Akdoğan, TGRT'de katıldığı programda gündeme dair değerlendirmelerde bulundu ve soruları yanıtladı.Ülkenin sıkıntılı günlerden geçtiğini belirten Akdoğan, A Milli Takım ile diğer kulüplerin başarılarından dolayı teşekkürlerini iletti.
AK Parti'nin 7 Haziran seçimlerinden bu yana ortaya koyduğu siyasetle oyunu artırdığını bildiren Akdoğan, tek başına iktidar olabilmesi için son bir gayretin gerektiğini ifade etti.
Akdoğan, bazı çevrelerce "Erdoğan karşıtlığının" yapıldığına dikkati çekerek, "Böyle bir şey olmaz. Sayın Erdoğan'ın ortaya koyduğu liderlik özelliğiyle Türkiye'ye çağ atlattı. Ortaya bir vizyon koydu, Bu Tayyip Erdoğan'ın ortaya koyduğu liderlikle olan bir şey. Biz siyasal zeminde bir dünya markası ürettik. Bunu bazı kesimler hazmedemiyor" diye konuştu.
Akdoğan, uzunca süredir algı operasyonlarının gerçekleştirildiğini ve bunların hepsinin küresel siyaset mühendisliği çabasının bir parçası olduğunu söyledi.
"AK Parti'den, Tayyip Erdoğan'dan kurtulursak Türkiye'yi istediğimiz rotaya oturtabiliriz" düşüncesinin hakim olduğunun altını çizen Akdoğan, "Baktığımızda mesele kişisel gibi yükleniyorlar ama kişisel değil, doğrudan Türkiye'ye dizayn vermek amacıyla Hükümet'i nasıl devirebiliriz? Tayyip Erdoğan karşıtlığı üzerinden bir cephe oluşturup, nasıl yeni bir siyaset mühendisliği yapabiliriz?' Böyle bir süreç aslında bu" değerlendirmesinde bulundu.
"YAZILI AÇIKLAMA YAPIYORSUN ZATEN, DERNEK OLARAK MASA BAŞINDA YAPARSIN"
Başbakan Yardımcısı Akdoğan, The Daily Telegraph ile New York Times gazetelerinde çıkan Türkiye hakkındaki yazıların hatırlatılması üzerine, ülkeyle ilgili bir imaj üretilmeye çalışıldığına işaret etti.
Türkiye'de özellikle belli medya gruplarının yönlendirilmesiyle de bu tür yayınların yapıldığını belirten Akdoğan, hükümete savaş açan bir takım yapıların bulunduğunu dile getirdi.
Birbirinden farklı 5 gazeteye bakıldığında organize bir şekilde hükümete savaş açmış durumda olduklarının görüldüğünü anlatan Akdoğan, "Açık bir siyasi savaş yürütüyorlar. Onların sayısı da belli. Türkiye'de hükümete yakın gibi görünen medya organlarını eleştiriyorlar, onların sayısı da belli, bunların sayısı da belli. Bunların yönlendirmeleriyle dışarıda bir lobi var. 'One minute'den itibaren bir takım lobiler harekete geçti. Bu lobiler, bir konsorsiyum şeklinde hareket etmeye başladı. Paralel Yapı da son dönemde özellikle bunların içinde ve başını çekiyor. Bu şer cephesinin orkestra şefi gibi hareket ediyor. Bunlarda akıl da yok, üstlük olacak bir şey de yok. Basit casusluk numaralarıyla ülkeye yön verebileceklerini düşündüler. Arkasındaki bir sürü kişiyi de uçuruma sürüklediler" diye konuştu.
Akdoğan, özellikle HDP'nin barajı geçmek için sürece ihanet etmesinde en temel şeyin Paralel Yapı'ya sırtını dayaması olduğunu belirtti. Yapılan tüm seçimlerde paralel yapıyla işbirliği yapanların hiçbir zaman kazanamadığını vurgulayan Akdoğan, "AK Parti'ye zarar vermiş olabilirler, AK Parti tek başına iktidar olamadı. Fakat onun ötesinde bunlarla iş tutan hiç kimse hiçbir şeyi kazanamadı bugüne kadar" dedi.
MHP'ye yönelik eleştiride de bulunan Akdoğan, "Bir şekilde iktidara gelmek istemiyorsun, peki o zaman sen niye partisin? Niye siyaset yapıyorsun? Her şeye 'yok' diyorsun. Bu noktada bir tepki oluştuğunu görüyoruz. Bundan dolayı eleştiri olarak 'Sen o zaman bir parti kurma, dernek kur' dedim. Orada yazılı açıklama yapıyorsun zaten. Dernek olarak masa başında yazılı açıklamalar yaparsın. Yani küçük olsun, benim olsun. Koskoca bir camia var, onlar bir şey istiyor ama bir kişi ne diyorsa o oluyor" ifadelerini kullandı.
"NE GÖRDÜYSEN KARDEŞİM ÇIK AÇIKLA"
Yalçın Akdoğan, "Oslo konusu tekrar açıldı, Sayın Kılıçdaroğlu 'Ben, belgeleri gördüm, açıklamam uygun olmaz' dedi. Nedir bu belgeler?" sorusu üzerine şunları söyledi: "Bunlar çok komik şeyler. Sandığa 10 gün kala boş atalım belki tutar, böyle bir şey olmaz. Ana Muhalefet liderine yakışmıyor. Böyle bir siyaset tarzı olabilir mi? Oslo nedir? Böyle bir şey yok, bundan da hiçbir şey çıkmaz, varsa kardeşim ortaya koy. Sen bunu ortaya atarken son derece sorumsuzsun, açıklarken mi sorumlu davranacaksın. Ne biliyorsan açıkla kardeşim.
Bu devlet bu AK Parti Hükümeti herhangi bir örgüte karşı hiçbir taahhüt altına girmemiştir, milletimizin kabul etmeyeceği hiçbir adımı da atmamıştır. Bunlar boş laflar. Oslo meselesini sürekli bir algı operasyonuna çeviren Paralel Yapı'dır. Paralel Yapı üflüyor, Kılıçdaroğlu oynamaya başlıyor. Bunlar paralelin uydurduğu şeyler. Ne gördüysen kardeşim çık açıkla, buyurun çıkın açıklayın. AK Parti kesinlikle böyle bir şeyin içine girmez, imza atmaz. Bunların hepsi uydurma."
Akdoğan, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun Van mitingindeki "beyaz toros" ile ilgili sözlerinin anımsatılması üzerine şunları kaydetti: "Kasıt şudur. Geçmişte 90'lı yıllarda bir takım olumsuzluklar vardı, bunların bir kısmı 'terörle mücadele altındaymış gibi' gösterilerek yaşanan bir takım olumsuzluklar. Yani devlete bir takım olumsuzluklar yakıştırmak için yapılan şeyler. O dönem 'beyaz torosların' dönemiydi. Bugün öyle bir dönem yok. Bugün terörle mücadelede devlet, hukuk içinde bir mücadele veriyor. Milletin talebi ve ihtiyacı üzerine bu operasyonları yapıyor.
Hükümetin siyasi paradigması değişmiş değil. Operasyonlar çok başarılı bir şekilde yapılıyor, kararlı bir şekilde de devam edecek. Bu operasyonlarda halk desteğinin olmasının sebebi de AK Parti'nin ortaya koyduklarıdır. Bu hükümet çözüm istiyor, Kürt kardeşlerimizden kimse sıkıntı yaşamasın. Vatandaş, devletin iyi niyetini; örgütün de ne kadar sorumsuz davrandığını gördü. Örgütün şehir merkezlerine hadiseleri taşıması vatandaşın tepkisini çekti."