FETÖ savcısı Ferhat Sarıkaya'nın 2005'te Orgeneral Yaşar Büyükanıt ile birlikte Şemdinli iddianamesine dahil ettiği emekli Kurmay Albay Aziz Ergen, örgütün jandarmadaki yapılanmasına ilişkin SABAH'a önemli bilgiler verdi. Ergen, kurmay başkanlıklarını yaptığı emekli korgeneraller Nurettin Çakır ile İbrahim Açıkmeşe'nin, FETÖ'cüleri jandarmaya yerleştiren kişiler olduğunu söyledi. 7 yıl personel başkanlığı yapan Korgeneral Çakır döneminin özellikle sorgulanması gerektiğini vurguladı. Aziz Ergen, 1989'da kurmaylık sınavını jandarma sınıfı içinde birincilikle kazandı. 1992-1997 arasında Plan Prensipler'de Şube Müdürlüğü yaptı. 2000- 2001 yıllarında Jandarma Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanı iken meşhur Beyaz Enerji Operasyonu'nda görev aldı. Jandarma Okullar Kurmay Başkanlığı yaptı. Peş peşe Okullar Komutanlığı yapan korgeneraller Nurettin Çakır ve İbrahim Açıkmeşe'nin kurmay başkanıydı. Bu görevi sırasında FETÖ yapılanmasına şahit olduğu için sürüldüğünü ve hedef alındığını söyledi. Dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Yaşar Büyükanıt ile birlikte Şemdinli iddianamesinde suçlanan Aziz Ergen'in açıklamaları özetle şöyle:
1990-2010 yılları arasındaki Jandarma Genel Komutanlığı'nın personel başkanları ve mahiyetinde görev yapan personel subayları incelenmeli.
7 yıl Personel Başkanlığı, iki yıl da Okullar Komutanlığı yapan Korgeneral Nurettin Çakır ile ondan sonra iki yıl Okullar Komutanlığı yapan İbrahim Açıkmeşe döneminin sorgulanması gerekir. FETÖ'cü subay ve astsubaylar, ağırlıklı olarak bunların döneminde girdi. Özellikle Çakır, FETÖ'cüleri teşkilata yerleştiren adamdır.
2000'de sözleşmeli subaylık yasasıyla dışarıdan subay transfer ettiler. Sınavları ÖSYM yapıyordu. Soruları önceden alan personel sınavı kazanıyor, mülakattan da geçiriliyordu.
Bizi Şemdinli iddianamesine sokan savcı, bugün itiraflarıyla gündeme geliyor. Darbenin başarısız olduğunu anladıkları için çark ediyorlar. Yoksa sayın cumhurbaşkanının, başbakanın, vekillerin ipini çekecek olanlar bunlardı. Darbeci subaylar, generaller, sağ ele geçirdiklerini bunlara teslim edecekti.
Tehlikenin geçtiğini söylemek çok saflık olur. Yine hazırlık yapacaklar. Bir kısmı sindi. Bu iş temizlendi, bitti diye bir oyuna gelinmemesi lazım. TSK'da ihraç edilen ve gözaltına alınanlar sadece soyulmuş bir yumurtanın kabuğudur. Esas soyulmuş yumurta duruyor.
KHK ile TSK'daki düzenlemeler son derece yerinde. Önemli olan binaları kurtarmak değil zihniyeti kurtarmaktır.