Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başbakanlığı döneminde çalışma ofisine "böcek" olarak adlandırılan dinleme cihazı konulmasıyla ilgili 13 kişi hakkında açılan davada esas hakkındaki görüşünü açıklayan SavcısıŞaban Yavuz, sanıklardan Sedat Zavar ve İlker Usta'nın "kamu görevlisinin haberleşmenin gizliliğini ihlali" ve "siyasi ve askeri casusluk" suçlarından 23'er yıl, TÜBİTAK eski Başkan Yardımcısı Hasan Palaz'ın ise aynı suçlara yardımdan 9 yıl 6 aya kadar hapsini talep etti.
Firari 3 sanık hakkındaki dosyanın ayrılması talebinde bulunan savcı, 7 sanığın atılı suçlardan beraatını istedi.
Ankara 7. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu sanıklar İlker Usta ve Sedat Zavar, başka suçtan tutuklu sanık Hasan Palaz, bazı tutuksuz sanıklar ve avukatları, "müşteki" Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın avukatları ile "müşteki" Başbakanlığın avukatı katıldı.
Savcı, esas hakkındaki görüşünü açıkladı
Esas hakkındaki görüşünü açıklayan Cumhuriyet Savcısı Şaban Yavuz, dosyanın sürüncemede kalmaması için haklarında yakalama kararı bulunan sanıklar Özdoğan ve Çiğci ile gıyabi tutuklu sanık Demir hakkındaki dava dosyasının ayrılmasını isterken, eski Başbakanlık Koruma Dairesi Başkanı Mehmet Yüksel, suç tarihinde Erdoğan'ın Yakın Koruma Müdürlüğünü yapan Zeki Bulut ile Hurşit Gölbaşı, Ahmet Türer, Seyit Saydam, Harun Yavuz ve İbrahim Sarır hakkındaysa atılı suçları işlediklerine dair mahkumiyetlerine yeterli, şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği gerekçesiyle beraat talebinde bulundu.
Savcı Yavuz mütalaasında, suç tarihinde Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı Teknik Şubede görevli polis memuru İlker Usta ve aynı şubenin Müdür Yardımcısı Sedat Zavar'ın, eylem birliği içerisinde, Erdoğan'ın Keçiören'deki çalışma ofisinde 28 Aralık 2011'de, Çankaya'daki Resmi Konut makam odasında ise bir gün sonra MİT görevlilerince bulunan dinleme cihazlarını, çoklu prizlerin içine yerleştirdiklerini ifade ederek, cihazlarla Başbakanın telefon görüşmelerinin yanı sıra aleni olmayan konuşmalarının da dinlenebildiğine işaret etti.
Ayrıca bu ortamda gerek telefon ve gerekse diğer görüşmelerin, devletin güvenliği veya iç ve dış siyasal yararları bakımından niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri de içerebileceğini vurgulayan Savcı Yavuz, sanıkların bu şekilde dinleme cihazlarını yerleştirdikleri tarihten, bulunma tarihine kadar olan sürede, Erdoğan'ın haberleşme gizliliğini ihlal ettikleri, aleni olmayan konuşmalarını rızası olmaksızın aletle dinlemiş oldukları, bu şekilde tek bir fiille birden fazla farklı suçun oluşmasına yol açtıklarını kaydetti.
Yavuz, bu sebeplerle Zavar ve Usta'nın "kamu görevlisinin haberleşmenin gizliliğini ihlali" ve "siyasi ve askeri casusluk" suçlarından 23'er yıla kadar mahkum edilmelerini istedi.
Savcı Yavuz ayrıca, sanık Palaz'ı da dinleme cihazlarının yerleştirilmesi sırasında teknik destekte bulunmak ve TÜBİTAK'taki rapora etki ederek, cihazların bulunmasından sonra, yerleştirilme tarihlerinin tespitini engellemek, böylece sanıkların fiillerine yardım etmekle suçlayıp, 9 yıl 6 aya kadar hapsini talep etti.
Mahkeme heyeti, İlker Usta ve Sedat Zavar'ın tutukluluklarının devamına, bazı sanık avukatlarına esas hakkındaki savunmalarını yapmaları için süre verilmesine ve sanık Ahmet Türer hakkındaki adli kontrol kararının kaldırılmasına karar vererek, duruşmayı 26 Haziran 2015, saat 10.00'a bıraktı.