Aydın
Doğan ve şirketleri hakkında, sahtecilik ve kaçakçılık suçlarından açılan onlarca soruşturma ve dava sürüyor. Bunların bir kısmında Doğan'ı
kurtarmak için Paralel Yapı'nın devreye girdiği ortaya çıktı.
DOĞAN'IN CNN'İ PKK'NIN EMRİNDE
VERGİ KAÇAKÇILIĞI DAVALARI
İddiaya göre, Doğan Grubu yöneticileri, Doğan TV Holding'in yüzde 25'lik hissesini, Alman medya devi Axel Springer'e 2006'da sattığı halde 2007'de satmış gibi gösterip vergi kaçırdı. Maliye Bakanlığı raporuna göre, geç tahsilât yüzünden 345 milyon 899 bin lira vergi kaybı meydana geldi. Bu yolla satıştan elde edilen kazancın yüzde 75"i istisnadan yararlanarak vergi dışı bırakıldı. 2009'da Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma sonunda Aydın Doğan'ın yanı sıra holdingin bazı yöneticileri hakkında 3 yıla kadar hapis istemiyle davalar açıldı.
2009'da Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı'nca, Doğan Yayın Holding'in Doğan Raks Satış Pazarlama hisselerini 50 bin TL'ye Hasan Sek adlı çalışanına satmış gibi gösterip buradan vergi kaçırdığı iddiasıyla dava açıldı.
28 ŞUBAT SÜRECİNE MERCEK
2009 yılının mart ayında; Doğan Yayın Holding'in 826 milyonluk vergi kaçırdığı gerekçesiyle Aydın Doğan ve şirket yöneticileri hakkında dava açıldı. Bu davaya bakan İstanbul 6. Vergi Mahkemesi hâkimi Hasan Erdem'in sahte isimlerle yasa dışı dinlendiği, Doğan'ın 826 milyonluk vergi tahakkukunun silindiği ortaya çıktı. Olayla ilgili, Paralel Yapı soruşturmasında tutuklanan dönemin İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer suçlandı.
28 ŞUBAT'TAKİ ROLÜ İNCELEME ALTINDA
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 28 Şubat sürecine ilişkin soruşturması Doğan Yayın Holding'i de kapsıyor. Doğan'ın aldığı POAŞ'ın özelleştirme ihalesi mercek altına alındı. 28 Şubat sürecinde Doğan medyasının, askerleri dönemin Refah-Yol hükümetine karşı darbeye teşvik edici yönde yaptığı yayınlar da incelemeye alındı.