Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine ilişkin İstanbul'daki ana davada, sanıklardan Albay Sadık Cebeci gözaltına alındıktan sonra emniyette kötü muamele gördüğünü iddia etti. Mahkeme başkanı, "Bu kadar mağduriyetler var, 89 şehit var, kendi mağduriyetlerini anlatma, suçlamalara cevap ver" dedi. Başsavcı vekili ise "İşkence altında ifade verdiğini söyleyerek bu davanın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nden döneceğini düşünüyorsan yanılıyorsun" diyerek tepki gösterdi. Albay Cebeci, çapraz sorgusunda ise hiçbir pişmanlığı olmadığını söyledi. Duruşmada şehit yakınları ve gazilerle sanık avukatları arasında yaşanan arbedeyi ise AK Parti Milletvekili Metin Külünk yatıştırdı.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Cezaevi karşısındaki duruşma salonunda görülen 9'u firari 15'i tutuklu 24 sanığın yargılandığı davada üçüncü duruşma yapıldı. Duruşmaya 13 sanığın yanısıra darbe girişiminde şehit edilen 89 kişinin yakınlarının yanı sıra davaya müdahil olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakanlık ve Emniyet Genel Müdürlüğü gibi bazı kurum ve kuruluşların avukatları da katıldı. Firari FETÖ elebaşısı Fetullah Gülen, 6 general ve 17 subayın sanık olduğu davayı bazı şehit yakınları, gaziler ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri de izledi.
Duruşmada ifadesi alınan dönemin 1. Ordu I·dari Kurmay Yarbas¸kanı Tuğgeneral Yüksel Durak, 15 Temmuz gecesi kendisine sanıklardan Tuğgeneral Eyyüp Gürler'in sıkıyönetim ilan edildiğini söylediğini aktardı.
KIŞLADA SAKLANMIŞ
Mahkeme Başkanı Cem Karaca, "Kurmay başkanı olarak neden inisiyatif almadınız, karşı koymadınız" diye sordu.
Sanık Durak, "Çok ani böyle bir konuyla karşılaşınca şaşkınlık yaşadım" diye cevap verdi. İstanbul'daki kalkışmanın yönetildiği 1. Ordu Komutanlığı'nda harekat merkezine neden gidip darbe girişimine engel olmadığı, kışlada gizlendiği sorusuna ise "Gitsem de bir şeyleri değiştiremezdim diye düşünüyorum. Şok halindeydim. Durum nedir onu anlamaya çalıştım. Komutanımız alındı denmişti. Bu işin gerçek olduğunu düşündüm. Genelkurmay Başkanı'ndan da haber yoktu" şeklinde cevap verdi.
Müşteki avukatlarından Yasin Şamlı, "Eyyüp Gürler sizi birliğe çağırdı, durumu söyledi. Darbe olduğunuzu anladınız. Daha sonra kendisini vazgeçirmeye çalıştığınızı söylüyorsunuz, ne söylediniz" diye sordu.
Sanık Durak, "Bunun kanunsuz olduğunu söyledim. Birkaç kere gecenin devamında da arayarak kendisine yapılanların kanunsuz olduğunu söyledim" dedi. Bunun üzerine Avukat Şamlı bu durumun Eyyüp Gürler'e sorulmasını istedi. Kürsüye çağırılan Eyyüp Gürler ise "Ben Yüksel komutanımla görüştüğümde 'sıkıyönetim' olarak ifade ettim. Darbe demedim. Komutanın tepkisi sıkıyönetimeydi. Tam hatırlamıyorum. Doğru söylüyor olabilir" diye konuştu.
Başsavcı vekili Fatih Karakuş, "TSK'nın görevi, ülkeyi iç ve dış tehditlere karşı korumak değil mi? Kalkışma oluyor, görevinizi neden yapmadınız diye soruluyor? Bir izah yapın" dedi. Durak, "Önce durumu değerlendirmek için karargahta bir süre kaldım. Herhangi bir kasıt ve art niyetim yoktu" ifadesini kullandı.
Sözde sıkıyönetim komuta listesinde isminin karşısında "mevcut görevine devam" yazıldığı için tutuklandığını söyleyen Durak, darbe girişimden sonra 4 gün boyunca görevine devam ettiğini, daha sonra gözaltına alındığını anlattı.
Durak, annesinin 17-25 Aralık sürecinde Bank Asya'ya yatırdığı 3 bin 900 TL'nin ise vefat eden babasından kalan para olabileceğini söyledi.
İŞKENCE İDDİASINA TOKAT GİBİ CEVAP
Daha sonra savunmasını yapan 47'nci Alay Komutanı Kurmay Albay Sadık Cebeci gözaltına alındıktan sonra emniyette kötü muamele gördüğünü, ilk ifadelerini bu şartlar altında verdiğini iddia etti.
Mahkeme başkanı Cem Karaca, Cebeci'ye "Bu kadar mağduriyetler var, 89 şehit var, kendi mağduriyetlerini burada anlatma. Bunlar başka konular. Suçlamalara cevap ver. Polisleri yargılamıyoruz burada. Kötü muamelelerle ilgili savunma yapmana gerek yok" dedi.
Başsavcı vekili Fatih Karakuş ise "İşkence altında ifade verdiğini söyleyerek bu davanın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nden döneceğini düşünüyorsan yanılıyorsun" diyerek sanığa tepki gösterdi.
ARBEDEYİ MİLLETVEKİLİ KÜLÜNK ENGELLEDİ
Duruşmayı izleyen şehit yakınları ve gaziler mahkeme başkanı ve savcının sözlerini alkışladı. Sanık avukatlarından Ali Rıza Dizdar, alkışa izin verilmemesini istedi. Başkan Karaca "Alkışı nasıl durdurabilirim" diye karşılık verdi.
Bunun üzerine şehit yakınları ve gaziler ile avukat Dizdar arasında sözlü atışma yaşandı. Bazı izleyiciler avukatın bulunduğu bölüme geçmek istedi. Duruşmada kısa süreli arbede yaşandı. Jandarma ekipleri araya girerek arbedeyi yatıştırdı.
Duruşmayı izleyen Ak Parti Milletvekili Metin Külünk buradaki vatandaşlara "Bu oyunlara gelmeyin, vakur durun, Adaletin sağlanmasına yardımcı olun, Yoksa bunların oyununa geliriz" diye seslenerek kalabalığı sakinleştirdi.
"PİŞMAN DEĞİLİM"
Albay Sadık Cebeci, çapraz sorgusunda "Hiç pişmanlığınız var mı" sorusuna ise "Hiçbir pişmanlığım yok, ben sadece görevi mi yaptım" dedi.