Başbakan Yıldırım, FETÖ sanığının, "kahraman" anlamına gelen İngilizce "hero" yazılı tişörtle duruşmaya gelmesiyle ilgili, "Bu, bir anlamıyla suçun itirafıdır, bir anlamıyla meydan okumadır. Neresinden bakarsanız bakın bu, sadece müşteki olanların değil milletin tamamının öfkesini kabartan bir tutumdur. Bunun özellikle yapıldığı kanaatindeyim. Maalesef yine o akıl, yeni bir arayış içerisinde, bu davaları tartışılır hale getirmek ve bu şekilde bu canileri kurtarabilmeyi ümit etmektedir. O bakımdan Adalet Bakanı'na gerekli talimatı verdim, bütün detaylarıyla konu araştırılacak ve bunun failleri ortaya çıkarılacaktır. Tek tip kıyafet adil yargılamaya engel değil. Bir daha böyle bir durumun olmasına (HERO tişörtlü FETÖ'cü krizi) izin verilmeyecek" ifadelerini kullandı.
"AFİŞLERDE KİMSENİN RAHATSIZ OLACAĞI BİR ŞEY YOK"
Başbakan Binali Yıldırım, "15 Tem Burada hiçbir zaman TSK falan, kimseyi hedef alma düşüncesi yokturmuz'un anılmasına yönelik afişler var. Burada kimsenin rahatsız olacağı bir şey yok. Bizim ilk günden dediğimiz şey bellidir, 'asker kılığına girmiş teröristler', bunlar Türk Silahlı Kuvvetlerini temsil etmiyor, bunlar Türk Silahlı Kuvvetlerinin, askerin tankını, topunu, helikopterini, uçağını çalan ve bunlarla millete bombalar, mermiler yağdıran, akıllarını kiraya vermiş katillerdir. Bu kadar basit. Onun için alınganlık göstermeye gerek yok. Bu, kaldı ki çok belirli, emekli olmuş TSK mensuplarının, küçük bir grubun köpürtmeye çalıştığı bir konudur. Burada hiçbir zaman TSK falan, kimseyi hedef alma düşüncesi yoktur." dedi.
Yıldırım, "ABD veya kimi Avrupa ülkelerinde 15 Temmuz'un anılmasına yönelik çeşitli etkinliklerde takınılan tavrı hiçbir şekilde kabul etmemiz mümkün değil. Bir yandan 'özgürlükler ülkesi' diyeceksiniz, bir yandan Türkiye'ye insan hakları, özgürlükler konusunda sürekli eleştirilerde bulunacaksınız, diğer taraftan da bir ülkenin geleceğini yok etmeye çalışan alçak bir kalkışmanın, darbenin arkasında olanları eleştiren, bunu uluslararası kamuoyunda bilinir hale getirmeyi hedefleyen bu çalışmaları engelleyeceksiniz. Bu, tamamıyla samimiyetsizliktir." diye konuştu.
Başbakan Yıldırım, "Bugün itibarıyla memuriyetten uzaklaştırma alan 38 bin 202, memuriyetten çıkarma 103 bin 844, toplam 142 bin 46. Bu arada 34 bin 320 kişi de iade edilmiş, ayrıca hakkında işlem yapılan şüpheli sayısı 168 bin 796, (OHAL İşlemlerini İnceleme Komisyonuna) itiraz başvuru sayısı 296 bin 350. Burada mükerrerlik olabilir, valiliğe de itiraz etmiş olabilir, Bakanlığa da Başbakanlığa da itiraz etmiş olabilir. Bunlar tasnif edilecek." dedi.
"ÖLMEK VAR DÖNMEK YOK, YA BİZİ ALIRLAR YA DA BİZ ONLARI ALIRIZ"
Yıldırım, "Biz o gün, 'Ölmek var dönmek yok, ya bizi alırlar ya da biz onları alırız' dedik. Bu kararı Cumhurbaşkanımızla verdik. Bu darbe başarılı olabilirdi, ne zaman başarılı olabilirdi? Cumhurbaşkanını da bizi de ortadan kaldırırlarsa başarılı olabilirdi. Bu kadar açık söylüyorum. Bizde bu kararlılık vardı." diye konuştu.
"KARARIMIZ, MGK'YA UZATILMASI YÖNÜNDE TEKLİF GÖTÜRMEK"
Başbakan Yıldırım, OHAL uygulamasıyla ilgili, "19'unda doluyor, prensip olarak bizim hükümet olarak kararımız, MGK'ya uzatılması yönünde teklif götürmek." dedi.