(...) Ama bu Kurtlar Sofrası'nda biri var ki, istifasıyla hem kendisini hem de herkesi çok şaşırttı: Selin Sayek Böke... Böke, parti içinde yıldızı parlayan, uluslararası desteği olan ve Tansu Çiller'e benzemesiyle de siyasetin yeni "sarışın güzel kadını" olarak lanse edilen bir isimdi.
Gerçi toplumsal destek açısından şansı pek fazla değildi ama yine de en azından partide ilgi gören biriydi. Hatta referandum öncesi yazmıştım, kulisleri hareketlendiren bir yapılanmanın içindeydi.
Özgür Özel'le "Eşbaşkanlık" ekseninde yeni bir çıkışa hazırlandığı, Aykut Erdoğdu, Veli Ağbaba, İlhan Cihaner gibi isimlerin destek verdiği biliniyor.
Özellikle Ağbaba'nın Baykal'ın çıkışından sonra Ankara'da aralarında Zeynep Altıok'un da bulunduğu Parti Meclisi üyeleriyle bir araya geldiği, PM'de sert tavır koyacakları da konuşulanlar arasında.
ÇEVRESİNDEKİLER BİRER BİRER ÇARK ETTİ
Her ne kadar Ağbaba, "Geç bunları Mahmut Övür" dediyse de tespitlerim tek tek ortaya çıktı. Hiçbirinin hesabı tutmadı. Şimdi bambaşka bir manzara var. Böke, istifa ederken arkasından kendisini destekleyenlerin geleceğini bekledi mi bilmem ama kimseleringelmediği çok açık. Çevresindekiler birer birer sütre gerisine çekildi. Önce eşbaşkanlık hayali kurduğu Özgür Özel genel başkana bağlılığını bildirdi. Sonra Aykut Erdoğdu ve Veli Ağbaba. Tabii Böke'ye sıcak bakan başkaları da vardı, onlar da tek tek çark etti.
Gördüğünüz gibi CHP'de rüzgâr Kılıçdaroğlu'ndan yana döndü. Normal kongre sürecinde yelkenleri indirenlerin sayısı daha da artacak. Böke, kısa siyaset hayatında siyaset tarihimizin klasik "ortada bırakılma" durumuyla ilk kez karşı karşıya. Bu da hem akademisyen hem de siyaset acemisi olması nedeniyle çok doğal. Ayrıca, CHP'de, Bizans gibi oyun bitmez.