Başkanlıktan yapılan açıklamada, Hürriyet gazetesinde yayınlanan "Saklanan Sayıştay raporları ve seçilen bürokrat tipi" başlıklı yazıda yer alan "2014 yılı kamu kuruluşlarına ilişkin Sayıştay raporları artık kamuoyuna açıklanmıyor, sadece Meclis'e gönderiliyor" yönündeki iddialara açıklık getirildi.
Sayıştay'ın, tüm kamu idareleri ile kamu işletmelerini denetleyerek raporlar ürettiğine işaret edilen açıklamada, üretilen raporların muhataplarına sunulması ve yayımlanmasının 6085 sayılı Sayıştay Kanunu'nda öngörülen usullere göre yapıldığı kaydedildi.
Sistemin bir bütün olarak anlaşılamaması ve bilgi eksikliği nedenleriyle raporların yayımlanması konusunda yanlış kanaat ve sonuçlara ulaşıldığı belirtilen açıklamada, şu görüşlere yer verildi:
"Yıllık denetimler sonucunda esas itibarıyla kamu mali yönetim sisteminin sistematik aksaklıklarını ortaya koyan genel raporlar hazırlanmakta ve bu genel raporlar TBMM'ye sunularak yayımlanmaktadır. Bu bağlamda Türk kamu mali yönetim sistemine ilişkin önemli ve sistematik tespitler içeren Genel Uygunluk Bildirimi, Dış Denetim Genel Değerlendirme Raporu, Faaliyet Genel Değerlendirme Raporu, Mali İstatistikleri Değerlendirme Raporu, Kalkınma Ajansları Genel Denetim Raporu, Kamu İşletmeleri Genel Raporu olmak üzere toplam 6 adet genel rapor üretilmiş ve TBMM'ye sunularak Sayıştay web sitesinde aynen yayımlanmıştır. Diğer yandan kamu idarelerinin 2014 yılı işlemlerinin denetimleri sonucunda, 199 adedi merkezi yönetim kapsamındaki kamu idarelerine, 2 adedi sosyal güvenlik kurumlarına, 55 adedi il özel idarelerine, 212 adedi belediye ve bağlı idarelere, 7 adedi bütçe dışı diğer kamu idarelerine, 7 adedi kalkınma ajanslarına ait olmak üzere toplam 482 adet rapor üretilerek TBMM ve ilgili mercilere sunulmuş ve Sayıştay web sitesinde aynen yayımlanmıştır."
Açıklamada, 2014 yılı kamu kuruluşlarına ait Sayıştay raporlarının tamamının kamuoyuna açık olarak Sayıştay web sitesinde (http://www.sayistay.gov.tr/rapor/sayraporana.asp) hali hazırda yayımda olduğu ifade edilerek, diğer yandan teknik bir süreç olarak ve kanun gereği hazırlanan raporların bir kısmının muhataplarına gönderilmesine rağmen kamuoyuna açıklanmadığı belirtildi.
Sayıştay'ın, 6085 sayılı Kanuna göre denetim ve incelemeler sonucunda ürettiği raporlardan, yalnızca 44'üncü madde kapsamına girenlerin yayımlandığına işaret edilen açıklamada, "Nitekim 2015 yılında ürettiği raporlardan yargılamaya esas raporlar Sayıştay yargılama dairelerine gönderilmiş ve yayımlanmamıştır. Yine siyasi partilerin mali denetimleri sonucunda üretilen raporlar Anayasa Mahkemesine sunulmuş ve yayımlanmamıştır" ifadeleri kullanıldı.
"RAPORLARI HALKTAN SAKLAMAK GİBİ BİR DÜŞÜNCE OLAMAZ"
Açıklamada, 6085 sayılı Kanunun 43'üncü maddesi kapsamında hazırlanan kamu işletmelerinin 2014 yılı yıllık denetim raporlarının da aynı gerekçelerle TBMM KİT Komisyonuna sunulduğu ancak yayımlanmadığı, söz konusu madde gereği yalnızca Kamu İşletmeleri Genel Raporu'nun kamuoyuna duyurulduğu kaydedildi.
Kamu İşletmeleri Genel Raporunun, esasen denetlenen tüm kamu işletmelerinin yıllık faaliyet sonuçlarına ilişkin denetim ve değerlendirme sonuçlarını içeren önemli ve kapsamlı bir rapor olduğu ifade edilen açıklamada, Sayıştay'ın anayasal bir kurum olarak kanunlarla kendisine verilmiş görevleri layıkıyla yerine getirme, TBMM ve diğer paydaşlarına doğru, yeterli, zamanlı raporlar sunma, bu görevi yerine getirirken kanunlarla kendisine verilen görev ve yetkileri aşmadan hareket etme gayreti içinde olduğu vurgulandı.
Açıklamada, şu değerlendirmelere yer verildi:
"Denetimin asıl sahibi olan TBMM adına denetim yapan Sayıştay'ın denetim raporlarını TBMM'ye göndermesine rağmen, halktan sakladığı ve sansür uyguladığı iddialarının hem TBMM'ye hem Sayıştay'a yapılan büyük bir haksızlık olduğu ve gerçeği yansıtmadığı açıkça görülmektedir. Web sayfasında hali hazırda 488 adet raporu kamuoyuyla paylaşmış bulunan Sayıştay'ın, raporları halktan saklamak, kılıfını bulup hükümetin dediğini yapmak, raporlara sansür uygulamak veya raporları kamuoyundan gizlemek gibi bir düşüncesi olamaz. Ayrıca Sayıştay'ın denetim faaliyetlerini Anayasa ve kanunlarla kendisine çizilmiş sınırlar içerisinde yürütmesinin doğurduğu sonuçları, sansür uygulamak, halktan gizlemek, kılıf bulmak, hükümetin dediğini yapmak gibi kavramlarla yorumlamak basın meslek ilkeleri ve insaf ölçüleriyle bağdaşmaz."