Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik Konya merkezli soruşturma kapsamında ifadesi alınan şüpheliler, örgütün Hava Kuvvetleri Komutanlığına yerleştirdiği askeri personelin "mahrem abileri"nin faaliyetleri hakkında bilgi verdi.
Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) içinde yapılanan FETÖ/PDY mensuplarına yönelik "Anayasa'yı ihlal", "yasama organını engellemeye teşebbüs", "hükümete karşı isyan" ve "silahlı terör örgütüne üye olma" suçlarından daha önce başlatılan soruşturma çerçevesinde gerekleştirilen üç aşamalı operasyonda gözaltına alınan 180 şüpheliden bazıları, örgütün "mahrem abileri"nin faaliyetlerini anlattı.
İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesinde ifadelerine başvurulan şüpheli askerlerden "Yusuf" kod adlı subay, ifadesinde, Hava Harp Okulu 4. sınıfta okurken örgüt abisinin kendisini, Gülen'in Türkiye'den ayrılmadan önce kullandığı İstanbul'daki dershanenin üst katının bulunduğu yere götürdüğünü söyledi.
AMAÇ DÜNYAYA YAYILMAK
Kendilerine hitaben burada yapılan konuşmayı aktaran şüpheli, "Bana, 'Gülen, en son vaazlarını bulunduğumuz yerde verdi. Burada hayatını idame ettirdi. İleride burası müze olarak kullanılacak.' şeklinde konuştu hatta küre şeklindeki dünya haritasını göstererek, Gülen'in yürütmüş olduğu hizmet hareketini bütün dünyaya yayma girişimi içinde olduğunu, bu düşünme kapsamında hareket ettiği söylenildi." diye konuştu.
"Ali" kod adlı subay da lisedeyken sürekli Gülen'in kitaplarının okutulduğunu, vaazlarının dinletildiğini belirtti.
"GÜLEN SADECE BİR HOCA DEĞİL"
Evlerde kaldıkları dönemlerde "ev abi"lerinden daha üst konumdaki "abi"lerin kendileri hakkında bilgi vermeden sohbet yaptıklarına işaret eden subay, şunları kaydetti:
"Gülen'i anlatırlardı. Övdükleri Gülen'in sadece bir hoca olmadığı, vaazlarında ve kitaplarında pozitif bilimlerle ilgili birçok bilginin yer aldığı söylenirdi. Gülen'in kitaplarını okuyup, vaazlarını dinleyerek birçok bilimsel derse çalışmadan sınavları geçebileceğimiz, vaazlarında ve sohbetlerinde büyük bilgilerin olduğu belirtilirdi. Bu şekilde kitaplarını okuyup vaazlarını dinlememizi teşvik ediyorlardı. Yine bu sohbetlerde Gülen'in Allah'ın her bir asırda insanlara yol göstermesi için gönderdiği kişi olduğunu söylüyorlardı."
"ATLETİ KOKLAMAK İSTEMEDİM"
"Batuhan" kod adlı subay ise şu bilgileri verdi:
"Abi, yanında getirdiği ve Kur'an-ı Kerim taşıyormuş gibi çok dikkatli şekilde tuttuğu atleti kokladı. Sonra derin bir nefes çekerek, 'Oh be ne güzel kokuyor. Bu atlet Fetullah Gülen hoca efendiye ait. Kendisi şeker hastası olduğu için gün içinde sürekli iç çamaşırı değiştirir. Bu atlet, hoca efendinin değiştirdiği atletlerden birisi.' dedi. Atlet, koklamam için bana uzatıldı. Koklamak istemedim. O an çok büyük bir şaşkınlık yaşadım ve tepkisiz kaldım. Aklımda örgüt içinde çok çarpık ve sapıklık derecesine varan olaylar olduğunu düşünmeye başladım ve bu durumu hiç tasvip etmedim."
"TANINMAMAK İÇİK SİVİL ŞAPKA TAKTIK"
"Özgür" kod adlı subay da İstanbul'a FETÖ elebaşı Gülen'in kullandığı ev olduğu söylenen, dershane gibi bir yere gittiklerini dile getirdi.
"Abi bizi, gösterişli ve cemaat için çok önemli olduğunu anladığım bir odaya götürdü. Odada müze gibi Fetullah Gülen'in daha önce kullandığı eşyalar, ona gelen hediyeler ve uçak maketleri vardı." ifadelerini kullanan şüpheli, şöyle konuştu:
"Tanınmamak için sivil şapka takarak tedbir aldık. Balkon gibi bir köşeye geldiğimizde dışarıya bakmamız istendi. Buradan az da olsa Hava Harp Okulu, Deniz Harp Okulu ve Kuleli Askeri Lisesi görünüyordu. Abi bize dönerek, Fetullah Gülen'in buradan bakarak askeri öğrencilere dua ettiğini, bazı öğrenciler için güzel şeyler söylediğini, onları oradan gördüğünü aktardı. Daha sonra oradan ayrıldık."
"FARKLI AİLELERİN EVİNE GİTTİK"
"Ali" kod adlı subay, abileriyle hafta sonları yaptıkları buluşmaların yerinin sürekli değiştiğini söyledi.
Farklı ailelerin evlerine gittiklerini belirten subay, şunları kaydetti:
"Hava Harp Okulu sorumlusu abi, bizi Altunizade'de bulunan dershanenin üzerindeki, örgüt içinde '5. Kat' diye tabir edilen ve Fetullah Gülen'in daha önceden ikamet etmiş olduğu yere götürdü. Burası bize gezdirilip tanıtılırken cemaat için buranın kutsal bir yer olduğu anlamına gelen sözler söyledi. Bina önünde ve içinde kameralar vardı. Abi, bize 'Kameralar sizi kaydetmesin.' diyerek yüzümüzü kapattırdı.
Burada genellikle askeriyeyle ilgili (uçak, tank, kılıç gibi) resimler ve maketler vardı."