Ege Üniversitesi'ndeki başörtülü öğrencilerin öğrenim haklarını elinden aldığı, fişlediği ve kamu görevini kötüye kullandığı gerekçesiyle 4,5 aylık hapis cezasını çekmek üzere dün cezaevine giren Prof.
Rennan Pekünlü hakkındaki tartışma sürüyor.
Mağdur öğrencinin, Mazlum-Der adına davayı takip eden avukatı
Mehmet Gün, Sabah.com.tr'ye konuştu ve Rennan Pekünlü'nün medyada çıkan iddialarına cevap verdi.
İşte Avukat Mehmet Gün'ün açıklamalarından bazı başlıklar:
RENNAN PEKÜNLÜ DAHA ÖNCE DE AYNI SUÇTAN MAHKUM OLDU
Medyada Rennan Pekünlü'ye verilen cezanın ağır olduğunu yazanlar oldu. Kendisi daha önce başörtülü kızları üniversitenin hangi bölümünde görürse görsün yakalayıp hakaret ediyormuş. Diğer öğrenciler uğraşmamışlar ama bir öğrenci 2010 yılında Rennan Pekünlü'yü şikayet etmiş. Bu şikayet neticesinde yargılanmış ve mahkum olmuş. Mahkumiyet kararı paraya çevrilerek ertelenmiş. Hükmün açıklanması geriye bırakılmış.
5 YIL AYNI SUÇU İŞLEMEMESİ GEREKİYORDU
Rennan Pekünlü 5 yıl aynı suçu işlerse hapis cezasına çarptırılıcağını biliyordu. Buna rağmen öğrencileri taciz etmeye devam etti. Bu saldırılarına müdahale eden dekanı bile dinlemiyordu. Kendisi ile görüşmeye gittik. Bizimle muhatap bile olmadı. "Bana kimse dokunamaz" havası içindeydi. Bizim müvekkilimiz de suç duyurusunda bulundu. Mahkeme bizi haklı buldu ve cezayı bu kez kanun gereği ertelemedi. Kastın yoğunluğu ve bu suçun defalarca işlenmesi göz önünde bulunduruldu.
İTİRAZ ETSEYDİK DAHA AĞIR CEZA ALABİLİRDİ
Bu suçu kamu görevini kötüye kullanarak işlemiştir. Biz bu cezayı yeterli bularak itiraz etmedik. Yoksa daha ağır bir ceza alabilirdi. Bunlar 28 Şubat kalıntısı, kendisini dokunulmaz zanneden insanlar. Hala tek bir öğrencisinden özür dilemedi. Ufacık bir kızla uğraşmayı karanlığa karşı savaş olarak görüyor. Bu insanlık mı?
PEKÜNLÜ "YİNE OLSA YİNE YAPARIM" DİYOR
Pekünlü tamamıyla keyfi ve zorbalık uyguluyor. Başörtüsü o dönemde yasak değildi. YÖK genelge yayınlamıştı. Yasak değil ama yasak bile olsa Rennan Pekünlü'nün öyle bir yetkisi yoktu. Bir profesörün işi midir bütün kampüs içerisinde başörtülü avcılığına soyunmak. "Yine olsa yine yaparım demiş" bir TV programında. Gelsin şimdi yapsın. Diğer öğrenciler de suç duyurusunda bulundu. Davaları yeni açıldı. Dosya rektörlükte cevap bekliyoruz.
MEMLEKETİNDEN YENİ GELMİŞ 17 YAŞINDAKİ ÇOCUKLARA BU REVA MI?
65 yaşındaki bir profesörün, memleketinden yeni gelmiş 17 yaşında bir kız çocuğunun peşine düşmesi utanç vericidir. 17 yaşında bir çocuğa bağırıp çağırması, yolda önünü kesmesi, fotoğrafını çekmesi korkunç bir durumdur. Hiç acıması olmayan zalim bir insan. Psikolojik olarak öğrencileri takıntı haline getirmiş. Bu ceza bence az bile.
MEDYA YİNE İKİ YÜZLÜ DAVRANIYOR
Medya her zamanki gibi iki yüzlü davranıyor. Olayın insan hakları boyutuna hiç bakmıyor. Toplumun bir kesimini karanlık görüp savaş ilan ediyorum demek barışçıl bir tutum mu? Biz duruşmalara iki üç arkadaş gittik. Adamlar 50-60 kişi geldiler. Bunlar azgın azınlık. Bunlar insanlığa karşı suç işliyor. Bunlar kendilerini dokunulmaz görüyorlar. Bu hazımsızlık buradan kaynaklanıyor.