Terör örgütü DEAŞ'in eline düştükten sonra yargılanan ardından da 20 gün hapis cezası verilen Türkmen genç, serbest bırakıldıktan sonra Türk Silahlı Kuvvetleri Müşterek Özel Görev Kuvveti ve Koalisyon Hava Kuvvetlerince Suriye'nin kuzeyinde terör tehditlerine karşı başlatılan Fırat Kalkanı Harekatı kapsamında terör örgütü DEAŞ'ten temizlenen Cerablus'a gelerek yeniden ÖSO saflarına geçti.
"DEAŞ'IN ELİNE 3 KEZ DÜŞTÜM"
Serbest kaldıktan sonra DEAŞ terör örgütünün ÖSO askerlerinden olduğu gerekçesiyle infaz listesine aldığı için adı ve memleketi açıklanmayan Türkmen genç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, terör örgütü DEAŞ'in eline 3 kez düştüğünü ve bunlarda sırayla 3, 5 ve 25 gün esir tutulduğunu söyledi. Son esir düştüğünde ilk 5 gün yargılanma süreci yaşadığını anlatan genç, kendisini yargılayan kadının 20 gün hapis cezası verdiğini belirtti.
"20 GÜN BİTMEK BİLMEDİ"
Bu süre içinde çeşitli işkencelere maruz kaldığını anlatan genç, şunları kaydetti:
"20 gün bitmek bilmedi. Dile gelmeyecek işkenceler yaptılar. Yaklaşık 70 santimetre genişliğinde 190 santimetre uzunluğunda bir yerde tuttular. Yani sadece bir adamın sığabileceği bir yerdi. Gözlerimiz hep kapalıydı. Zaman zaman yanımıza iri yarı bir adam getirdiler. Bir elinde kılıç diğer elinde silah vardı. 'Size silah sıkan bu muydu?' diye soruyorlardı. Gelen adam 'hayır' derse, şükrediyordum Allah'a 'bana yeniden hayat bağışladın' diye. Mesela normal bir insanın 15 dakika bile dayanmakta zorlanacağı işkenceler de yapıldı. Akşam üzeri Filistin askısına alınıp, sabaha kadar kaldığımı bilirim. Bağırmalarımı, çığlıklarımı zaten anlatamam. Zaten günlük bir adam öldürüyorlar. Onların eline düşünce aklından tek şey geçiyor; ne zaman öldürecekler, nerede öldürecekler ve nasıl öldürecekler?"
"BAŞSIZ CESETLE AYNI ODADA BIRAKTILAR"
Yanında bazı mahkumların infaz edildiğini belirten genç, "Hapise koydukları yer zaten küçücük. İnsan orada bile kafayı yer ama bunlar bir de kafası kesilmiş bedeni yanımıza koydular. Bir süre sonra 'al bu da kafası' diyerek cansız bedenin başını getirip sabaha kadar yanımda bıraktılar. Bazı hükümlüler bunlara dayanamıyordu. Cansız bedenle kalan bir hükümlü, sabaha kadar bağırdı, haykırdı. Sabah olduğunda cesedi alıp götürdüler. Ama bu adamın çığlıkları bitmek bilmedi. Daha sonra alıp tedavi için götürdüler." diye konuştu.
"BU TOPRAKLAR BİZİM"
Suriye'deki insanların hiç görmediği ve duymadığı eziyetler yaşadığını aktaran genç, "Yine de bizim umudumuz var. Bu toprak tüm pisliklerden temizlenecek. Yeniden ÖSO'ya katıldım. Onlardan korkmuyorum. Çünkü bu topraklar bizim. DEAŞ gelirse DEAŞ ile Esed gelirse Esed ile savaşacağız. Çocuklarım için bu topraklarda arkadaşlarımla şehit düşmeye hazırız."