Dündar ile birlikte Cumhuriyet Gazetesi Ankara Büro temsilcisi Erdem Gül dün ifadeleri alınmak üzere adliyeye çağrıldı. Can Dündar ve Erdem Gül, bugün ifade vermek üzere Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'na geldi.
İfade vermeden önce adliye önünde basın açıklaması yapan Can Dündar, ifadeye telefonla çağrılmasının sevindirici olduğunu söyledi.
"BİZ NE CASUS NE DE KAHRAMANIZ"
Casuslukla suçlandığını kaydeden Dündar, "Biz casus değiliz, hain değiliz, kahraman değiliz, biz gazeteciyiz. İki kez müebbet isteniyor" ifadelerini kullandı.
"YAYINLANSA NE OLUR YAYINLANMASA NE OLUR?"
Dündar açıklamasının devamında, "Cumhurbaşkanı önceki gün 'Silah taşınsa ne olur taşınmasa ne olur' dedi. Ben aynı şekilde 'O halde yayınlansa ne olur yayınlanmasa ne olur' diyorum. Buradan bir yere gidilemeyeceği ortada. Bunun bir gazetecilik faaliyeti olduğunu bütün dünya gördü. Olsa olsa bu soruşturma işin boyutunu büyütecektir. Biz son derece vicdan huzur içinde ifade vermeye gidiyoruz" şeklinde konuştu.
DÜNDAR DÜN İFADEYE ÇAĞRILMASINI "HİKMET" ŞEKLİNDE YORUMLADI
Dündar bir gazetecinin, "Rus uçağının düşürülmesinden sonra, MİT tırlarının Türkmenlere gittiği iddiasının tekrar gündeme getirildiği gün ifadeye çağrılmanızı nasıl değerlendiriyorsunuz? "şeklindeki sorusunda "Hikmet diyelim" şeklinde yanıt verdi. Dündar, "Dün biliyorsunuz bazı tırlar Rus uçakları tarafından bombalandı.
Devlet bir şey yapıyorsa milletin bunu bilmeye hakkı var. Biz gazeteci olarak millet adına kamuyu denetlemekle görevliyiz. Bu denetimi yaptığımıza inanıyoruz. Sonuna kadar sözünün arkasında duran gazeteciler var. Bu yargılama eğer olacaksa bunu kanıtlama şansı verecek bize. Elbette bu soruşturma sadece bu haberi nasıl yaptığımızı değil, bütün bu sürecin nasıl işlediğini aydınlatmaya hizmet edecek" dedi.
"ÜLKE TEHDİT ALTINDAYSA BUNU HALKA BİLDİRMEK GÖREVİMİZ"
Dündar'ın ardından açıklama yapan Cumhuriyet Gazetesi Ankara Büro Temsilcisi Erdem Gül ise "Gazeteci aynı zamanda şöyle bir şeydir. Ülke tehdit ve tehlike altındaysa bu tehlikeyi halka bildirmek zorundadır gazeteciler. Dolayısıyla ülke ve halk tehlike altındaysa gazeteci bunu yazmak zorundadır" diye konuştu.
Dündar ve Gül açıklamalarının ardından ifade vermek üzere adliyeye giriş yaptı. Soruşturmayı yürüten İstanbul Cumhuriyet Başsavcı vekili İrfan Fidan'ın odasının bulunduğu bölüm ise gazeteciler ve vatandaşların geçişine kapatıldı.