PKK DAEŞ'LE MÜCADELE ETMİYOR
PKK'nın kendi planı dışında DAİŞ'le mücadelesi yoktur, bu yalandır. Maalesef bu yalan alıcı bulmaktadır. DAİŞ ve PKK'nın saldırılarında parçalanan bedenler tüm dünyanın bedenini yaralamalıdır.
"PKK NEYSE PYD DE ODUR"
Bu hastalıklı zihniyetin kökünün kurutulabilmesi için daha fazla çaba gösterilmesi gerektiğinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Öncelikle temel prensiplerde anlaşmalıyız. Bu ilkeler temelinde mutabık kalabileceğimiz işbirliği söylemimizi kuvveden fiile taşımalıyız. Bunların başında ayrım gözetmeksizin tüm terör örgütlerine karşı aynı kararlılıkla mücadele edilmesi ilkesine kesinlikle sadık kalınması gerekiyor. Örneğin, şu anda DAİŞ bir terör örgütü, özellikle Suriye'de ve Irak'ta etkin. DAİŞ'e karşı YPG'nin mücadele ettiği, dolayısıyla 'YPG iyi teröristtir' böyle bir yaklaşımı kabul etmemiz mümkün değil. 'PYD, DAİŞ'e karşı savaşıyor, dolayısıyla iyi teröristtir' böyle bir anlayışı kabul etmemiz mümkün değil. Bu örgütlerin her ikisi de Türkiye için PKK terör örgütünün yandaşlarıdır, PKK bizim için neyse PYD de odur, YPG de odur. Eğer bu anlayışla yaklaşırsak o zaman ben şu tespiti yaparım, derim ki 'El Nusra bir terör örgütü değil mi? Terör örgütü El Nusra da şu anda DAİŞ'e karşı ve DAİŞ'e karşı savaşıyor. O zaman El Nusra da demek ki iyi bir örgüt'. Böyle mi bakacağız olaylara? Böyle bakamayız, öyleyse biz el ele vereceğiz, koalisyon güçleri olarak bu terör örgütüyle gerekli mücadeleyi hep birlikte yapacağız. Onun için biz DAİŞ'e de PKK'ya da PYD'ye de Boko Haram'a da Eşşebab'a da aynı anlayışla, aynı samimiyetle karşı çıkıyoruz."
Türkiye'nin, yakın coğrafyasında bulunan ve Türkiye'yi de hedef alan DAEŞ'le mücadelenin en ön safında yer aldığını dile getiren Erdoğan, başta ABD olmak üzere müttefiklerle dayanışma ve güçlü işbirliği içinde hareket ettiklerini söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan önemli açıklamalar
''SİLAH VE MÜHİMMAT GÖNDERİLDİĞİNİ BİLİYORUZ''
"Yabancı terörist savaşçıların çatışma bölgesine geçişinin engellenmesi noktasında hiçbir ülkenin göstermediği çabayı biz gösteriyoruz" ifadesini kullanan Erdoğan, "Bununla birlikte bazı terör örgütlerine karşı tedbirler alırken diğerlerine karşı hareketsiz kalmak, hatta desteklemek uluslararası toplumun ortak vicdanına uygun bir tabloyu yansıtmıyor. PKK veya PYD için Avrupa'da para toplama kampanyaları ve propaganda toplantılarının düzenlendiğini, bu örgütlere silah ve mühimmat gönderildiğini gayet iyi biliyoruz. Böyle bir ortamda terörle mücadele konusundaki dayanışma mesajlarının herhangi bir anlamı kalmıyor." değerlendirmesinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 17 Şubat ve 13 Mart'ta Ankara'da meydana gelen saldırıların YPG kamplarında eğitim gören PKK'lılar tarafından, 19 Mart'ta İstanbul'da meydana gelen patlamanın da DAİŞ mensubu bir canlı bomba tarafından PKK ve YPG'lilerin desteği ile yapıldığını dile getirerek, şöyle devam etti:
ERDOĞAN: ABD İLE ÖNEMLİ MESELELERDE İŞBİRLİĞİ İÇERİSİNDEYİZ
''TERÖRİSTE ÖZGÜRLÜK OLUR MU?''
"Bu eylemler ile Paris'te, Brüksel'de veya Lahor'da yapılan saldırılar arasında bir fark yoktur. İşte aynı şekilde biz, biliyorsunuz, Gaziantep'te yakaladığımız teröristi Belçika'ya bildirdik, Belçika'ya bildirmemize rağmen Belçika serbest bıraktı. Serbest bıraktıktan sonra havalimanındaki işte o acı tabloyu, o felaketi yaşadık. Ama aynı şekilde bizde güçlü bir işadamımızı öldüren bir terörist şu anda Brüksel'de elini, kolunu sallaya sallaya dolaşıyor. 10 yıl oldu biz kendisini istedik ve bu isim hala bize teslim edilmedi, teslim edilmiyor. Bunu kendileriyle bir araya geldiğimizde söylediğimizde aldığımız cevap şu 'Biz özgürlüklerden yanayız', bu nasıl özgürlük? Teröriste özgürlük olur mu? Peki o öldürülen insanın hakkını kim alacak, kim savunacak? Nasıl bir özgürlük bu? Ve bunu düşünce özgürlüğü olarak bize tanımlıyorlar. Çalıştığınız bir kurumda oradaki size işveren durumunda olan insanı öldürüyorsunuz. Bu anlayışın, dünyada tüm ülkeler olarak hep birlikte bir defa karşısına dikilmemiz şart ve bu örgütler hiçbir insani, ahlaki değer tanımadıklarını kullandıkları alçakça yöntemler açısından birbirlerinden hiçbir farkları olmadığını ortaya koymuşlardır. Biz sadece biraz samimiyet, biraz ilkeli duruş istiyoruz o kadar."