İŞTE AHMET TAŞGETİREN'İN BUGÜNKÜ YAZISINDAKİ O AYRINTI:
AKIN İPEK ANNESİNE HİÇ KULAK VERDİ Mİ?
Sormak istiyorum:
-Akın Bey, bir defacık olsun önemsemedi mi, Melek Hanım'ın "Kardeş" diye nitelediği siyasi yapının çığlığını? Bir Cemaat yapılanmasının asla girmemesi gereken savaş ortamına dair, Gülen Camiasına yönelik bir tek sözü olamaz mıydı? En azından adeta metamorfoz geçiren Cemaatin geleceği adına dostça bir ikaz sorumluluğu hissetmediler mi?
Bugün'ün genel yayın yönetmeni, "Akın Bey'in gazetenin görsel yapısı ile çok ilgilendiğini" söylemişti bana.
Merak ediyorum, acaba gazetenin görselliği ile bu kadar ilgili iken muhtevasına ilişkin bir değerlendirmesi olmadı mı Akın Bey'in?
BEN DE NEFRET EDİYORUM BUGÜN'ÜN YAYININDAN!
Burada bir özel bilgiyi paylaşmak istiyorum:
Ben gazeteden ayrılacağımı bildirince hem Akın Bey aradı, hem Melek Hanım. Gazetenin yayınları üzerinde de konuştuk Melek Hanım ile, o da çok rahatsızdı Bugün'ün o günlerdeki yayınından. Şu söz ona aittir:
-Ben de nefret ediyorum Bugün'ün yayınından.
Evet, bu söz ona aittir.
ERDOĞAN NEFRETİ ÜZERİNE BU YAYIN İÇİNİZİ YAKMIYOR MU?
Bilmiyorum şu anda Melek Hanım ve Akın bey gazetenin, tv'lerin, daha ötede Samanyolu grubunun, Zaman'ın, yılların İslam karşıtı gazete ve televizyonlarıyla aynı paralelde yayın yapmaları karşısında ne düşünüyorlardır?
Gazeteye, tv'lere taşınan simalarla kendi yürekleri arasında bir paralellik görüyorlar mıdır?
Şu terörle mücadeleyi, şehitleri bile "Erdoğan'ı vurabilmek" için kullanma tavrı içlerini yakıyor mudur?
Gülen Camiasının seyir defteri hakkında en küçük bir tereddütleri yok mudur? Böyle durumlarda en azından uyarmak da bir sorumluluk değil midir?
Son söz: Dilerim yazımı kalben okurlar.
Ahmet Taşgetiren/Star