Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından mahkemeye gönderilen FETÖ ana soruşturma iddianamesinde önemli tespitlere yer verildi:
FETÖ devlet içindeki kadrolarının silahlarını örgüt için kullanıp iktidarı ele geçireceği günü örümcek gibi ördüğü ağda sabırla bekledi. Asker, hâkim, savcı ve emniyet birimlerindeki kadrolarını kullanarak devleti teslim alacağını düşünerek 17-25 Aralık 2013'te harekete geçti. Fetullah Gülen, Bamtelinde 20 Ekim 2013'te yayımlanan 'Sui-zan' isimli sohbetinde 'altın vuruş' adıyla 17-25 Aralık operasyonlarının talimatını şifreli olarak vermiştir. Darbenin adını 'Altın Vuruş' olarak ifade etmiştir.
17 Aralık tarihinin seçilmesi Arap Baharı'nın o gün başlamasına nazire. Altın Vuruş operasyonu ile Türkiye'nin süresiz kaos ortamına sürüklenmesi, fikri manada lidersiz bir toplum oluşturulması, kuvvetin halkın elinden gücün emrine alınması amaçlandı.Türkiye'nin terörün yanında siyasi, diplomatik ve ekonomik kriz ile sıkışan bir ülke durumuna düşürülmek istendi.
FETÖ'nün emniyet ve yargı kadrolarınca operasyonların gerçek hedefi Başbakan ve 61. Hükümet'ti. Soruşturmalarda başbakanın oğlu ile ilgili hiçbir delil olmamasına rağmen sırf başbakanı suçlamak için soruşturmanın içine çekilmiştir.
İktidar partisini güçsüzleştirmek, hükümeti devirmek için Gülen'in emriyle iktidar partisindeki örgüte mensup milletvekilleri İdris Bal, Hakan Şükür, İdris Naim Şahin, Ertuğrul Günay, Haluk Özdalga, Erdal Kalkan, Hasan Hami Yıldırım, Muhammet Çetin, İlhan İşbilen ve Ahmet Öksüz Kaya istifa etti.
FETÖ, dini istismar ederek, fakir ve öğrenciler için topladığı yardım ve hayrı örgütün finansmanı için kullanıp devletin başına kadrolarını musallat ederek sistematik-organize bir terörizm uygulamıştır.
Türkiye ve Başbakan'ı teröre destek veriyor göstermek için yürütülen casusluk faaliyetinin yönetici imamların bilgisi dahilinde organize şekilde yapıldığı görülmekte.
BAŞBUĞ'DAN İNTİKAM ALDILAR
FETÖ, kendilerine yönelik soruşturma açan her savcı ve görev alan hâkimleri veya kolluk görevlilerini linç ederek itibarsızlaştırılıp, hayatlarını mahvetmiş ve canlarından bezdirmiştir. Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi C. Savcısı Nuh Mete Yüksel, C. Savcısı Salim Demirci, Ankara Emniyet Müdür Cevdet Saral ve yardımcısı Osman Ak buna örnek gösterilebilir. Örgütün asker içindeki uzantılarıyla ilgili işlem yaptıran İlker Başbuğ, emekli olduktan sonra örgütün hedefi olmuş ve intikam alınmıştır.
DEVLETİN HAFIZASINI KOPYALADILAR
FETÖ, devletin bütün hafızasını kopyaladı. Bütün arşivlerini ve depolanan her türlü gizli veya gizli olmayan bilgiyi, devlet sicillerini, depolanan her belgeyi ve tapu, nüfus, okul, üniversite, hastane, adli sicil, istihbari bilgiler ve her türlü bilgiyi 1995'ten beri elde etmiştir. Devletin her tür bilgisi halen bu örgütün elinde. Devletin bütün kurumlarının çağa ayak uydurmak adına dijital, elektronik ortama geçmesi, örgüte aradığı fırsatı sunmuştur. Yabancı ülke istihbaratı bu bilgileri kopyaladı.Bu korkutucu bir durum.