TURGUT ÖZAL'A YAZDIĞI MEKTUP BİR DÖNEME DAMGASINI VURMUŞTU
Erol Simavi, Hürriyet gazetesinin sahibi olduğu 1988 yılında dönemin Başbakanı Turgut Özal'a hitaben bir mektup yazmış, o mektup 19 Nisan 1988 tarihli Hürriyet Gazetesinde yayınlanmıştı. Simavi, 1983'ten itibaren iktidarda olan Özal'ın Hürriyet gazetesinin yayınları nedeniyle yaptığı serzenişlere, tepki gösteriyor ve Özal'ı değişmekle ve basına müdahaleyle suçluyordu. O mektup medyanın siyasete yaptığı sivil darbe olarak yorumlanmış ve yıllarca tartışılmıştı. O mektubun arkasında askeri vesayetin olduğunu söyleyenler de oldu uluslararası sermayenin olduğunu söyleyenler de…
ÖZAL'A TEHDİT İFADELERİ
O mektup'ta Simavi'nin kullandığı bir ifade yıllardır tartışmaya açık. Erol Simavi, Özal'a "üzerine basa basa söylüyorum: Bizler hancıyız, sizler öyle de, böyle de yolcu..." diyordu. Hürriyet Gazetesi'nin siyasete doğrudan müdahalesi o tarihten bu yana kesintisiz devam etti.
ÖZAL SUİKASTİNİN ARKASINDA EROL SİMAVİ Mİ VARDI?
Simavi'nin Özal'a yönelik tehdit içeren "biz hancıyız, siz yolcu" ifadesini kullandığı o mektubun yayınlanmasının üzerinden 2 ay geçtikten sonra Türkiye, Başbakana yönelik suikast girişimiyle sarsıldı. 18 Haziran 1988 günü Başbakan Turgut Özal, Anavatan Partisinin olağan genel kurulunda kürsüde konuşma yaparken silahlı saldırıya uğradı.
AHMET ÖZAL'DAN ÇARPICI İDDİA
Sonraki dönemlerde merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın oğlu Ahmet Özal, 1988 yılında babasına yönelik suikast girişiminin arkasında Hürriyet'in sahibi Erol Simavi'nin olduğu iddiasında bulundu.
ÇETİN EMEÇ CİNAYETİ
Turgut Özal'a yönelik suikast girişimi ve Çetin Emeç cinayetinin ardından Erol Simavi'nin Hürriyet Gazetesini satarak, ülkeyi terk etmesi kafalarda soru işaretleri bırakmıştı. Hatta bu konularla ilgili Ahmet Özal'ın ortaya attığı iddialar üzerine 2010 yılında Reha Muhtar Vatan Gazetesindeki köşesinde Erol Simavi'ye bazı sorular yöneltmişti.
SİMAVİ'YE SORULAR
İşte Reha Muhtar'ın 16 Şubat 2010 tarihinde Vatan Gazetesindeki köşesinde Simavi'ye yönelttiği sorular:
1) Erol Simavi, niçin aradan geçen 20 yıl içinde bir kez olsun aileyi arayıp, başsağlığı bile dilemedi?.. Bu normal bir davranış mı?
2) Erol Simavi, Emeç suikastından bir süre sonra neden Hürriyet'i apar topar satıp, tamamen İsviçre'ye yerleşti?
3) Simavi'nin Hürriyet'i satışıyla, Çetin Emeç suikastı arasında bir bağlantı var mı?.. Simavi kendisine yönelik bir saldırı olacağından mı korktu?
4) Turgut Özal'a yapılan suikast, Çetin Emeç suikastı ve Erol Simavi'nin apar topar Hürriyet'i satıp İsviçre'ye gidişi arasında bir bağlantı var mı?..
İSRAİL İLE BAĞLANTISI VAR MIYDI?
Hürriyet Gazetesi ile İsrail arasında bağlantı olduğu yıllardır konuşulur. Simavi'nin Hürriyet'i kurduğu yıl olan 1948 aynı zamanda İsrail Devletinin kurulduğu tarihtir. Ve Burla Biraderler'in Simavi'ye sattığı matbaa ve Hürriyet'in o matbaada basılması, söz konusu bir İsrail ilişkisi olarak değerlendirilmişti.
EMİN ÇÖLAŞAN'A RÖPORTAJI, MASONLUK AÇIKLAMASI
Simavi, 1988 yılında Emin Çölaşan'la gerçekleştirdiği söyleşide mason olduğunu itiraf etmişti.
İşte röportajın o bölümü:
Çölaşan: Efendim, sizin mason olduğunuzu duymuştum. Masonlar genelde kendilerini gizlerler. Gerçekten mason musunuz? Yoksa masonlukla hiç ilginiz yok mu?
Simavi: Eminciğim iyi ettin bu soruyu sormakla. Şekerim ben, 27 yaşında mason oldum. Türkiye'nin en genç masonuydum. 30 yaşında üstad, 31 yaşında İstanbul Büyük Locası Başkanı oldum ve 33 yaşıma kadar başkanlık yaptım. Sonra bir gün bizim bağlı olduğumuz İskoçya Büyük Locası'nın en büyük üstadı buraya geldi... Üst makama masonlukta obediyans denir. Bağlılığı, bağımlılığı ifade eden fransızca bir kelimedir bu. Bizim o en büyük üstat bir İngiliz... Meğerse benden de gençmiş! Adamla karşılaşınca bir tuhaf oldum. Ama ben masonlukta çok çalıştım çok şeyler öğrendim. Müthiş sabırlı bir insan oluşumun sebebi, tamamen mason oluşumdandır. Masonlara 'dinsiz' derler... Her işin başında onların olduğunu söylerler. Bunlar gülünç iddialardır. Masonluk her dine saygı gösterir. Nitekim Ramazanlar'da bizim biraderlerin neredeyse dörtte üçü oruçlu olduğu için locadaki toplantıların saatini öne alırdık. Konuşmaları da uzatmamaya bakardık. Maksat toplantımız erken bitsin ki biraderler de aşağı salondaki iftar sofrasına yetişebilsin. Geçmişe baktığımızda da masonlar arasında padişahlar vardır, şeyhülislamlar vardır... İlk mason olacağın vakit insanı oraya gözü kapalı getirirler. Bazıları zanneder ki masonluğun şartı Allah'a ve dine inanmamaktır. Kendisine bu konuda soru sorulur. Cevap,
'Ben Allah' tanımıyorum, dine inanmıyorum' olursa bunlar hemen yine gözü kapalı olarak binadan çıkartılırlar. Bir daha da gelemezler. Allah'a inanmayan, dini tanımayan insan mason olamaz. Ama sadece kendi dinine değil, Allah'ın birliğine inanan, her dine saygı göstereceksin. Zaten müslümanlığın şartı da bu değil mi? Biz, her dine saygılıyızdır.
TÜRKEŞ İDDİASI
Simavi o röportajda Alpaslan Türkeş'le ilgili iddialar da ortaya atmış ve "27 Mayıs ihtilali olmuştu. 9 Kasım 1960 Çarşamba günüydü. Sıkıyönetimden aradılar. Milli Birlik Komitesi üyesi Albay Alparslan Türkeş görüşmek istiyormuş. Florya'ya gittik. Komite içinde darbe yapacaklarını anlattı. Mason olduğumu öğrenince, kendisini de masonluğa almamız için ısrar etti" ifadelerini kullanmıştı.
EROL SİMAVİ KİMDİR?
1930 doğumlu olan Erol Simavi Sedat Simavi'nin oğludur. 1949'da Işık Lisesi'ni bitirdi. Babasının ölümünden (1953) sonra ağabeyi Haldun Simavi ile birlikte Hürriyet gazetesinin yönetimini üstlendi. 1971'de Haldun Simavi'nin Veb Ofset grubunu oluşturarak ayrılmasından sonra gazete tümüyle onun yönetimine geçti. Hürriyet'in yanında Kelebek, Hafta Sonu, TV'de 7 Gün, Çarşaf, Gong, Gösteri gibi kendi alanında başarılı birçok yayını da gerçekleştirdi.
Önce 1993 yılında Hürriyet'in yüzde 25'lik hissesisini Erol Aksoy'a satan Simavi, geri kalan hisseleri de 1994 yılında Aydın Doğan'a satarak medya sektöründen çekildi. 8 Haziran 2015 tarihinde hayatını kaybetti.[1] Kanlıca Mezarlığı'na defnedildi.
Kaynak: SABAH.COM.TR