Can Dündar ve Erdem Gül hakkında İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam eden yargılamada, duruşma savcısı Evliya Çalışkan mütalaasını hazırlayarak mahkemeye sundu.
Savcı, 'cebir ve şiddet kullanarak Tu¨rkiye Cumhuriyeti hu¨ku¨metini ortadan kaldırmaya veya go¨revlerini yapmasını kısmen ya da tamamen engellemeye tes¸ebbu¨s etmek'' ve ve ''silahlı tero¨r örgu¨tu¨ne üye olmaksızın bilerek ve isteyerek yardım etme'' suçlarından ilgili bölümlerin MİT Tırları ile ilgili Yargıtay 16. Ceza Dairesi'nde yargılamanın devam etmesini gerekçe göstererek tefrik edilmesini talep etti. Savcı, her iki suçlamanın da Yargıtay'daki davadan bağımsız düşünülüp karara konu yapılamayacağını belirtti.
CAN DÜNDAR'IN BORCUNU KİM ÖDEDİ?
CAN DÜNDAR İÇİN 11 YILDAN, 25 YILA KADAR HAPİS TALEP EDİLDİ
Savcı Çalışkan, Can Dündar'ın "Devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri temin edip açıklama ve bu suça iştirak" eylemleri nedeniyle iki suçtan artırımlarla birlikte 11,7 yıldan 25,5 yıla kadar hapsini talep etti. Erdem Gül'ün ise" Devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri açıklama" eylemi nedeniyle 5 yıldan 10 yıla kadar hapsini istedi.
GAZETECİLİK DEĞİL SUÇ EYLEMİ
MİT Tırlarının durdurulması eyleminin FETÖ/PDY organizasyonu çerçevesinde gerçekleştirildiği anlatılan 8 sayfalık Mütalaada, Can Dündar ve Erdem Gül'ün FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü'nün 19 Ocak 2014 günü cebir şiddet uygulayarak ve silah kullanarak MİT'e ait tırları durdurup arama yapma, görüntü ve yardım malzemelerine ilişkin rapor alma eylemlerini gazetede yayınlamak suretiyle açıklayıp yaydıkları, böylece "devletin güvenliği veya dış siyasi yararları bakımından niteliği itibariyle gizli kalması gereken" görüntüleri afişe ettikleri belirtildi. Casusluk ve örgütsel faaliyet kapsamında elde edilen görüntü ve raporun yayınlanmasının gazetecilik değil bir suç eylemi olduğu kaydedildi.
CAN DÜNDAR PKK İÇİN TOPRAK İSTEDİ
AVUKATI BİLE UYARMIŞ
Can Dündar'ın "Tutuklandık" adlı kitabına atıfta bulunulan Mütalaada, kitaptaki bilgilere göre Dündar'ın avukatının bile kendisini tutuklanabileceğine ilişkin "devletin sırrını ifşa ağır ceza gerektiren suçtur" diye uyardığına yer verildi. Mütalaada, Can Dündar ve Erdem Gül'ün gazetecilik değil suç faaliyeti içerisinde olduklarını bile bile hareket ettikleri kaydedildi. Mütalaada ayrıca ABD'den İngiltere'ye, Almanya'dan Hollanda'ya kadar ulusal güvenliği ilgilenirden konularda devlet sırrı ve mahkeme kararlarını yok sayan gazetecilere yönelik yaptırımlardan bahsedildi ve basın özgürlüğünün de sınırsız olamayacağı kaydedildi.