"VATANDAŞ OLARAK MAĞDUR DURUMDAYIM"
Şikayetçi Doğan Kasadolu, "Korkmaz Yiğit ve Sema Cıngıllıoğlu ile ilgili şikayetim bulunmaktadır. Hileli iflas ve mal kaçırma ile ilgili suçlardan dolayı bir vatandaş olarak mağdur durumdayım. Bireysel bir mağduriyetten bahsedilmese de toplum olarak mağdur olduk. Bunun dışında Korkmaz Yiğit'ten 2 ayrı dava nedeniyle 4 bin TL vekalet ücreti alacağım var. Bu alacağım bana icra dosyasına farklı kişiler tarafından yatırılmıştır. Bu süreç içerisinde iflas masası oluştuğundan dolayı iflas masası tarafından bana yatırılmamasından dolayı bu parayı iade ettim. İflas masası hesabına yatırdım. Dolayısıyla iflas masası tarafından bana yatırılmış bir para yoktur. Sanıklar Sema Cıngıllıoğlu ve Korkmaz Yiğit'ten şikayetçiyim. Mal kaçırma suçuna katılan diğer sanıklardan da şikayetçiyim. Davaya katılmak istiyorum" dedi.
BANKALARLA İLGİLİ İSTİHBARAT TOPLAMA GÖREVİ VERİLMİŞ
Kasadolu, "Korkmaz Yiğit, Kemal Gülman'ın adamı olduğum yönünde iddiada bulunmaktadır. Kemal Gülman ile herhangi bir ilişkim bulunmamaktadır. İş adamıyım. O tarihte Cumhurbaşkanı olan Ahmet Nejdet Sezer, Devlet Denetleme Kurulu'ndan Süreyya Turgut vasıtasıyla bankalarla ilgili istihbarat toplamam için görev verdi. Piyasadaki durumun araştırılması için istemde bulunmuştur. Bu istemin gereği olarak gerekli araştırmaları yaptım. Vatan sevgisiyle hareket ettim. Tek amacım plaket almaktı onu da TMSF verdi" diye konuştu.
"NE İSTİYOR BU İNSAN BENDEN?"
Sanık Korkmaz Yiğit ise "Hayatımda hiç tanımadığım, görmediğim, bilmediğim bir insan 8 yıldır sizinle niye uğraşır? Bu insanı hiç görmedim. Farkında olmadan bu insana ne yaptım. Ayağına mı bastım? Ne istiyor bu insan benden? Doğan Kasadolu benle alakalı olarak 'Korkmaz Yiğit , Ergenekon'un Allahı'dır ama dokunulmazlığı var. Üzeyir Garih'i Korkmaz Yiğit öldürdü' diyor. Arkasından Adalet Bakanlığı'na suç duyurusunda bulundu. Adalet Bakanlığı bu insanla ilgili Cumhuriyet Savcılığına 'Bu adamın akli dengesi yerinde midir?' diye bir dilekçe gönderdi. Bu adam yüzünden bugüne kadar 50-60 savcıya ifade verdim" dedi.
"DEVLETE BORÇLARINI ÖDESİN"
Şikayetçi Doğan Kasadolu da, "Korkmaz Yiğit'i tanımıyorum. Sadece Sema Cıngıllıoğlu ile ilgili bir problem yaşamıştım. 2006'da bir saldırıya uğradım. Bu saldırı sonucu bana güvenlik sağlandı. Korkmaz Yiğit'ten talebim devlete olan borçlarını ödemesidir." dedi.
Mahkeme heyeti, şikayetçi Doğan Kasadolu'nun doğrudan zarar gören konumunda olmadığı gerekçesiyle katılma talebini reddetti. Heyet, Kemal Gülman'ın TMSF ile yapmış olduğu anlaşmanın bir örneğinin celbi için müzekkere yazılmasına karar vererek duruşmayı erteledi.
İDDİANAMEDEN
İstanbul Cumhuriyet Savcısı Erdal Bağcı tarafından Kormaz Yiğit ve Alp Gürkan'ın da arasında yer aldığı 17 sanık hakkında hazırlanan iddianamede, Maliye Bakanlığı Denetim Kurulu Başkanlığı'nın 17 Nisan 2013 tarihli araştırma ve inceleme raporu ile toplanan delillere göre tacir sıfatına haiz Korkmaz Yiğit'in İstanbul 8'inci Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 23 Ekim 2008 tarihli kararı ile iflasına karar verildiği belirtiliyor. Yiğit'in borçlarını ödemediği, alacaklılarını zarara sokmak kastıyla mevcudunu gizlemek ve eksiltmek maksadıyla suç işlemek için örgüt oluşturduğu ifade ediliyor. Diğer şüphelilerin oluşturulan bu örgüte üye oldukları ve bu çerçevede Korkmaz Yiğit'in tapu işlemlerinde şüpheli Mehmet Erdoğan'ın adını göstermek suretiyle İstanbul Avcılar'da Ispartakule Tahtakale mevkilerinde Yoluç ailesinden bazı gayrımenkulleri aldığı iddia ediliyor.
Korkmaz Yiğit'in Mehmet Erdoğan üzerinden gelir getirici ticari faaliyetlerde bulunduğu, bu şekilde Mehmet Erdoğan adına gösterilmek suretiyle elde ettiği ticari gelir mahiyetindeki taşınmazların yine Mehmet Erdoğan üzerinden satışını yaptığı, bu fiile diğer şüphelilerin de katıldığı kaydediliyor. Suç tarihi olarak 2007-2011 yılları arasının gösterildiği iddianamede, müşteki-şüpheli Salih Alpaslan'ın şikayet dilekçesinde, Korkmaz Yiğit, Mehmet Erdoğan ve Alp Gürkan'ın da arasında bulunduğu 11 kişi ile bazı şirket yetkilileri hakkında suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, hileli iflas, birden fazla nitelikli dolandırıcılık, tehdit suçlarından dolayı şikayetçi olduğu belirtiliyor. Şüphelilerin bu eylemlerini örgütün korkutucu gücü ile yaparak hileli satışlar ile vergi kaçırdıklarını, "Banker Kastelli" adıyla tanınan Abidin Cevher Özden'in intiharına sebebiyet verdiklerini iddia ettiği ifade ediliyor. İşadamları Korkmaz Yiğit ve Alp Gürkan'ın da aralarında bulunduğu 17 sanığın, "suç örgütü kurmak", "hileli iflas" ve "nitelikli dolandırıcılık" gibi suçlardan 6 yıldan 18 yıla kadar değişen hapis cezalarına çarptırılması isteniyor.