Fethullah Gülen, Tahşiye Yayınevi'ne kumpas soruşturmasında, ilk kez "terör örgütü yöneticisi şüphelisi" olarak kayıtlara geçti. Savcılık, şüphelilere, terör örgütü yöneticiliği, iftira suretiyle kişinin hürriyetinden yoksun bırakılması ve evrakta sahtecilik iddialarını yöneltti. Tahşiyeciler'e kumpas kuran örgütün yöneticisi olmak ve Pensilvanya'dan aldığı talimatlar çerçevesinde algı yönetmekle suçlanan, Zaman Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı ve Samanyolu TV Grup Başkanı Hidayet Karaca ise sorgulamada Gülen dahil kimsenin kendisine emir veremeyeceğini iddia ederek "Fethullah Gülen benim televizyonumda bir programcıdır" dedi.
"GÜLEN'DEN EMİR ALMADIK"
Telefon dinlemelerinde ve yazılı-görsel medyada çıkan beyanlarını inkar eden ve "Fethullah Gülen'den emir almadık" diyen ikili, tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edildi. Soruşturma savcısı Hasan Yılmaz, İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'ndeki sorgu odasında Karaca ve Dumanlı'nın 7'şer saat ifadesini aldı. Savcı, Gülen'in aynı iddialar kapsamındaki şüphelilerden biri olduğunu ilk kez kayda geçirdi. İşte özetle ifadeler:
Hidayet Karaca:
(Dizideki Karanlık Kurul sahnesi) Senaryoyu dizinin senaristleri hayal dünyalarında kurgulayarak yazdı.
(O sahneyle ilgili Gülen'le yaptığı görüşme) Böyle bir konuşma yapmadım. Talimat alacak bir adam değilim.
(Gülen'le ilişkisi) Benim televizyonumda program yapıyor. İlişkimiz bununla sınırlıdır.
(Dumanlı'nın, 5N1K programında Şefkat Tepe ile Tek Türkiye dizilerinin senaryo ve yapımında Gülen'e destek verdiğine dair sözleri) Reddediyorum. Dumanlı'nın kendi fikri. Gülen'le görüşmelerimi Bülent Arınç nezaretinde gerçekleştirdim.
Ekrem Dumanlı:
(Karanlık Kurul sahnesi) Hiçbir yerden talimat almadım. Hiçbir kumpasın içinde yer almadım. "Karanlık Kurul" senaryosunun yazımında herhangi bir etkim olmadı. Hüseyin Gülerce'ye de, Ahmet Şahin'e de herhangi bir yazı yazması için ne talimat verdim ne de telkinde bulundum. Gülen'den de herhangi bir telkin ve talimat almadım. Sungurlar, Tek Türkiye ve Şefkat Tepe dizilerinin senaryosunun yazımıyla ilgili olarak Gülen'in herhangi bir etkisi ve telkini olamaz. (5N1K görüntüleri izletilince ise Dumanlı'nın gardı düştü ve sorulara cevap veremedi.)
(Tahşiyeciler) Tahşiye'nin kelime anlamını bilmiyorum. İlk kez duyuyorum.
(Tahşiyeciler'le ilgili köşe yazısı) Operasyon yapan polis ekibini tanımıyorum. Operasyondan önce Tahşiyeciler'le ilgili yazdığım yazıda, yazının yayınlanmasından kısa bir süre önce Fethullah Gülen'in herkül.org sitesinde yayımlanan konuşması etken olmadı. Yazıyı kendi fikirlerim doğrultusunda yazdım. Gülen'in açıklamasından sonra ve operasyondan önce yazmamın bir açıklaması yoktur.
(Gülen'le ilişkisi) Zaman'da köşe yazarı.
(Gülerce'nin Zaman gazetesinin hergün Gülen'e fakslandığı iddiası) Gülen'in Zaman'da yönetici olarak herhangi bir vasfı yoktur. Samanyolu ile bağlantısı olup olmadığını bilmiyorum. Samanyolu TV ile Zaman gazetesi arasında bir bağ yok.
(Dershane yayınları) Dershanede öğretmenlik yaptığım için dershane konusuna ilgi duydum.
KARAR BUGÜN AÇIKLANACAK
Ekrem Dumanlı (solda) ve Hidayet Karaca'nın da (sağda) aralarında bulunduğu 12 kişinin mahkemedeki sorguları dün gece yarısı tamamlandı. Mahkemenin, şüpheliler hakkındaki kararının bugün saat 14.00'te açıklanması bekleniyor.
DİZİLERLE ALGI OPERASYONU
Samanyolu
Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca'nın, Pensilvanya'dan aldığı talimatlarla STV'deki bazı dizilerde Tahşiyecileri hedef gösterip algı yönetimi yaptığı belirtiliyor. Hidayet Karaca suçlamaların çoğunu inkâr etti. Fethullah Gülen'in "herkul. org" sitesinde çıkan sohbetlerini takip etmediğini iddia eden Karaca, Tek Türkiye ve benzer dizilerin dışarıdan bir şirkete yaptırıldığını iddia ederek, Gülen ile arasında geçen ve kamuoyuna yansıyan telefon görüşmesi ile açıkça çelişti. Dizilerdeki olayların senaristin hayal dünyasının eseri olduğunu ileri süren Karaca, dizilerin senarist ve hikâye grubunu kendisinin belirlemediğini iddia edip, Tek Türkiye'nin yönetmeni Naci Çelik Berksoy'un "Karanlık Kurulu hazır gelirdi" şeklindeki ifadesi ile ters düştü. Hidayet Karaca, Tahşiye kelimesini de hiç duymadığını iddia etti. Gülen'in "İrtica Paranoyası" konulu konuşması hakkında önceden bilgi sahibi olup olmadığı sorulan Hidayet Karaca "Bu konuşmayı ona sorun" dedi, internete düşen ses kayıtlarına rağmen "Gülen ile telefonda hiç görüşmedim" diyerek de savcıyı şaşırttı.