bölgesine götürdüğünü, günün ağarmasının ardından odasına geçtiğini bildirdi.
Eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Abidin Ünal'ın üsse getirildiğini duyduğunu ancak Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ile diğer komutanların üsse getirildiğinden haberdar olmadığını iddia eden Azimetli, odasına gittikten sonra darbe girişimini filodaki bir personelden öğrendiğini savundu.
Azimetli, bir süre sonra lojmanlardaki evine geçtiğini söyledi. Evde haber izlemediğini, elektriklerin kesik olduğunu anlatarak, "Darbe teşebbüsünün Akıncı Üssü'nden yönetildiği ve uçakların bu üsten kalkarak Ankara'da çeşitli yerleri bombalandığını duyup duymadığına, uçakların nereye gittiğini kimseye sorup sormadığına" ilişkin soruya, "Hayır" yanıtını verdi.
Başkan Giray'ın, "Sizin filo komutanlığı yaptığınız bir yer. Bu size de garip gelmiyor mu?" sorusuna Azimetli, "Bilmiyorum sayın başkan." karşılığını verdi.
Giray, "İfadelerinde FETÖ/PDY yönünden birçok kişinin ismi geçiyor. Onların seni tehdit edip, ifadelerini değiştirmediğini nereden bileceğiz?" diye sordu. Azimetli, ifadelerini reddettiğini tekrarladı.
Giray, "İfadelerin ezberlettirildiğini söylüyorsun. Bu ifadeyi bütünüylü reddediyorsun. Bu ifadeyi yazanlar senin özgeçmişini bu kadar ayrıntılı nereden biliyorlar?" dedi. Azimetli ise ifadelerin kısmen kendisine ait olduğunu, kısmen ise ezberlettirildiğini iddia ederek, bilgilerin verildiği şartların sağlıklı olmadığını, o sebeple tümünü reddettiğini söyledi.
Giray, soruşturma aşamasındaki ifadelerini okuyarak, Azimetli'den yanlış olduğunu ileri sürdüğü yerleri düzeltmesini istedi.
Azimetli, "ifadelerinde geçen lehine veya aleyhine ne varsa reddettiğini" söyledi.
Giray ise ifadeyi parça parça okuyarak, okuduğu kısımların doğru olup olmadığını sordu.
Azimetli, hemen hemen her defasında, "O ifadeyi kabul etmiyorum.", "Reddediyorum.", "Hayır" şeklinde yanıtlar verdi.
Başkan Giray, bir noktada, "Şu ana kadar sana ait olan hiçbir kısma rastlamadık." dedi.
İSMİNİ BİLE KABUL ETMEYECEĞİNİ SÖYLEDİ
Giray, ifadeyi okumaya devam etti, Azimetli ise aynı yanıtları verdi. Azimetli, bir defasında ise "O ifadede 'Adım Mustafa Azimetli' diyorsa bile onu da kabul etmiyorum." diye konuştu.
Giray, "Bir ifadede, gece 03.30 sıralarında sizin ve yanınızdaki silahlı dört adamın gelerek, uçakları uçurmak için yakıt istediği, bu kişinin yakıt olmadığını belirtmesi üzerine yanınızdaki takım elbiseli silahlı bir şahsın elindeki tüfeği kişinin göğsüne vurduğu belirtiliyor." dedi. Azimetli ise bunu kabul etmedi.
Silahlı, takım elbiseli bir kişi görüp görmediği sorulan Azimetli, "Üs komutanıyla yakıt bölgesine götürülürken öyle birisi olduğunu hatırlıyorum." karşılığını verdi.
"Bugünden baktığımda bizlerin belli bir olayın içinde kullanıldığını anladım." diyen Azimetli, kim tarafından kullanıldığı yönündeki soru üzerine de o gece harekatı kimin yönettiğini bilmediğini söyledi. Azimetli bir başka soru üzerine o gece emirleri amirleri konumundaki harekat komutanı Ahmet Özçetin ve üs komutanı Hakan Evrim'den aldığını söyledi.
Duruşmaya yarın Azimetli'nin çapraz sorgusuyla devam edilecek.