Kaynak Holding ve bünyesindeki şirketlere kayyum atanmasına ilişkin mahkeme kararında yer alan raporda, sadece FETÖ mensuplarının anlayabileceği bir kripto sistemi kullanıldığı vurgulandı.
Anadolu 10. Sulh Ceza Hakimliği'nin, Kaynak Holding ve bünyesindeki şirketlere kayyum atanmasına ilişkin kararında, Emniyet Genel Müdürlüğü KOM Daire Başkanlığı bünyesinde kurulan inceleme kurulu ile MASAK tarafından yapılan incelemeler sonucunda hazırlanan raporlara yer verildi.
Ön inceleme raporunda, "Dua listesi" adı altında hazırlanmış excel dosyası içinde başta kamuoyunda "FETÖ/PDY terör örgütü lideri" olarak bilinen Fetullah Gülen olmak üzere alfabetik sıraya göre toplam 944 kişinin ismini içeren liste bulunduğu, listedeki bazı şahısların Kaynak Holding ve bünyesinde çalışan kişiler olsa da birçok şahsın bu şirketler grubuna mensup olmayan kişilerden oluştuğu belirtildi.
İnceleme raporunda, şirket çalışanlarının kamuoyunda "FETÖ lideri" olarak bilinen Fetullah Gülen'den sürekli bahsettikleri, adı geçen şahsın hastalanması durumunda bile şirket çalışanlarından dua istedikleri, "hizmet" ve "hocaefendi" kelimelerini genellikle birlikte kullandıkları, şarkılarda bile "hizmet", "himmet", "abi" gibi ifadeler kullandıkları ve bu durumu dünyaya geliş amacı olarak tanımladıkları, imajları incelenen bu şirketlerin bahsedilen yapı ile maddi ve manevi olarak bağlantılı olabileceği yönünde tespit yapıldığı vurgulandı.
Paralel 'Kaynak'a kayyum atandı
KOD İSİM KULLANIYORLAR
Bazı mailleşmelerde (G) ve (B) gibi kod isimlerin kullanıldığının tespit edildiğine yer verilen raporda, kod isim metodunun da genellikle yasa dışı suç örgütleri tarafından kullanılan, kolluk kuvvetlerinin yapacağı takibi zorlaştırmayı amaçlayan ve sadece bu örgüte mensup olanların anlayabileceği bir kripto sistemi olduğu belirtildi.
İnceleme raporunda, bir e-posta içeriğinde, kamuoyunda FETÖ/PDY'nin eğitim kurumları olarak bilinen bir dershanenin öğrencilerinin işe yerleştirilme faaliyetinden bahsedildiği, yine başka bir mailde KPSS sonuçlarına göre kamuda işe yerleştirilmeleri düşünülen 100 kişilik bir listenin olduğunun görüldüğü bilgisi verildi.
MASAK TARAFINDAN DÜZENLENEN ANALİZ RAPORU
Bu rapora göre, yurtiçi ve yurtdışındaki kurumların birbiriyle ilişkili oldukları, bu kurumlarda ortaklık yapanların neredeyse tüm şirketlerde ortak oldukları, yapıldığı tespit edilen mali içerikli önemli ve bilinçli davranışların örgüte finansal destek amaçlı olduğunun tespit edildiği kaydedildi.
Analiz raporunda, talimatların tek merkezden alındığı, özellikle yurtdışında bulunan "Gülenist" kuruluşlara yapılan bağış ve yardımların toplumsal ve ticari hayatın olağan akışına, ticari teknik ve icaplara uygun olmadığı, MASAK'ın çalışma alanı kapsamında birçok kara para aklama eyleminin varlığının tespit edildiği vurgulandı.
ÖNEMLİ İSİMLER YURTDIŞINA KAÇTI
Analiz raporunda, Kaynak Holding ve bağlı şirketlerde hakim ortaklardan aralarında özellikle Mustafa Özcan, Naci Tosun, İzzet Akyar, Çetin Hakkı Şaşmaz gibi isimlerin bulunduğu 14 kişinin kamuoyunda "17-25 Aralık darbe girişimi" olarak bilinen operasyondan sonra belli aralıklarla yurtdışına çıktıkları, halen yurtdışında bulunduklarının belirlendiği vurgulandı.
Sulh Ceza Hakimliği kararında, tüm bu anlatılanlar karşısında, Kaynak Holding'e bağlı şirketler ile dernek ve vakıfların terör örgütünün finansmanını sağladıkları, terör örgütünün propagandasını yaptıkları, buna ilişkin incelemelerin halen devam ettiği belirtildi.
KARAR İLE İLGİLİ BİLGİLER
"Yine FETÖ/PDY örgütü aleyhine deliller toplandıkça şirketlere ve şirket yöneticilerine yönelik yeni operasyonlar yapılabileceği düşünülerek, mevcut yöneticiler tarafından şirketlerin mal varlıklarının başkalarına devredilebileceği hatta tamamen satılarak nakde çevrilip yine örgütün amaçları doğrultusunda kullanılabileceği, ayrıca ön inceleme raporunda tespit edilen verilerin araştırılması sonucunda örgüte yardım, yataklık ve mali kaynak sağlamaya, kendilerine isnat olunan müsnet suçları işlemeye devam edecekleri hususu izahtan varestedir."