Adalet Bakanı Bozdağ, CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu'nun tutuklu gazeteciler ile ilgili yazılı soru önergesini yanıtladı.
Bozdağ yanıtında, ilgili kanun gereği ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkum olanlar ile süresine bakılmaksızın, suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, yönetmek suçlarından veya bu örgütün faaliyeti çerçevesinde sayılan suçlardan mahkum olanların cezalarının, yüksek güvenlikli kapalı ceza infaz kurumlarında, bu kurumların ihtiyacı karşılama bakımından yetersiz olması halinde diğer kapalı ceza infaz kurumlarının yüksek güvenlikli bölümlerinde infaz edileceğinin düzenlendiğini belirtti.
Gerek yüksek güvenlikli kurumlarda gerekse diğer kapalı ceza infaz kurumlarında tecrit ve izolasyon şeklinde bir uygulamanın bulunmadığını belirten Bozdağ, ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazına ilişkin mevzuat hükümlerinin, tüm ceza infaz kurumlarında, hükümlülerin ırk, dil, din, mezhep, milliyet, renk, cinsiyet, doğum, felsefi inanç, milli veya sosyal köken ve siyasi veya diğer fikir yahut düşünceleri ile ekonomik güçleri ve diğer toplumsal konumları yönünden ayırım yapılmaksızın ve hiçbir kimseye ayrıcalık tanınmaksızın uygulandığını kaydetti.
Ceza infaz kurumlarına alınan kişilerle ilgili tutulan bilgi formunda, meslek ve eğitim durumuna ilişkin soruların da yer aldığını, ancak doldurulmasının zorunlu olmadığını aktaran Bozdağ, yanıtların doğruluğunun Bakanlık tarafından resen araştırılmasının da söz konusu olmadığına işaret etti. Bozdağ, yanıtında şu ifadelere yer verdi:
"Kaydedilen veriler hükümlü ve tutukluların beyanları esas alınarak oluşturulduğundan, mesleği olmadığı halde gazeteci olduğunu söyleyen veya mesleği gazeteci olduğu halde başka bir meslek beyanında bulunan kişilerin olabileceği; ceza infaz kurumlarında bulunan ve mesleğini gazeteci olarak bildirenlerin sayısını esas alarak değerlendirme yapmanın eksik ve yanlış olacağı; işlenen veya işlendiği iddia edilen suçların gazetecilik faaliyeti kapsamında olup olmadığının önemli olduğu değerlendirilmektedir. Ceza infaz kurumlarında 6 Nisan 2016 tarihi itibarıyla basın kartı bulunan iki tutuklunun bulunduğu anlaşılmıştır."
Bakan Bozdağ, soru önergesinde adı geçen Cevheri Güven, Murat Çapan ve Vildan Atmaca'yla ilgili ise, "Silivri Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda barındırılan sorulan iki tutuklunun üçer kişilik odalarda tek kişi olarak barındırıldığı, Van M Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda barındırılan diğer tutuklunun ise kurumda kadın hükümlü ve tutukluların barındırıldığı bölümde tek kişilik oda bulunmaması nedeniyle 14 kişi kapasiteli odada diğer tutuklularla birlikte barındırıldığı ve barındırılan tutukluya yönelik olarak kurumda kaldığı süre içinde çıplak arama yapılmasının söz konusu olmadığı anlaşılmıştır." bilgisini verdi.