Önceki gün yapılan Akil İnsanlar Toplantısı'na katılan üyeler, sürecin tüm provokasyonlara rağmen devam etmesi gerektiğini savundu. Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun ev sahipliğindeki toplantı tam 11 saat sürdü. Sanat, siyaset ve basın dünyasından çok sayıda isim toplantıyı olumlu buldu. Toplantı bitiminde MEMURSEN, süreçle ilgili Başbakan Ahmet Davutoğlu'na Çözüm Raporu sundu. Memur-Sen Genel Başkanı Gündoğdu, Davutoğlu'na, Doğu ve Güneydoğu il başkanlarıyla hazırladıkları raporu takdim ettiklerini bildirdi. Raporda, terör örgütü ve bileşenlerinin, Doğu ve Güneydoğu Anadolu illerinde devlet otoritesini zafiyete uğratmaya dönük eylemlerine izin verilmemesi talep edildi.
HERKES SÖZ ALDI
Gündoğdu, önceki gün yapılan toplantıya katılan herkesin söz aldığını belirtti. Başbakan Davutoğlu'nun kendilerine "Çözüm sürecinden taviz verilmeyeceğini, eğer 6-7 Ekim olayları olmasaydı da Akil İnsanlar Heyeti ile bir araya gelineceğini" söylediğini aktardı.
DEVLET SÜRECE UYDU
Çözüm süreci için yola çıkıldığında herkesin eşit olması üzerinde çalışmalar yaptıklarını belirten Gündoğdu, "Buna devlet uydu, geçen seneki demokratikleşme paketiyle onlarca konu da çözüme kavuşmuş oldu. Ama 6-7 Ekim olaylarıyla BDP, HDP, İmralı, Kandil yandaşları buna uymadı" diye konuştu. Heyetten Anadolu Bölgesi üyesi Mehmet Emin Ekmen de toplantıda çok farklı fikirlerin bir araya gelmesinin önemli olduğunu vurguladı. Ekmen, "Toplantı hükümetin çözüm sürecini ne kadar önemsediğinin göstergesidir" dedi.
ÇÖZÜM RAPORU'NDAN
Memur-Sen tarafından Başbakan Davutoğlu'na sunulan çözüm süreciyle ilgili rapordan öne çıkan başlıklar:
Kendilerini "Kürtlerin tek temsilcisi" olarak konumlandıranların çabaları, sürecin istenilen seviyeye ulaşmasını engelledi.
Herhangi bir kişi, parti ya da oluşumun Kürt kökenli vatandaşların tek temsilcisi olduğu algısına kesinlikle izin verilmemelidir
6-7 Ekim olayları, çözüm süreci kapsamında sorumluluk alan ve özne kabul edilen kişi, kurum, siyasi oluşum, platform ve sivil toplum örgütlerinin sayısının artırılması gerektiğini ortaya koydu.
Terör örgütünün silahlı eylem kapasitesini hala elinde bulundurması, dağ kadrosunu arttırma faaliyetleri, son dönemde yaşanan sokak eylemleri ve ölümle sonuçlanan terör faaliyetleri sürece yönelik tepki zemininin oluşturulmasına neden oldu.
Terör örgütü ve bileşenlerinin Doğu ve Güneydoğu Anadolu illerinde devlet otoritesini zafiyete uğratmaya dönük eylemlerine izin verilmemeli.
Alevi çalıştaylarının sonuçlarının hayata geçirilmesine yönelik adımların atılması, çözüm süreci açısından yüksek motivasyon üretecek.
KİM NE DEDİ?
'Her şey konuşuldu'
Kadir İnanır (Sanatçı- Akdeniz Bölge Grubu Üyesi): İçeride konuşulanlar gerçekten ciddi, faydalı ve önemli şeylerdi. Tek yanlı da konuşulmadı bütün meseleler enine boyuna tartışıldı.
'Olumlu buluyorum'
Hülya Koçyiğit (Sanatçı- Marmara Bölge Grubu Üyesi): Genel anlamda toplantıyı kararlılık açısından olumlu değerlendiriyorum. Hükümet her şeyin bilincinde.
'Süreç devam ediyor'
Muhsin Kızılkaya (Yazar): 6-7 Ekim olaylarının, birtakım provokatif eylemler olmasına rağmen süreci döndürebilecek bir yönü olmadığı net olarak anlaşıldı.
'Terör karşılık bulmaz'
Prof. Dr. Yusuf Şevki Hakyemez (Karadeniz Bölgesi Grubu Başkanı): Çözüm süreci tarafların sadakatini ölçen bir durumdur. Her iki tarafın sadakatle bu sürece bağlı olması gerekir. Terörle siyaset, bence hiçbir zaman karşılık bulmaz.