Tunceli'nin Hozat ilçesi Karabakır köyünde Baran ve Canan ailelerinin iddiasına göre, 1938 askeri harekatı sırasında aralarında çocuk, kadın ve yaşlıların da bulunduğu 24 kişilik bir grup topluca yakılarak öldürüldü.
Büyüklerinden katliamı öğrenen Baran ve Canan ailesi, olayın olduğu alanda anıt mezar yapma girişiminde bulununca kazı yapılan alanda çok sayıda kemikle karşılaştı. Anıt mezar yapımını durduran Hüseyin, Cihan ve Celal Baran, avukatları Cihan Söylemez aracılığıyla Hozat Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvuruda bulunarak alanda inceleme yapılmasını istedi. Talebi değerlendiren Başsavcılık, iddia edilen olayın 1938 yılına ait olduğunu belirterek, "zamanaşımı" ve "toplu mezarın açılması konusunda görevli ve yetkili olmadığı" gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verdi.
Taleplerinin reddedilmesi üzerine aile, Erzincan Ağır Ceza Mahkemesi'ne itirazda bulundu. Ailenin itirazını yerinde bulan mahkeme, ölüm tarihi ve ölüm sebeplerine ilişkin herhangi bir araştırma ve teknik bir inceleme yapılmaksızın kemiklerin 1938'e ait olduğunun kabul edildiğini ve etkin bir soruşturma yapılmadığını ifade ederek, "kovuşturmaya yer olmadığına" ilişkin kararı kaldırdı.
Hozat Cumhuriyet Başsavcılığı'nın ikinci kez kovuşturmaya yer olmadığına dair karar vermesi üzerine dava, Tunceli Sulh Ceza Mahkemesi'ne taşındı. Davayı gören Tunceli Sulh Ceza Mahkemesi mezarların açılması ve kimliklerin tespiti yönünde karar aldı.
Tunceli Sulh Ceza Mahkemesi'nin verdiği karar doğrultusunda Hozat ilçesi Karabakır köyünde bulunan toplu mezar, Cumhuriyet Başsavcılığı ve bilirkişi nezaretinde bugün açılacak.
Toplu mezar açılışına İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan bir adli antropolog ve bir adli tıp uzmanından oluşan iki kişilik bilirkişinin yanı sıra gözlemci olarak da Kocaeli Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ümit Biçer ile adli tıp uzmanı doktor Semih Yıldırım da gözlemci olarak katılacak.
Açılacak olan mezar, Dersim katliamı sırasında açılacak ilk toplu mezar olma özelliğine sahip.