Çeşitli temaslarda bulunmak üzere Hatay'a gelen Yetiş, Hatay Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığında kentteki çeşitli kurum müdürleri ve sivil toplum kuruluşları temsilcileriyle bir araya geldi.
Basına kapalı gerçekleşen toplantı sonrası gazetecilere açıklamalarda bulunan Yetiş, Suriye meselesinin Türkiye'yi ve özellikle sınır illerini ciddi anlamda etkilediğini belirtti.
Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun talimatlarıyla Suriyeliler ile ilgili Başbakanlıkta koordinasyon çalışması yürütüldüğünü ve bu çalışmalar kapsamında Hatay'da bulunduklarını ifade eden Yetiş, kentte 330-340 bin civarında Suriyeli olduğunu söyledi.
Bu durumun bazı sorunları beraberinde getirebildiğini aktaran Yetiş, "Memnuniyetle ifade etmek istiyorum. Hatay, hem kadim kültürümüzü yansıtan bir il olması itibariyle hem de bu kültürü taşıyan sivil toplum kuruluşları ve hükümetimizin dış politika çerçevesinde değerlendirmelerini yerelde, sahada uygulayan kamu kurumlarımızla birlikte sorunu büyük oranda minimize etmiş durumda'' dedi.
Yetiş, önümüzdeki süreçte güvenli bölgeyle ilgili bir çalışma planlandığını anımsatarak, bunun Suriye içerisinden Türkiye'ye yeni göç dalgalarını önlemek ve bunları Suriye içerisinde göğüsleyebilmek adına önemli olduğunu düşündüklerini kaydetti.
Suriye'nin istikrarsız yapısı itibariyle meselenin ne kadar süreceğinin öngörülemediğini vurgulayan Yetiş, bu nedenle ülke ve hükümet olarak tüm hazırlıkların bir uyum içerisinde bütün boyutlarıyla değerlendirilmesi kanaatinde olduklarını söyledi.
Uluslararası kamuoyunun da bir an önce Suriye'deki bu akan kanın durdurulması için girişimde bulunması gerektiğinin altını çizen Yetiş, şöyle devam etti:
"Diğer taraftan Türkiye'de ve Ürdün, Lübnan gibi tüm çevre ülkelerde yaşanan ciddi sığınmacı krizi var. Bu krizi sadece Avrupa'ya göçü engelleme bağlamında görmek değil, hem bu insani sıkıntının, trajedinin azaltılması, ortadan kaldırılması hem de şu anda özellikle sınır ülkelerinde oluşan yükün ve sıkıntının da azaltılması konusunda daha hassas olmaya davet ediyoruz. Biliyorsunuz ülkemiz toplam 6 milyar dolar gibi ciddi bir kaynak ayırdı, harcadı ama uluslararası kuruluşların hala 450-500 milyon gibi rakamda kaldığını görüyoruz. Bu konuda da özellikle duyarlılıklarını arttırmalarını bekliyoruz''
Sınırda alınan önlemler
Yetiş, bir gazetecinin sınırda duvar örüldüğünü hatırlatması üzerine, şöyle konuştu:
"Biz bir defa, dış politika anlamında duvardan da öte sınırların kaldırılması ya da anlamsız hale gelmesini arzu ediyoruz ve nitekim hatırlarsanız Sayın Başbakanımızın Dışişleri Bakanlığı döneminde birçok ülkeyle vizeler kaldırıldı bunların başında Suriye geliyordu. Bu nedenle, ilkesel anlamda hele yakın coğrafyamızda, kardeş halklarla, ülkelerle değil duvar örülmesi sınırların bile anlamsız hale gelmesini arzu ediyoruz ancak şu anda bölgede oluşan çok ciddi bir terör tehlikesi var. Birçok farklı yabancı misyonların bölgede kaotik bir yapı oluşturduğunu görüyoruz. Suriye'de vekaleten yürütülen savaş var. Birçok farklı grupların bir takım farklı ülkeler adına uluslararası güçler adına bölgeyi istikrarsız hale getirmek için çalışmalar yürüttüğünü görüyoruz. Bu nedenle hem ülkemizi güvenlik anlamında rahatlatabilmek hem de Suriye'nin de bu bölgesinde sınır hattı boyunca daha güvenli, Suriyeli insanların da rahatlayabilmesi adına birtakım çalışmalar yürütüyoruz. Buna da doğrudan duvar demek doğru değil, daha çok sınır güvenliğini sağlamaya dönük çalışmalar."
Dün Antakya'da bir araçta patlama meydana geldiğinin belirtilmesi üzerine de Yetiş, kaotik bir ortamdan geçildiğini, özellikle Türkiye'nin seçim sürecine girdiği bu dönemde çok daha dikkatli ve duyarlı olunması gerektiğini vurguladı.
Türkiye'nin Suriye'deki sorunun barışçıl yöntemlerle, uluslararası diplomasiyle bir an önce çözülmesini arzu ettiğinin altını çizen Yetiş, şunları söyledi:
"Ancak, ortada görülen şey de tüm kamuoyunun malumu, bu sürecin uzaması bölgede çok ciddi anlamda kontrolsüz güçlerin ortaya çıkmasına sebep oldu. Bizim Türkiye açısından da sınır illerimizde tabii ki risk durumunu bu nedenle arttırıyor. Bütün kurumlarımızla devlet olarak güvenlik tedbirlerimizi sonuna kadar alıyoruz. Ancak, bununla birlikte de zaman zaman önleyemediğimiz bazı hadiselerin olduğunu da görüyoruz. Bu, gerek sınır güvenliğini takviye ederek gerek bölgedeki bütün uluslararası güçlerin bir an önce bu sorunun çözülmesi konusunda adım atmalarını teşvik ederek, ülke olarak bu sorunu en aza indirmeye çalışıyoruz."