Metro Turizm'in patron Galip Öztürk, 1989 yılında İstanbul Beyoğlu'nda Kuvvet Köseoğlu adlı kişinin öldürülmesi olayına azmettirmek suçundan, ağırlaştırılmış müebbet cezasına çarptırılmıştı. İyi hali göz önüne alınarak cezası müebbet hapse çevrilen Galip Öztürk'le ilgili mahkeme kararı, Yargıtay 1. Ceza Dairesi tarafından onandı. Öztürk'ün, af süreçlerinden geçen davadan, yaklaşık 6 yıl hapis yatması bekleniyor.
Yeniden yargılama talebiyle Anayasa Mahkemesi'ne başvurmaya hazırlanan Galip Öztürk'ün, ihaleye fesat karıştırma ve suç örgütü lideri olmak suçlarından yargılanıp ceza aldığı iki davanın da Yargıtay süreci devam ediyor.
İşadamı Galip Öztürk, cinayete azmettirme iddiasıyla çarptırıldığı müebbet hapis cezasının Yargıtay'da onanmasını SABAH'a değerlendirdi. Müebbet hapis cezasının Yargıtay'da onanmasını, "Pararlel örgüt tarafından cezalandırıldım" diye değerlendiren Galip Öztürk, yaşadığı süreci şöyle anlattı:
17-25 Aralık darbe girişimlerinden sonra, Fethullah Gülen'in yakın adamlarından Mehmet Ali Şengül'ün oğlu Sait Şengül ile muhasebeci Abdülselam Tıldırım beni ziyarete geldiler. "Sana Fethullah Hoca'nın selamı var" dediler. Sonra da "Tayyip Erdoğan hükümeti yıkılacak. Yeni bir Türkiye inşa edilecek. Bu dönemin en önemli işadamlarından biri olabilirsin. Hakkında açılmış bütün davaların akıbeti sana bağlı. Bizimle olursan bütün davalardan beraat edersin. Tayyip Bey'in işine yarayacak açıklamalar yaparsan, Yargıtay'da devam eden davalarından ceza yersin, hapiste çürürsün" dediler.
Yargıtay 1. Ceza Dairesi'nin onadığı müebbet hapis cezasına konu olan cinayetin 1989'da İstanbul Beyoğlu'nda işlendiğini söyleyen Gaip Öztürk, bu olaya da Paralel örgüte para yardımlarını kestiği için dahil edildiğini ileri sürdü. Öztürk, dava sürecini ve Paralel örgütün nasıl devreye girdiğini şöyle anlattı:
1989 yılında Beyoğlu'nda Samsun Çarşambalı Kuvvet Köseoğlu adlı adam öldürülmüş. Failleri bulamayan polis o dönemde, 'Cinayeti Galip Öztürk işletmiş olabilir' diyen hırsızlık zanlısı Yunus Özdemir'in beyanı üzerine beni ifadeye çağırmıştı. Görgü tanıkları, katil zanlısı olduğu iddia edilen amcamın eski damadı Kudret Okumuş'u teşhis edemedi. Kudret Okumuş'la ben de tanışmıyorum zaten. Olay o zaman kapanmıştı.
Aradan 22 yıl geçmişti, 2011 yılında bir gün beni Paralel örgütün savcısı Muammer Akkaş çağırdı. Kudret Okumuş imzalı bir mektup gösterdi. 22 yıl önce cinayeti reddeden Kudret Okumuş, mektupta, "Galip Öztürk azmettirdi, Kuvvet Köseoğlu'nu ben öldürdüm" diyordu. Sonradan bu mektubun, hırsızlık zanlısı Yunus Özdemir tarafından kaleme alındığı tespit edildi. Ben Savcı Muammer Akkaş'ın ifadeye çağırdığı o günlerde Paralel örgüte para yardımını kesmiştim. O dönemde, Ankara Terörle Mücadele Şubesi'ne "Hizmet hareketi bana komplo kurdu" diye suç duyurusunda bulundum.
