ERSAN ŞEN: MAHKEME KANUNA BAKAR, VERECEĞİNİN MAKSİMUMUNU VERMİŞ GÖRÜNÜYOR
"8 ayı aşkın bir tutukluluktan bahsediyorsunuz. İnfazında neredeyse yatarı kalmamış. 9 yıla yakın ceza tayin ediyor. Açılan davayla bağlı olduğuna göre, şikâyetçi vazgeçtiğine göre, şahıs da pişmanlığını ortaya koyduğuna göre elbette kanunlarla bağlı olan mahkeme suçun işlediğini tespit etmişse...
Daha ağır olması lazım diyebilirsiniz, kamuoyuna mal oldu diyebilirsiniz, o hâkimi, mahkemeyi bağlamaz. Bu tartışmanın yapılacağı zamanlar, bugün değil. An itibariyle dosya içeriğine bakmış, açılan davayla bağlı. Meseleyi kendisi açısından bağlamış. Sonuçta yattığı süre dikkate alınarak en azından karar kesinleşmesine kadar tutukluluğun kaldırılmasının isabetsiz olmadığını düşünüyorum. Mahkeme verebileceğinin maksimumunu vermiş görünüyor. "
RIZA SAKA: KARAR DOĞRU AMA CEZANIN YETERLİLİĞİNİ TARTIŞMALIYIZ
"Üzücü bir olay bir defa. Alkollü araç kullanma bir kere kasten öldürmeye yakın bir hadise. Bir eylemin gerçekleştirdiğiniz eylemin sonucunda bir suçun oluşabileceğini öngörüyorsunuz. Ama oluşmasını istemiyorsunuz. Ölümlü ya da yaralanmalı bir durum burada oluşmuş. 6 yıl 3 ay ceza verilen bir kişi ile ilgili olarak yakınlarının da şikayetinden vazgeçmesi nedeniyle koşullu salıverilme kapsamında zaten 3 yıl 1,5 ay hapis yatacak. Bunun da denetimli serbestlik süresi daha önce 1 yıldan 2 yıla çıkarılmıştı. Böylece yatacağı süre 13,5 ay oluyor. Böylece tahliye edilmesi usulen doğru. Ancak burada şunu konuşmak gerekiyor. Bu ceza yeterli mi? Kamuoyu açısından bu vicdanı tatmin edici bir ceza mı? Muhtemelen sayın mahkeme daha düşük bir şekilde değerlendirmiş.
Hukukçular Rüzgar Çetin'in tahliyesini yorumladı