''Ülke halklarının, demokrasi, özgürlük, kardeşlik ve onurlu barışı için yürüttükleri mücadelenin bugün tarihi bir eşikte olduğunun'' öne sürüldüğü mesajda, şunlar kaydedildi:
''Kırk yıllık hareketimizin acılarla dolu geçen bu mücadelesi, boşa gitmediği gibi aynen sürdürülemez bir aşamaya da varmış bulunmaktadır. Tarih ve halklarımız bizden dönemin ruhuna uygun bir demokratik çözümü ve barışı talep etmektedir. Bu temelde tarihi Dolmabahçe Sarayı'nda, hepimizce resmen ilan edilen 10 maddelik deklarasyon temelinde yeni bir süreci başlatma görevi ile karşı karşıyayız.
Deklarasyon gereği ilkelerde mutabakat oluşmasıyla birlikte PKK'nın Türkiye Cumhuriyeti'ne karşı yaklaşık kırk yıldır yürüttüğü silahlı olan mücadeleyi sonlandırmak ve yeni dönemin ruhuna uygun siyasal ve toplumsal strateji ve taktiklerini belirlemek için bir kongre yapmalarını gerekli ve tarihi görmekteyim.
Umarım ilkesel mutabakata en kısa sürede varıp Parlamento üyeleri ve İzleme Heyetinden teşkil edilen bir hakikat ve yüzleşme komisyonundan geçerek, bu kongreyi başarıyla realize etme durumunu yaşarız. Bu kongremizle birlikte artık yeni bir dönem başlamaktadır.''
Önder, "Bu yeni dönemde, Türkiye Cumhuriyeti dahilinde özgür ve eşit anayasal yurttaşlık temelinde demokratik kimlik sahibi demokratik toplum olarak, barış içinde ve kardeşçe yaşama sürecine giriyoruz" ifadesini paylaştı.
Ortadoğu üzerindeki emellerinden vazgeçmeyen emperyalist güçlerin yol açtığı son zorbalığın DAEŞ görüntüsünde ortaya çıktığı belirtilen mesajda,"Özgürlüğe kanat çırpan kadınlar ve gençler ekonomik, sosyal, siyasal ve güvenlik alanlarında özgürlük ve eşitlik mücadelesinde en aktif bir biçimde yer almaya ve başarmaya" davet edildi.
Mesajda, "Hem bölgemiz için hem de uluslararası dünya için büyük anlamı olan Kobani direnişini ve zaferini selamlıyorum. Bu temelde gelişen 'Eşme ruhunu' halklarımız arasında yeni tarihin sembolü olarak selamlıyorum. Yukarıda belirlemeye çalıştığım tüm bu saptamalar tek cümleyle tarihimizin ve güncelliğimizin toplum olarak yeniden revizyonu, restorasyonu ve yeniden inşası için değerli bir çağrıdır. Tekrar bu tarihi nevruzun şahsınızda tüm insanlık için büyük hayırlara vesile olması dileğiyle selamlıyorum. Yaşasın nevruz, yaşasın halkların kardeşliği."