Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ), orduya yerleştirdiği subay ve astsubayların, gelecekteki komuta kademelerini ele geçirmek amacıyla kendilerine bağlı askeri öğrencilerin önünü açarken, ülkesine bağlı Anadolu çocuklarını okullardan uzaklaştırdığı ortaya çıktı.
FETÖ MAĞDURU ÖĞRENCİ: PSİKOLOJİK İŞKENCE YAPTILAR
FETÖ mağduru, Maltepe Askeri Lisesi 2013 dönemi öğrencilerinden Semih Özbir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, FETÖ'cü terör örgütü mensuplarının devletine ve milletine bağlı pek çok askeri öğrenciye psikolojik işkence yaparak orduya katılmalarını engellediğini söyledi.
FETÖ'cü komutanların yönetimindeki kampların mobbingin merkezleri olduğunu ifade eden Özbir, "Kara Harp Okulu Menteş Askeri Kampı bunlardan biriydi." dedi. Kendilerinden olmayan askeri gençlerin, teğmen olmadan okuldan ayrılması için baskıya maruz kaldığını anlatan Özbir, şöyle konuştu:
ÇARŞAFI YAVAŞ KATLAYANA DİSİPLİN CEZASI
"Onlarca askerin olduğu çadırdaki çarşafların katlanmasını istiyorlar daha sonra eğitimden kaçmak için yavaş katlama yapıldığını iddia edip disiplin cezası veriyorlar. Yerleri süpürmemizi istiyorlar, sonra beğenmedik bir daha süpürün diyorlar. Tüm çadırlardaki isimliklerin yazılmasını istiyorlar, bitince ya farklı bir kalem ya da farklı punto ile yeniden yazılmasını istiyorlar. Kendilerinden olan asker çocuklar 8 saat dinlenirken bize o kadar çok iş veriyorlar ki günde 1 en fazla 2 saat uyuyabiliyoruz. Birkaç gün sonra vücut düşmeye başlıyor bu sefer de sporda yeteri kadar iyi olmadığımız gerekçesiyle puanımızı kırıyorlar. Zaten istifli olan ve 6 kişinin ancak birlikte indirebileceği mühimmat sandıklarını indirtip, yeniden yerleştirtiyorlar. Bu, günlerce sürüyor."
"MENTEŞ'TEN KURTULABİLMEK İÇİN ÖĞRENCİLİĞİME SON VERDİM"
Askeri liselere devlete olan sevgilerinden dolayı girdiklerini ve görevde oldukları sürece üniformalarının hakkını vermek arzusu taşıdıklarını anlatan Özbir, şunları söyledi:
"Ayrılma işlemlerini başlatmak için başımdan geçenleri yazdığım dilekçeyi komutanlara verdim fakat gülerek böyle bir dilekçe yazarsam Menteş'ten çıkamayacağımı söylediler. Halihazırda bir dilekçe örneği bulunmaktaydı ve ayrılmak isteyen sadece o metni yazıp ayrılabiliyordu. Hazır bulunan dilekçede 'Askerlik mesleğinin bana uygun olmadığını düşünüyorum.' yazıyordu. Halbuki gönül verdiğim subaylık mesleğinden bana özel olarak uygulanan mobbing çalışmaları yüzünden vazgeçiyordum. Menteş'ten kurtulabilmek için hazır dilekçedeki her şeyi yazıp askeri öğrenciliğime son verdim."
"ASKERİ LİSELERİN BU İLLETTEN TEMİZLENMESİNİ İSTİYORUZ"
Yaşadıkları nedeniyle ordunun geleceği hakkında karamsar olduğunu ifade eden Özbir, şunları kaydetti:
"Sırf FETÖ'ye değil, devletimize bağlı gençler olduğumuz için yapmadıklarını bırakmadılar. 14 yaşında askeri liseye gelen, devletini ve taşıdığı formanın onurunu korumaktan başka düşüncesi olmayan binlerce genç, FETÖ'cü komutanlar tarafından sistematik işkencelere maruz bırakıldı. Öyle mobbingler yaptılar ki çocuklar kampın daha ilk haftasında ayrılmayı düşünmeye başlıyor. Askeri liselerin yönetim kadrosu ve son sınıfa kadar gelebilmiş öğrencilerinin en az yüzde 70-80'i FETÖ'cü. Askeri liselerin bu illetten temizlenmesini, kaybettirilen itibarımızın geri verilmesini, mağduriyetimizin giderilmesini istiyoruz."
SOSYAL MEDYA HESAPLARINI KAPATTILAR
"Hala FETÖ'cülerden korktuğu için isminin yazılmasını istemeyen" ve askeri liseden ayrılmak zorunda kalan bir öğrenci ise ordudan ayrılmış olmalarına rağmen geride kalanlarla sosyal medya üzerinden iletişim kurmaya devam ettiklerini ancak FETÖ konusunun tartışılmadığını belirtti.
Darbe akşamı WhatsApp'tan önce coşkuyla yazışan FETÖ'cü devre arkadaşlarının, darbenin bastırılmasının ardından tek tek sosyal medya hesaplarını kapattığını belirten eski askeri liseliler, kendileri gibi mağdur olan diğer arkadaşlarının da hızlı bir şekilde şu mesajı paylaştığını belirtti:
HALA BİZİ KERİZ YERİNE KOYUYORSUN
"Aşk olsun be devrem aşk olsun. Hala çıkıp 'Askere kalkan eller kırılsın' edebiyatı yapabiliyorsun ya, hala hainliklerinizle kirlettiğiniz o mukaddes üniformayla fotoğraf paylaşabiliyorsun ya ve hala bizi keriz yerine koyuyorsun ya, vallahi sana aşk olsun.
Hangi ışık evinden çıktığını birinci ağızdan öğrenmesem, hafta içi yüzümüze gülüp hafta sonu abilerine bizi nasıl sattığını bilmesem, ben bile haline üzüleceğim, arayıp sana moral vereceğim. Sen ne büyük yalancıymışsın be devrem aşk olsun.
Ben FETÖ'cü köpeklerin yüzünden ordudan ayrılırken, sen beni arkamdan vurduğun için üzülmüş müydün bilmem ama ben senin ismini Terörle Mücadele'ye verirken 'Belki pişman olmuştur, kıymasam mı acaba?' diye çok düşündüm devrem.
Bana yaptığın hainliği affedebilirim ama vatana ettiğin ihaneti hazmedemedim kusura bakma.
Sana aşk olsun devrem, sana aşk olsun, Mustafa Kemal'in üniformasını senin üzerinden çıkarttırmak da benim boynumun borcu olsun."
FETULLAH GÜLEN'İ TÜRKİYE'YE VERMEMEK İÇİN BAŞKA ÜLKEYE GÖNDERECEKLER
TÜRKİYE, GÜLEN'İN İADESİNİ RESMEN İSTEDİ!