MİT TIR'ları soruşturmasında tutukluyken henüz yargılama başlamadan Anayasa Mahkemesi'nin kararı ile tahliye edilen Can Dündar ve Erdem Gül'ün davası dün İstanbul 14'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde dün başladı. Duruşma öncesinde Dündar ve Gül, adliye önünde bir açıklama yaparak "Halkın haber alma hakkını savundukları için tutuklandıklarını" öne sürdü. Dündar ve Gül'ü aralarında Fetullahçı polislerin avukatı Ömer Kavili, PKK/KCK davasında bir süre tutuklu kalan avukat Mustafa Eraslan, eski HDP Milletvekili avukat Hasip Kaplan ve DHKP-C davası sanığı CHP Milletvekili Efkan Bolaç'ın da olduğu 65 avukat savundu. Mahkeme başkanı Canel Rüzgar, iddianamede duruşmaların kapalı yapılması yönünde talep olduğunu belirterek, tarafların görüşünü sordu. Cumhuriyet savcısı Evliya Çalışkan "Tüm duruşmalar kapalı olsun" dedi. Sanık avukatları açık olsun istedi. Müşteki avukatları, konuyu mahkeme heyetinin takdirine bıraktı. Sanık avukatlarından Tora Pekin ile Bahri Belen de Rus mahkemelerini örnek göstererek sadece gizli görülen belgelerin okunduğu duruşmaların kapalı yapılabileceğini söyledi. Savcı Çalışkan, mütalaasını eleştiren avukatları, şahsi saldırıda bulunmamaları konusunda uyardı.
ERDOĞAN VE MİT MÜŞTEKİ
Dündar ve Gül'ün avukatı Akın Atalay, "Savcı bu kadar alıngan olacaksa işimiz var. Daha çok tartışma yapacağız" dedi. Daha sonra taraflara, müştekilerin davaya katılma talepleriyle ilgili görüşleri soruldu. Müşteki Erdoğan ile MİT'in avukatları, şikâyetlerinin devam ettiğini söyledi. Sanık avukatları, katılma taleplerinin reddedilmesini isterken, Savcı Çalışkan kabul edilmesini talep etti. Mahkeme heyeti, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile MİT'in, suçtan zarar görme ihtimalini dikkate alarak davaya katılmalarına karar verdi. Heyet, duruşmaların da kapalı yapılmasına hükmetti. Bu karara Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 182/2 hükmü gereğince "Milli güvenliğin zorunlu kılması ve siyasi casusluk davası" olması, "Selam kumpası davası ile MİT TIR'larının durdurulmasına ilişkin davaların kapalı yapılması" gerekçe gösterildi. Kararda, sanıklar ve taraf avukatlarının yanı sıra sanıkların eşleri ve çocukları ile anne ve babalarının duruşmaları izleyebilecekleri belirtildi. Ancak duruşmadaki bilgi ve belgeleri dışarı aktarmamaları konusunda uyarı yapıldı. Milletvekilleri Tanal, İlgezdi ve Paylan, duruşmanın kapalı yapılması kararından sonra salondan çıkmadı. Davayı takip etmek istediklerini belirten vekillere mahkeme heyeti izin vermedi. Davanın tarafı olamadıkları için vekillerin duruşmalara katılamayacağını belirten heyet, davayı 1 Nisan'a erteledi. Mahkeme, milletvekilleri hakkında suç duyurusunda bulunulmasına karar verdi. Bir sonraki duruşmada salon önünde güvenlik olacak ve milletvekillerinin duruşma salonuna girmesine izin verilmeyecek.
BÜYÜKELÇİLER SALONDAYDI
CHP'li
milletvekillleri Gürsel Tekin, İlhan Cihaner, Barış Yarkadaş, Sezgin Tanrıkulu, Bülent Tezcan, Mehmet Bekaroğlu, Mahmut Tanal ve Onursal Adıgüzel, HDP'li milletvekilleri Meral Danış Beştaş ve Garo Paylan, İngiltere Başkonsolosu Leigh Turner, Fransa Başkonsolosu Muriel Domenach, Hollanda Başkonsolosu Robert Schuddeboom, Almanya Büyükelçisi Martin Erdmann, İsviçre, Hollanda, Avusturya ve Norveç temsilcileri ile İstanbul, Adana, Hatay, Osmaniye, Gaziantep ve Mersin barolarının temsilcileri adliyeye gelerek duruşmayı takip etti. Schuddeboom duruşma salonunda çektiği fotoğrafı Twitter'da paylaştı.
