Yeniakit Yazarı Ersoy Dede, Diriliş Postası Genel Yayın yönetmeni Hakan Albayrak'a hitaben bir yazı kalem aldı.
İşte o yazıdan bazı başlıklar:
ERDOĞAN BAŞBAKANLIĞA NEDEN DÖNSÜN?
Kriteri 'Hakan Albayrak' üzerinden koyduğun vakit yaya kalıyoruz elbette.. Hakan Albayrak; 'Reis' dediği Tayyip Erdoğan için; 'Bazen hayal kurmayı bitirmeden siz o işi yapmış oluyorsunuz ve ben de böyle ortada kalıyorum'diyordu.. Çıtayı buraya kendi elleriyle koydu yani.. Şimdi ise 'dost ricası' başlıklı yazılarla başında olduğu gazeteden çeşitli ikazlarda bulunuyor.. Sadece ikazlarda da bulunmuyor.. Yol da gösteriyor.. Akıl da veriyor.. "…. Abdullah Gül yeniden Cumhurbaşkanı, Recep Tayyip Erdoğan yeniden Başbakan, Ahmet Davutoğlu yeniden Dışişleri Bakanı olsun…" falan diyor.. Niye Başbakanlığa geri dönüyor Erdoğan ya hu?.. Abdullah Gül neden durup dururken yeniden Cumhurbaşkanı oluyor?... Bunlara kim karar veriyor?.. Diriliş Postası'nın yazı işlerinde mi biçiliyor bu vazifeler?..
SEVGİSİNDEN ZERRE ŞÜPHE DUYMAYACAĞIM HAKAN ABİDEN BİR RİCAM OLACAK
Üstelik de Hakan Albayrak ilk defa söylemiyor. Önce bir paragraflık bir analizle giriş yapıyor, ertesi gün tam sayfa yazı yazıyor.. Ne istiyor?.. 'Fitne çıkmasın'… Kimden istiyor?.. 'Reis' diye seslendiği Cumhurbaşkanı'ndan.. Her iki cümlesinden birinde yine öve öve bitiremiyor.. Ama nihayetinde diyor ki; 'yapma böyle'… Merkez Bankası'nda böyle yapma.. Hakan Fidan olayında böyle yapma.. PKK meselesinde böyle yapma.. Bize hadis-i şerifte öğütlenir ki; ".. fitne devrinde duran, yürüyenden; oturan da durandan hayırlıdır.." Buna bakarak diyoruz ki 'oturalım', ama olmuyor.. Sevgisinden zerre şüphe duymayacağım Hakan Abi bile bir şey rica edeceği vakit Cumhurbaşkanı'ndan ediyor..
HAKAN ALBAYRAK'IN ÖMRÜ ÜMMET VE MİLLET DAVASIYLA GEÇMİŞTİR
Ben bir Hakan Albayrak'a baktım.. Bir de mesela Melih Gökçek'e.. Dedim ki acaba kim daha fazla karşılıksız, beklentisiz sevebilir ki Erdoğan'ı.. Melih Gökçek mi?.. Gökçek'i bilemem ama Hakan Albayrak kadar sevebileceğini zannetmiyorum.. Ne bir ihale almışlığı vardır ne haketmediği halde bir gazetede köşesi yayınlanmıştır. En 'hükümete yakın' gazetede bile, en düşük skaladan telif ödenmiştir Hakan Albayrak'a.. Ömrü ümmet kavgasında millet davasında geçmiş, hayatının her anında mücadeleye devam etmiştir. Davasının lideri Başbakan olduğunda da Cumhurbaşkanı olduğunda da kendisine 'kıyak' bir danışmanlık verilip yalılarda, köşklerde bir eli yağda bir eli balda bir yaşam sunulmamıştır.. Tezatını yazmayacağım. Ama derse ki eğer Hakan Albayrak; "Ben karşılıksız sevdim o adamı kardeşim", bir kişi de çıkıp aksini iddia edemez..
HAKAN ALBAYRAK BUNLARI DA YAZSIN LÜTFEN
Hâl bu hâl iken e be Hakan Abi, nazın geçebildiği için mi sadece Erdoğan'dan istiyorsun.. Mesela desen ki; "Erdoğan istemediğini söylediği halde Hakan Fidan'ın milletvekili adaylığı konusunda neden ısrar ediyorsunuz?..".. Ya da desen ki; ".. siyasi sorumluluğu seçimle gelmiş bir lider olarak Erdoğan'da olduğu halde neden faiz kararı konusunda bu kadar açık ve belirgin bir tavır alıyorsunuz?"… veyahut, ".. netameli bir konu çözüm süreci. Daha PKK da silahı bırakmamışken 'taviz' gibi görülebilecek bir talebi koşulsuz yerine getirmek için Beştepe'yi neden karşınıza alıyorsunuz?..".. Ben diyorum ki Diriliş Postası'nda; "Yapma Böyle Allah Aşkına" başlıklı birkaç yazı daha çıksa, ne güzel olur.. Kalın sağlıcakla..
Ersoy Dede/Yeniakit