Müftüoğlu, ABD Dışişleri Bakanlığı Geçici Sözcüsü Mark Toner'ın "Türk Hava Kuvvetlerinin Suriye ve Irak'ta PKK/PYD/YPG hedeflerine yönelik 25 Nisan tarihli operasyonunun yeterince eş güdüm yapılmadan icra edildiğine" ilişkin ifadeleri hakkındaki soruya yanıt verdi.
Toner'ın dile getirdiği bazı hususlara açıklık getirmek zaruretinin doğduğunu belirten Müftüoğlu, terör örgütünün, Irak ve Suriye'nin kuzeyinde Türkiye sınırına mücavir iki bölgedeki mevzilerine yönelik dünkü hava operasyonu öncesinde, ABD ve DEAŞ ile Mücadele Küresel Koalisyonu ile Rusya Federasyonu'nun gerek askeri gerek diplomatik kanallardan bilgilendirildiğini ifade ederek, şunları kaydetti:
"Bu çerçevede, operasyon öncesinde Suriye ve Irak'a yönelik operasyonlar arasında çakışmalara mahal vermemek üzere ikili düzeyde hayata geçirilmiş olan askeri düzenlemeler çerçevesinde ABD ve Rusya askeri ataşelerine, Ankara'da askeri makamlarımızca bilgi aktarılmış, Sayın Genelkurmay Başkanımız, ABD'li ve Rus muhataplarıyla birer telefon görüşmesi yapmış, ayrıca DEAŞ ile Mücadele Küresel Koalisyonu'nun hava harekatlarının yönetildiği merkez olan Katar'daki Birleşik Hava Harekat Merkezi'ne (CAOC) bilgi iletilmiş, ABD ve Rusya'nın Ankara'daki büyükelçilikleri kanalıyla diplomatik yoldan da gerekli bilgilendirmede bulunulmuştur.
Esasen terör örgütünün ülke ve sınır güvenliğimize, Irak ve Suriye'nin kuzeyinden yönelen eylemlerine misliyle mukabele etme kararlılığımız, sınırımızın Suriye ve Irak bölümünün 30 kilometreye kadar olan derinliğinde DEAŞ'a karşı harekat icra eden üçüncü tarafların terör örgütünün mevzi, eğitim kampı ve faaliyet bölgelerinden uzak durmaları yolunda gerekli uyarılar da bir süre önce gerek askeri gerek diplomatik kanallardan ABD ve Rusya Federasyonu nezdinde yapılmıştı."
Müftüoğlu, "Türkiye'nin bir yandan içinde yer aldığı DEAŞ ile Mücadele Küresel Koalisyonu'nun terör örgütünün ortadan kaldırılmasına yönelik çabaları destelediğini bir yandan da Birleşmiş Milletler (BM) Şartı'nın 51. maddesinde ifadesini bulan doğal meşru müdafaa hakkı çerçevesinde ve terörist hiçbir unsurun terörle mücadelede meşru ortaklar olarak görülemeyeceği gerçeğini savunmak suretiyle terörün her türlüsüyle mücadelesini sürdüreceğini" de vurguladı.