Miroğlu, Ankara adliyesinde devam eden yazar Musa Anter cinayeti davasında tanık olarak dinlenilen eski MİT Kontrterör Dairesi Başkanı Mehmet Eymür'ün sözlerinin çarpıtılarak, kendisine yönelik bir karalama kampanyasının başlatıldığını söyledi.
"Bugünkü saldırıların politik tercihlerine yönelik" olduğunu belirten Miroğlu, "Politik tercihlerimi 9-10 yıldır AK Parti'den yana yapmamış olsaydım, böyle şeyler gündeme gelmeyecek ve yaşanmayacaktı. Bu saldırıları sadece PKK çevreleri yapmıyor. Aynı anda düğmeye basılmış gibi PKK-Paralel ve ulusalcı medya itibarsızlaştırma ve kişilik katline başladı. Eymür'ün sözlerini çarpıtarak, bir kampanya başlattılar. Bu kampanyada PKK-Paralel ve ulusal medya birlikte yer aldı. Bunların derdi Musa Anter cinayetinin aydınlanması değildir. Dert, AK Parti'nin Kürt ayağına kurşun sıkmaktır. Eğer bugün HDP ve DBP'de olsaydım, adım bu haliyle gündeme gelmez, getirilmezdi." diye konuştu.
"PKK, KÜRTLERİ İTİBARSIZLAŞTIRMAYA ÇALIŞIYOR"
Yeni ittifakın gazeteciliği bir tarafa bırakıp örgüt militanları gibi hareket ettiğine ve AK Parti'de siyaset yapan Kürtleri hedef aldığını ifade eden Miroğlu, şunları kaydetti:
"Önce Galip Ensarioğlu'na saldırdılar. Ensarioğlu'nun 'Özel Harp' elemanı olduğu iddia ettiler. Muhsin Kızılkaya'nın Yahudi olduğunu lanse etmeye çalıştılar. Herkesi bir şekilde etiketlemek istiyorlar. PKK'nın yöneticilerinden biri olan Mustafa Karasu, Diyarbakır Cezaevi'nde kalmış biri olarak benim bu mesele ile ilgilenmemden rahatsız oldu. PKK, Kürtlerin nazarında itibarlı olan herkese saldırıyor."
Miroğlu, Musa Anter cinayetinin doğru bir istikamette ilerlediğini, olayda etkin olan kişinin PKK'nın Merkez Konseyi üyesi olduğunun çok kişi tarafından dillendirildiğini söyledi.
"Yeşil" kod adlı Mahmut Yıldırım'ın MİT tarafından alınan ifadesiyle pek çok kişinin itibarsızlaştırılmak istendiğini ancak cinayetle doğrudan ilişkisi olduğu çokça dile getirilen PKK'lının kim olduğunun gizlenmesinin çok ciddi soru işaretleri oluşturduğunu vurgulayan Miroğlu, "Musa Anter'in Nusaybin'in Akarsu köyünden İstanbul'a göçmesinin temelinde tehdit var. Aslında Musa Anter cinayetinde bütün izler, JİTEM ve PKK'ya çıkıyor. Musa Anter, Diyarbakır'a gitmek için iki davetiye alıyor. Birisi festivale katılım diğeri ise bir emirdir. Musa Anter, İstanbul'da kuşatılmış ve bitirilmişti." ifadelerini kullandı.
"Bir kişilik katline tabi tutmak istiyorlar beni" diyen Miroğlu, konuyu yıllardır gündeme taşıdığını, bugün kendisine saldıran bazı kişilerin aslında Anter'in öldürülmesinde sorumlu sayılabilecek kişiler olabileceğini söyledi.
AK Parti Milletvekili Orhan Miroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Gündem gazetesinin o günkü yöneticileri sorumludurlar. Onlar, Musa Anter'in öldürülebileceğini itiraf etmişlerdir. Özellikle Hasan Bildirici, 'Biz Musa Anter'e söyledik ama sözümüzü dinletemedik' diyor. Ben de 'Madem ki Musa Anter'in başına bir şey geleceğini biliyordunuz. Olmaması için ne gibi önlemlerin alınmasını sağladınız' diye soruyorum. Aslında bu soruşturma derinleşirse o zamanki gazete yönetiminin de bir biçimde olaydan haberdar oldukları gerekçesiyle ifadeleri alınmalıdır. Kimse topluma hikaye anlatmasın. Namuslu ve onurluysalar, cinayetin çözülmesi için doğruları anlatsınlar."
"ANTER CİNAYETİ: JİTEM-PKK İŞ BİRLİĞİYLE İŞLENDİ"
Musa Anter'in, JİTEM'e PKK tarafından servis edildiğini ve infazın iş birliği sonucu gerçekleştiğini iddia eden Miroğlu, "PKK bataklığa sürüklendiği bir dönemde benim üzerimden Kürtlere yönelik saldırı başlatıyor." dedi.
Vücuduna isabet eden 5 kurşunla ve sıfır nabızla hastaneye kaldırılıp kurtarıldığını şimdi ise "ajan" olarak suçlanmasının acı verici olduğunu söyleyen Miroğlu, şöyle devam etti:
"Musa Anter'in Nusaybin'i terk etmesinin sebebi, devletin ona yönelen tehdidi değil. Gerçek sebebi, PKK'nın onu bütün Mardin'de ajan olarak ilan ettiği bir bildiriyi yaymasıdır. PKK önce ajan ilan ediyor sonra kendisinden 3,5 milyon para istiyor. Bunlar sır değil. Yeşil'i sorgulayan MİT görevlisi, Musa Anter cinayetinde kullandığını söylenen PKK/MK üyesinin kim olduğunu sorması gerekirdi. PKK, Musa Anter'i ajan ilan etti, kuşattı sonra da JİTEM'le iş birliği yaparak infaz etti. Yani JİTEM ve PKK iş birliği yaptı ve bu cinayeti işledi."
"MAHKEMEYE YENİ BELGE VE BİLGİLER SUNACAĞIM"
PKK'nın Anter'i ajan ilan ettiği bildirinin bütün Mardin halkı tarafından bilindiğini ifade eden Miroğlu, 25 Nisan'daki duruşmada yeni belge ve bilgiler açıklayacağını belirtti.
Musa Anter'in tehdit edildiği mektupların evlatlarında olduğunu ifade eden Miroğlu, ayrıca eski bir terörle mücadele şubesi polisinin Musa Anter'in PKK tarafından öldürüldüğünü ve günü geldiğinde bunun da açıklanacağını kendisine söylediğini aktardı.
Bu PKK'lının hala örgütün içinde ve üst düzeyde olduğunun ifade edildiğini belirten Miroğlu, "Umarım bana söylediklerini mahkemede de söyleyerek kayıtlara geçirir. Ama ben 25 Nisan'daki duruşmada pek çok şeyin kayıtlara geçirilmesini sağlayacağım." şeklinde konuştu.