TBMM'de devam eden 2016 Yılı Bütçe Kanun Tasarısı görüşmelerinin dördüncü turunda Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Kalkınma Bakanlığı, Türkiye İstatistik Kurumu, GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı, Doğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı, Konya Ovası Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı, Doğu Karadeniz Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı, Adalet Bakanlığı, Ceza ve İnfaz Kurumları İle Tutukevleri İş Yurtları Kurumu, Türkiye Adalet Akademisi ve Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu bütçeleri ele alınıyor.
Kalkınma Bakanlığı, Türkiye İstatistik Kurumu, GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı, Doğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı, Konya Ovası Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı, Doğu Karadeniz Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı bütçelerine ilişkin Genel Kurula bilgi veren Bakan Yılmaz, Türkiye'nin kişi başına gelir dağılımında şuanda üst orta gelir grubunda olduğunu belirterek, "Orta gelir tuzağına düşmeden Türkiye'yi yüksek gelir grubuna taşımak en temel vizyonumuz" dedi.
"TÜRKİYE OLARAK TEDBİRLERİMİZİ ALMAK DURUMUNDAYIZ"
Dünyada yaşanan ekonomik gelişmelerle ilgili önemli çalışmalar yaptıklarının altını çizen Bakan Yılmaz, "Ülkelerin yarıştığı bir dünyada yaşıyoruz. En gelişmiş ekonomilerin son yıllarda düştüğü durumu hep birlikte izliyoruz. Bu kriz nedeniyle ülkelerin borçlandığını, toplumların bedeller ödediklerini görüyoruz. Normalleşmeye çalışıyor dünya. Bu ortam içinde ekonominizi büyütmeniz kolay değil. Çin'de dahi büyüme hızında ciddi bir düşüş oldu. Türkiye olarak tedbirlerimizi almak durumundayız" diye konuştu.
"EKONOMİNİN DÜŞMANI BELİRSİZLİKTİR"
Siyasi istikrarın ekonomik istikrara katkısını anlatan Bakan Yılmaz, "Etrafımızdaki jeopolitik gelişmeleri düşünün, dünyadaki krizi değerlendirin, karşı karşıya kaldığımız terör saldırını değerlendirin, bütün bunlara rağmen Türkiye reformlar yapmaya devam ediyorsa bunda en büyük etki siyasi istikrar. Ekonominin düşmanı belirsizliktir. 1 Kasım seçimleri ile birlikte 2019 yılına kadar ciddi anlamda siyasi belirsizlik azalmıştır, ekonomi bu anlamda uygun bir ortama kavuşmuştur. Bu siyasi istikrarı reformlarla birleştirdiğimiz zaman Türkiye dünyada pozitif ayrışabilme imkanına sahip ender ülkelerden birisi olacaktır. Herkesin kötü olduğu bir ortamda siz nisbi olarak iyi olursanız aradaki farkı kapatırsınız. Bu imkanı yapısal reformlarla değerlendirmek durumundayız" şeklinde konuştu.
"MECLİSİN 1 SAATLİK ÇALIŞMASI 600 BİN LİRA"
Meclis iç tüzüğünün değişmesi gerektiğini belirten ve kabaca bir hesap çıkartıldığında Meclis'in 1 saatlik çalışmasının 600 bin lira maliyet getirdiğini kaydeden Bakan Yılmaz, "Yılda 150 gün çalıştığını, günde 10 saat çalıştığını varsayarak böyle bir hesap çıkardığımız zaman Meclisin 1 saatlik çalışması 600 bin lira maliyet getiriyor. Geç kalan kanunların ülkeye getirdiği maliyetleri hiç saymıyorum, dolaylı maliyetleri saymıyorum. Doğrudan Meclisimizin 1 saatlik çalışması 600 bin lira civarında bir maliyet. Bu da bize aslında hep birlikte bütün siyasi partilerle iç tüzük konusunu ele almalıyız diye düşünüyorum Meclisi daha iyi çalıştırma açısından. Bütün partilerin konuşma haklarına da sonuna kadar riayet ederek bunu nasıl başarırız bunun üzerinde durmalıyız" açıklamasında bulundu.