Avukat Kezban Hatemi, AP Eski Milletvekili Ozan Ceyhun, Avukat Fidel Okan ve Sabah Gazetesi Özel İstihbarat Müdürü Abdurrahman Şimşek'in katıldığı programda tanık olarak dinlenen Ogün Samast'ın ifade tutanağı Türk televizyonlarında ilk kez canlı yayında okundu. Samast'ın cinayetteki bugüne kadar açıklanmayan 3. İsminde bulunduğu tutanaklarda tutanağı okuyan Avukat Okan, "Cinayetten kısa süre sonra kimsenin giremeyeceği bir sisteme girip sistem üzerinden bir sorgulama gerçekleştirmiş olması meselenin aslında istihbarat daire başkanlığı ayağını çok açık bir şekilde ortaya koyuyor. İsminin açıklanmasının soruşturmaya zarar verme tehlikesi nedeniyle açıklamayı uygun görmüyorum" diye konuştu.
İŞTE O İFADE:
Aynı mahallede bulunan 75. Yıl İlköğretim Okulunda okurken Yasin Hayal okulun önünde simit satıyordu. Hayal ile orada tanıştım. Bizim mahallenin ağabeyiydi. 2004-2005-2006 yılında takımda top oynuyorduk. Yasin'i mahallenin ağabeyi olarak görüyorduk. Hayalden önce de benim bir dünya görüşüm yoktu. Hareketli bir tiptim. 2006 yaz ayında Hayal bir gün internet kafede bana Agos Gazetesi yazarı Hrant Dink'ten bu kişinin ermeni olduğundan bahsetti. Türk düşmanı olduğu, hakaretlerde bulunduğu gibi birçok şey söyledi. O dönemde Yasin ağabey olarak görüyorduk. Delikanlı, mert adam sandığım için takılıyordum. Yasin Hrant ile ilgili süreç içinde sürekli bir şeyler anlattı. Adeta beni işledi. Yasin Hayal bana en son internet kafede "Hrant Dink'in ölmesi gerekiyor, bu işi sen yapar mısın?" diye sordu. Ben de Yasin'den korktuğum ve etkisi altında olduğum için "Yaparım" dedim. Bu görüşmede Yasin ile ben başbaşaydık. Zaten bu görüşmeden sonra Yasin ile fazla görüşmedik. 4-5 defa daha görüştük. Bu süreç içinde zaten bana internetten bütün fotoğraflarını çıkartıp sürekli gösterdiler.
"FUAT MÜDÜR KİM?"
Bu olay organize edildiği sırada Erhan ile Yasin bu işi konuşuyordu. Erhan'ın Ramazan Akyürek ve Fuat Müdür hakkında konuştuğunu duyunca durdum, dinledim. Yasin dedi ki "O zaman sırtımız sağlam". Evden çıkınca Yasin'e sordum. "Ben Ramazan Akyürek'i tanıyorum, ismen de tanıyorum. Trabzon'da müdürlük yaptı biliyorum. Ama Fuat müdür kim?" dedim. Yasin de bana "Erhan'ın tanıdıkları, biz bu işi öteki çocuğa yaptıracaktık. O çocuk vazgeçti, Erhan onlardan referans almış. Ramazan müdür hatta İstanbul Emniyet amiri bile biliyor. Arkamızda hepsi. Düşün iş büyük, kahraman olacaksın. Cayarsan fena olur, yakarım seni dedi. Daha önce dediğim gibi tekrar "Peki" dedim.
"BURADA ALINIRSAN RAMAZAN MÜDÜR AÇIĞA ÇIKAR"
İstanbul'a geleceğim gün Yasin'in talebi üzerine Ahmet İskender'e ait kırtasiyede buluştuk. O gün İstanbul'a gideceğim konuşuldu. Ben önce berbere gittim, tıraş oldum. Yasin yanıma geldim, olayda kullandığım silahı belime koydu. Hatırladığım kadarıyla 300-400 TL de para verdi. Yasin'e "Olay nasıl olacak?" dedim. Yasin de bana "Direkt olarak vuracaksın, bu şekilde imzamız olacak" Ayrıca bana bayrak verdi. "Otobüsle Trabzon'a dönerken Samsun'dan seni alacaklar" dedi. "Eğer burada alınırsan Ramazan Müdür açığa çıkar" dedi.
"AĞABEY BENİ TAKİP EDENLER VAR"
Yasin Hayal daha önce bana çalıştığı yerin açık adresini, bulunduğu yeri ve fotoğrafları vermişti. O gün Trabzon otogarından İstanbul'a bilet aldım. Otogara gittiğimde yanımda Ersin Yolcu da vardı. Beylerbeyi'ndeyken o da yanımdaydı. Ahmet İskender'in kırtasiyesinde de yanımızdaydı. Ben İstanbul'dan gerçekten tek başıma geldim. İstanbul'a geldikten sonra otogardan dayımın evine gittim. Bir gece kaldım. Ama ya o gün ya da bir gün sonra internette tanıştığım Orhan Özbaş isimli arkadaşımla görüştüm. Olay günü Şişli'ye gittim ve adresi sordum. Bir internet kafe aradım. O sırada Halaskargazi Caddesi ve sanırsam sonradan öğrendiğim Şafak Sokak'ta iki şahsın beni arkadan takip ettiklerini gördüm. Bunun üzerine oradaki ankesörlü telefondan Yasin Hayal'in telefonunu aradım. "Ağabey beni takip edenler var. Polis var sanki arkamda" dedim. Yasin de kendinden emin bir şekilde bana "Olabilir, onlar zaten bizden" dedi.
"ERGENEKON SORUŞTURMASI İÇİN CİNAYET"
Ogün Samast'ın ifadesini okuyan Fidel Okan şu değerlendirmeyi yaptı: Ergenekon örgüt soruşturmasını başlatabilmek için Hrant Dink Cinayeti işlendi. Bu ifadeler ve süreçte kesin olan şu ki Hrant Dink maalesef iddia bu o dönem istihbaratın başında olan istihbarat daire başkanının talimatıyla öldürülmüş. 3. Kişinin ismini de veriyor. İsim de çok net burada belli.