Savcılığın, HSYK kararıyla meslekten ihraç edilen Akkaş, Kara ile Karaçöl hakkında hazırladığı iddianameler ise Bakırköy 16. Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi.
Mahkeme, şüphelilere iddianameyi tebliğ ettikten sonra savunma ve ek deliller için süre verdi.
Şüphelilerin taleplerini değerlendiren mahkeme heyetinin, iddianamelerle ilgili kararında şöyle denildi: "Şüpheli Muammer Akkaş'ın bir kısım şahıslara yönelik 3'er nüsha olarak hazırlanan ve bir nüshası kendisi tarafından alınan, diğer nüshalarının da tebligata verilmeden dosyada kaldığı anlaşılan şüpheli çağrı kağıtlarından Necmettin Bilal Erdoğan'a ait olanın 26 Aralık 2013'te internette yer alması, İstanbul Adliyesi'nde odasının bulunduğu bölümde birçok gazetecinin bulunması, Cumhuriyet Başsavcısının ve Başsavcıvekilinin soruşturmayla ilgili olarak bir kısım işlemlerin yapılmaya başlandığını görsel basından öğrenmesi, soruşturma konusuyla ilgili olarak İstanbul Emniyeti'nde dahi ayrıntılı bilgi bulunmadığı halde, soruşturmaya ilişkin bilgilerin basında yer almasını sağlayarak, basına bilgi sızdırmak suretiyle gizliliğe riayet etmediği belirlenmiştir."
Kararın, eski hakim Süleyman Karaçöl ile ilgili bölümünde şu ifadeler yer aldı: ''Süleyman Karaçöl'ün ise İstanbul TMK 10. maddesi ile görevli Cumhuriyet Başsavcıvekilliğinin ilgili dosya sırasına kayıtlı 'Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak ve yönetmek, kurulan örgüte üye olmak, ihaleye fesat karıştırmak, nüfus ticareti, rüşvet, kamu malına zarar vermek' suçlarından Cumhuriyet Savcısı Muammer Akkaş tarafından yürütülen soruşturmada, şüphelilerin üzerlerine atılı suçu işlediklerine dair kuvvetli şüphe bulunması ve delilleri karartma durumu bulunduğu gerekçesiyle 25 Aralık 2013'te saat 09:23'te UYAP üzerinden yapılan talebi, saat 10:39'da açarak ekranında kararı oluşturduğu, CMK'nın 128. maddesi gereğince sanığa ve şüpheliye ait mal varlığına tedbir koyabilmek için aranılan suçun işlendiğine dair kuvvetli şüphenin olup olmadığı, mal varlığının bu suçtan elde edilip edilmediği hususlarında hiçbir inceleme ve araştırma yapmadan, UYAP sistemine kaydedilmeyen Cumhuriyet Savcılığı uhdesinde mühürlü torba içinde bulunan soruşturma evrakı getirtilip incelenmeden, ancak talep yazısının okunarak kararın yazılmasına yetebilecek 24 dakika gibi kısa bir sürede CMK'nın 128. maddesine aykırı bir şekilde gerçek ve tüzel kişi adına kayıtlı tüm mal varlığına el konulmasına karar verdiği yazılı kanıtlardan anlaşılmıştır.''
Şüpheli avukatları tarafından sunulan dilekçelerde, delil toplanılması ve tanık dinletilmesi taleplerinde bulunulduğu belirtilen kararda, soruşturma evrakı içerisinde bahsi geçen İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın dosyasında konu ile ilgili belgelerin talep ve kararların tasdikli suretlerinin bulunması, yine isnat olunan suçlamalar ile ilgili soruşturma evrakı içerisinde iddianame tanzim edildiği kaydedildi.
Mahkeme kararında, kamu davası açılması için yeterli kuvvette tanık beyanlarının bulunduğunu, mevcut delillerin son soruşturmanın açılması için yeterli olduğu, bu nedenle ek delil toplama taleplerinin kabul edilmemesine karar verildiğini bildirdi.
Cumhuriyet Savcısı Cihan Yıldız da mütalaasında, dosya içeriği ve hukuksal nedenler gözönüne alınarak şüpheliler hakkında atılı suçlardan kamu davası açılması için yeterli şüphenin bulunduğunu belirterek, son soruşturmanın açılmasın ve dosyanın Yargıtay'da ilgili ceza dairesine gönderilmesini istedi.
Mahkeme heyeti, Muammer Akkaş hakkında ''görevi kötüye kullanma'', Süleyman Karaçöl hakkında ise ''görevi ihmal'' suçlarından hazırlanan iddianamelerle ilgili oy birliğiyle ''son soruşturmanın açılması''na karar verdi.
Mahkeme, şüpheli Celal Kara hakkında ise ''görevi kötüye kullanma'' suçundan hazırlanan iddianame ile ilgili ''son soruşturmanın açılması'' kararını oy çokluğuyla aldı. Mahkeme, dosyaları Yargıtay'a gönderilmesine hükmetti.
Akkaş, Karaçöl ve Kara, haklarındaki suçlamaların işlendiği tarihte birinci sınıf hakim ve savcı oldukları için ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay'da yargılanacak.
-İddianamelerden
İddianamede, eski savcı Akkaş'ın ''görevi kötüye kullanma'' suçundan 3 yıl, eski hakim Süleyman Karaçöl'ün ise ''görevi ihmal'' suçundan 2 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması istenmişti.
Savcı Celal Kara için ayrıca düzenlenen iddianamede ise ''görevi kötüye kullanma'' suçundan 3 yıla kadar hapis cezası talep edilmişti.
-Meslekten ihraç edilmişlerdi
Cumhuriyet Savcısı Muammer Akkaş, İstanbul Cumhuriyet Savcısı olarak görev yaparken, Tekirdağ Cumhuriyet Başsavcılığı'na savcı olarak atanmıştı. Tekirdağ Cumhuriyet Savcısı olarak görev yapan Akkaş, HSYK tarafından tedbiren görevden uzaklaştırılmıştı.
Hakim Süleyman Karaçöl ise İstanbul Sulh Ceza Mahkemesi'nde hakimken Kütahya Cumhuriyet Başsavcılığı'na hakim olarak atanmıştı. Karaçöl de HSYK tarafından görevinden tedbiren uzaklaştırılmıştı.
Cumhuriyet Savcısı Celal Kara ise İstanbul Cumhuriyet Savcısı olarak görev yaparken Afyonkarahisar Cumhuriyet Başsavcılığı'na savcı olarak atanmıştı. Afyonkarahisar Cumhuriyet Savcısı olarak görev yapan Kara, HSYK tarafından tedbiren uzaklaştırılmıştı.
HSYK 2. Dairesi, 12 Mayıs'ta savcılar Zekeriya Öz, Celal Kara, Muammer Akkaş, Mehmet Yüzgeç ile hakim Süleyman Karaçöl'ün meslekten ihracına karar vermişti.