Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan İslam Dünyası Sivil Toplum Kuruluşları Birliği heyetini Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde kabul etti. Erdoğan, konuşmasında şunları söyledi:
NÖBETİ DİĞERLERİ DEVRALDI:
Türkiye adları farklı da olsa aynı saiklerle hareket eden ve birbirleriyle yakın ilişki içinde bulunan terör örgütlerinin ortak saldırısı altındadır. 15 Tammuz'da FETÖ terör örgütü milletimize saldırdı. Bu hain yapı başarılı olamayınca nöbeti hemen diğerleri devraldı.
DEMOKRASİ NÖBETLERİNE KARŞI MİSİLLEME:
Tabii Elazığ gibi uzun zamandır çevresinde terör eylemleri yaşanmasına rağmen huzurun ve kardeşliğin şehri vasfını korumuş bir yere saldırılmasını ayrıca önemli görüyorum. Esasen son günlerdeki hadiseleri milletimizin şanlı 15 Temmuz destanına ve arkasından gerçekleştirdiği 20 günlük demokrasi nöbetlerine karşı yapılmış misilleme saldırıları olarak görüyorum.
182 TERÖRİST ÖLDÜRÜLDÜ:
Milletim şundan emin olsun, şehitlerimizin, yaralılarımızın kanları asla yerde kalmadı, kalmıyor ve kalmayacaktır. Sadece 15 Temmuz'dan bu yana yurt içinde ve dışında yapılan operasyonlarda 182 terörist etkisiz hale getirilmiştir. Türkiye FETÖ denilen ihanet şebekesiyle mücadele ederken PKK ile mücadeleyi asla bir kenara bırakmamıştır, bırakmayacak.
MÜCADELE BÜTÜN SATIHTA:
Zaman zaman bazı dostlar bize şu tür ifadeler kullanıyorlar, "Cepheyi büyütmeyelim." Bizim için zaten dar bir cephe söz konusu değil. Biz bu mücadeleyi satıhta veriyoruz, belli bir hatta değil. Onun için neresi gerekiyorsa bu mücadeleyi bu millet tüm güvenlik güçleriyle beraber orada verecektir. Güneydoğuysa güneydoğu, doğuysa doğu, güneyse güney, neresi olursa. Suriye'nin kuzeyinde şu anda YPG'nin orada saldırıları var ülkemize tehdit oluşturuyor, gerekirse orası. Her yerde bu mücadeleyi sürdüreceğiz.
HER ŞEYİN FARKINDAYIZ:
PKK'nın son günlerdeki saldırılarının gerisinde bilgi paylaşımı ve teşvik anlamında FETÖ örgütünün de bulunduğunu anlamak için kâhin olmaya gerek yok. Türkiye'yi iç meselelerine mahkûm ederek Suriye'de ve Irak'ta ülkemizin bekasını tehdit edecek gelişmeleri oldu bittiye getirmek isteyenlere şunu diyorum, biz her şeyin farkındayız, Türkiye hem bu ihanet örgütlerinin içerideki eylemleriyle baş edebilecek hem de bölgedeki tezlerinin arkasında durabilecek güce, kudrete, imkâna sahiptir. Sınırlarımız ötesindeki gelişmeleri de 15 Temmuz'da yaşadıklarımızdan bağımsız olarak yakından izlediğimizi, izlemeye devam edeceğimizi, verilen taahhütlerin yerine getirilip getirilmediğini takip etmeyi de sürdürüyoruz.
ÇEKİNMEYİZ:
Bu devlet, bir çadır devleti değildir. Türkiye 2 bin 200 yıllık bir devlet geleneğine, düzenli ordu tecrübesine sahip bir ülkedir. Cumhurbaşkanlığı forsumuzun etrafındaki yıldızlar, oraya estetik anlamda şık dursun diye konmamıştır. Bu yıldızların ifade ettiği manayı tekrar tekrar hatırlatmaktan, söz yetmiyorsa bilfiil bunu göstermekten çekinmedik, çekinmeyiz.
ABD İŞİ KOLAYLAŞTIRMALI:
Amerika'ya diyoruz ki biz stratejik ortak değil miyiz, aramızda suçluların iadesi yok mu? Siz bizden teröristleri istediğiniz zaman biz sizden belge istemedik. Biz de sizden bir teröristi istiyoruz. Hem bırakın da biz yargılayalım. Bunu bu kadar uzatmamızın anlamı yok. Bakın ülkemizdeki gelişmelere, bu noktada çok daha farklı istikamete gidiyor. Bir stratejik ortak, stratejik ortağın işini zorlaştırmamalı.
BU MİLLET MAĞLUP EDİLEMEZ:
Bir millet ki tankların altına kendisini atabiliyor, bir millet ki F-16'ların yağdırdığı bombalardan yılmıyor, helikophterlerden gelen o mermilere asla aldırmıyor. Allah'ın izniyle bu millet mağlup edilemez, bu millet yok edilemez. Erdoğan dün akşam güvenlik zirvesini de topladı. Beştepe'de bir saat 40 dakika süren toplantıya, Başbakan Binali Yıldırım ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ile ilgili bakanlar katıldı.
'SİLAH TÜCCARLARININ PAZARI OLDU'
"DAEŞ
İslam'ın temsilcisi değildir. Biz DAEŞ'in yanında duramayız. Bize 'DAEŞ'e yardım ediyorsunuz' diye saygısızlık yapanlar önce bunu bilmesi lazım. Önce kendileri bir aynanın karşısına geçmeleri lazım, çünkü bunu söyleyenler DAEŞ'e yardım ediyorlar. Bütün bu dünyada dönen dolapların ardında kimlerin olduğunu gayet iyi biliyoruz. İslam dünyası silah tüccarlarının bir pazarı haline gelmiştir. Pazarlama tekniklerini de gayet iyi biliyorlar. Önce yardım sonra sendeki madenler, sendeki paraları ver diyorlar. Bugün batıda oluşturulmak istenen havanın adını öyle İslamofobi falan diyerek basitleştirmeye gerek yok. Yapılan işin adı açıkça İslam, Müslüman düşmanlığıdır. El-Kaide, Boko Haram, Eşşebab gibi örgütlerin bizzat İslam düşmanları tarafından kurdurulduğuna ve desteklendiğine inanıyorum."
'15 TEMMUZ İSLAM DÜNYASININ SON SINAVI'
"Türkiye'nin
15 Temmuz gecesi yaşadığı silahlı darbe girişimi bu bakımdan İslam dünyasının son imtihanı mahiyetindedir. Zira o birlik, beraberlik öyle zannediyorum ki son asrın değil, belki de asırların en güzel örneğidir. Müslümanlar olarak ihtiyacımız olan tek şey Kuran-ı Kerim'in ve Sevgili Peygamberimizin bize gösterdiği yoldan yürümektir. Bu yol tüm dünyanın referans aldığı demokrasiyi, özgürlükleri de kapsayan çok daha geniş, emin bir yoldur."
'AVRUPA SEN İŞİNE BAK'
"Paris'te
teröristler 5-10 kişiyi öldürüyor, dünya liderleri nerede, Paris'te. Belçika'da olduğunda Brüksel'de. Yahu burada bir darbe yapılıyor, bu darbe milletinin oylarıyla iş başına gelmiş bir sivil iradeye yapılıyor, demokrasiye karşı yapılan bir darbe. Bu darbe yapıldığı halde bize hâlâ akıl veriyorlar. Dedikleri de, "geçmiş olsun, üzgünüz" falan. Arkasından "ama işte birçok asker görevinden alınıyor, memurlar görevinden alınıyor endişelerimiz var." Şimdi bunlara ne diyeceksin? Biz de onlara şunu söylüyoruz, "Siz işinize bakın biz işimizi biliriz. Çünkü bunlar hep bugüne kadar kendilerine karşı emir kulu aramışlar. Emir kulu bulmuşlar. Biz kula kul olmayacağız. Biz sadece Hakka kul olacağız. İslam dünyasının da birkaç samimi dostu ve ülkeyi kenara koyarsak, önemli ölçüde böyle bir tavrın içinde olmasını anlayabilmiş değiliz. Kimin ne olduğunu, hangi hesaplar içinde olduğunu da biliyoruz. Gün ola harman ola..."