Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Kırmızı Kitap olarak bilinen Milli Güvenlik Siyaset Belgesi'nde paralel yapıya ilişkin güncellemenin yapılacağı tarihi MGK toplantısı öncesinde paralel yapıya ilişkin sert mesajlar verdi. Gıda Tarım ve Hayvancılık tarafından 7,5 milyar TL'lik yatırımla gerçekleşen 13 bin 308 tesisin tanıtım törenine katılan Erdoğan burada yaptığı konuşmada "Bu vatanın ekmeğini yiyip, onun imkanlarıyla okuyarak bir yere gelenlerin, milletten topladıklarıyla semirenlerin, yurtdışındaki sırça köşklerinde ihanet çeteleri kurup Türkiye'yi sırtından hançerlemesine göz yummayacağız. Bin yıldır bu coğrafyayı bize vatan yapmamak için başvurmadık yol bırakmayanların dümen suyuna girmiş olanları, bu topraklar kabul etmez" dedi. Erdoğan özetle şunları söyledi:
VATANIMIZA SAHİP ÇIKACAĞIZ : Vatansız insan, köksüz insandır. Köksüz insan da rüzgarın önünde savrulan yaprak misali nereye gideceği, nereye varacağı, nerede çürüyeceği belli olmayan varlığa dönüşür. Türkiye bizim vatanımız. Taşıyla, toprağıyla, kurduyla, kuşuyla, baharıyla, kışıyla yani her şeyiyle bu topraklar bizim ezeli ve ebedi toprağımız, vatanımız. Vatanımıza sahip çıkacağız. Bu toprakların hiçbir örgüt tarafından, hiçbir hain tarafından kirletilmesine izin vermeyeceğiz.
SEMİRENLERE GÖZ YUMMAYACAĞIZ : Bu cennet vatanı, bu mübarek toprakların üzerinde bin yıldır kardeşçe yaşayan vatandaşlarımızı bölmek isteyenlere asla izin vermeyeceğiz. Bu vatanın ekmeğini yiyip, onun imkanlarıyla okuyarak bir yere gelenlerin, milletten topladıklarıyla semirenlerin, yurtdışındaki sırça köşklerinde ihanet çeteleri kurup Türkiye'yi sırtından hançerlemesine göz yummayacağız. Türkiye'nin AB'nin meclislerinde, Amerika'da şurada buradaki senatoda, parlamentolarda arkasından vurma gayreti içinde olanlara göz yummayacağız. Bu millet kendi kaderini kendi parlamentosunda milli iradesiyle belirleyen bir millettir. Ve bizim kaderimize farklı parlamentolardan hükmetmek isteyenlere evelallah bu parlamento bugüne kadar cevap vermediği gibi bundan sonra da onların beklediği istikamette hiçbir zaman beklentilerine aynı şekilde cevap vermeyecek, tam aksi cevap verecektir.
TOPRAK KABUL ETMEZ: Bin yıldır bu coğrafyayı bize vatan yapmamak için başvurmadık yol, gerçekleştirmedik zulüm bırakmayanların dümen suyuna girmiş olanları, bu topraklar kabul etmez. Yaşarken de kabul etmez, öldükten sonra da kabul etmez. Onun için toprakları nasıl bütünleştiriyorsak, toplulaştırıyorsak bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, hep beraber Türkiye olacağız.
BU TOPRAKLAR KENDİNİ SATANA CEZASINI VERİR: Unutmayın toprağın hafızası coğrafyanın hafızası insanınkinden daha güçlüdür. Kendisini seveni, kendisine hizmet edeni ödüllendiren bu topraklar, kendisini satanın cezasını da mutlaka verir. Siz dere yatağına ev yaparsanız tabiat gelir sizden hakkını alır. Niçin, siz oraya ev yapmakla tabiatın hakkını gasp ediyorsunuz. Bu ülkenin geleceğinin önüne set çekmek isteyenler, bu millete tuzak kuranlardan da bu coğrafya hakkını söke söke alır.
ALLAH'TAN BAŞKA GALİP YOKTUR: Bugün Türkiye kritik bir dönemin eşiğinde bulunuyor. Bölücü terörden paralel ihanet çetesine kadar birçok tehditle karşı karşıyayız. Türkiye'nin bölgedeki kardeşleriyle kucaklaşmasını hazmedemeyenler çevremizi ateş çemberiyle kuşattı. Bunların arkasında kimlerin olduğunu, hangi hesapları güttüklerini de çok iyi biliyoruz. Ama şunu da iyi biliyoruz; La Galibe İllallah... Nedir anlamı? Allah'tan başka galip yoktur. Bütün hesapların üzerinde bir hesap vardır, onu da ancak Allah bilir. Biz çalışacağız mücadele edeceğiz, durmadan duraksamadan hak bildiğimiz yolda ilerleyeceğiz. Tevekkülün anlamını en iyi sizler bilirsiniz. Üzerimize düşenleri yapıp sonra tevekkül edeceğiz. İnandığım için, üstün olduğumuz için müjdesinin gerçekleşeceği günün yakın olduğunu biliyorum. 78 milyon insanımızın her biriyle birlikte en çok da sizlerle birlikte bize müjdelenen zafere yürümeyi sürdüreceğiz.